(bkz: sozlukteki muhafazakarlar)
(ara: am)
(ara: göt)
(ara: sik)
am, göt içeren başlık gördüklerinde, açana da altına yazana da eksi oy vermek suretiyle günahlarından arındıklarını düşünür, ayıp olduklarını düşündükleri her şey için bu konuda konuşmuş olanlara gıcık olur, sözlüğün küfür kullanılmayan bir yer olduğunu savunur, hayattan ayıklayamadıkları bu gibi durumları sözlükten ayıklamak ister, başarısız olur ve genel olarak beni sevmezler.
hayvanların bile iç güdüleri ile yapmayı başardığı bir işi beceremeyen insan evladı için hazırlanmış kılavuzdur. g noktası bulma yöntemleri gibi tarifler ile yardımcı olmaya çalışılır, g noktasını buldum diyen adam da kendini bir halt olmuş, iyi yapmış sanır, mutlu olur. sevişmenin içten gelen bir şey olduğunu kavrayamayan bünye okusunda yönlensin diye vardır, anlatan da anlamasını beklediği kişiden çok öteye geçememiştir, kendisi koordinatları isteyerek bulmuştur yolunu, kendinden sonra gelenlere de böyle yardımcı olmaya çalışır. kurdun kuşun yaptığı işi, parmağını sok, az ilerden sağa dön gibi tariflerle becermeye çalıştığımızdan faydası nereye kadar bilinemeyen bir kılavuzdur.
kılavuzu karga olanın da durumu "seksten zevk alamıyorum" diyip partner değiştirerek çözüm bulmaya çalışan mutsuz kadınlarla dolu bir topluluk olacaktır.
kılavuzu karga olanın da durumu "seksten zevk alamıyorum" diyip partner değiştirerek çözüm bulmaya çalışan mutsuz kadınlarla dolu bir topluluk olacaktır.
(bkz: am kullanma kılavuzu)
aksi için;
(bkz: yeni gelin gibi sike sarılmak)
(bkz: yeni gelin gibi sike sarılmak)
bir sürü ölçü birimi olmasına rağmen en adı geçen ve çokluğu azlığı konuşulan sevginin bir ölçü birimine sahip olmamasından duyulan eksikliğin sonucu açılmış başlıktır.
zannımca sevginin bir ölçü birimi vardır ve buna "emek" adı verilmektedir.
(bkz: selvi boylum al yazmalım)
zannımca sevginin bir ölçü birimi vardır ve buna "emek" adı verilmektedir.
(bkz: selvi boylum al yazmalım)
hem işten hem iş yerinden hem de insanlardan soğumanın en kısa ve kesin yoludur. bu insanları değiştirmek büyük ihtimalle mümkün olmayacağından insanın kendisini değiştirmeye çalışması, dunya sikime minare gotume ekolünü benimseyip derin nefes alarak iş yapmaya çalışmaya devam etmesi yegane yoldur.
normal şartlar altında hiç oturmayan, sürekli deveran halinde olan kanın, sert bir cisimle yüreğe vurulması sonucu (ki biz buna aşk adı veriyoruz halk arasında) deveran edemez hale gelmesi, çöküp kalması durumu.
önceden yaptığın hataların bedeli elbet senden bir gün çıkar manasında süper babanne sözü.
bir şeyi vakti zamanında tüketmemek yahut tüketmek istememek sonucunda yapılması en uygun bulunan eylemdir ki, vakti geçtikten sonra çürüme ve bozulma engellensin, yeniden tüketilebilsin.
kızını vermek istemeyen baba için muhtemel kullanım alanlarından bir tanesidir örneğin. bu baba kızının turşusunu kurmalı ve kızın evde kalıp kiz kurusu olmasını bu yolla engellemelidir,atalarımızın tavsiyesi bu yöndedir.
kızını vermek istemeyen baba için muhtemel kullanım alanlarından bir tanesidir örneğin. bu baba kızının turşusunu kurmalı ve kızın evde kalıp kiz kurusu olmasını bu yolla engellemelidir,atalarımızın tavsiyesi bu yöndedir.
"topaz jewellery center evrenin en büyük kuyumcusudur. temeli kapalıçarşıda çatısı antalyadadır. çatının altında dört kat yatar. her biri yedi yüz metrekaredir. topazın penceresi yoktur. havalandırma sistemi eşsizdir. bina, var olmayan bir ülkenin büyükelçiliğine benzer. içine adım atıldığında türkiyeden çıkılır. dışarından kabeye içeriden ana rahmine benzer.topaz üç delikli bir kasadır. her deliğin şifresi farklıdır. birinci delik ana giriştir. ön cephenin balina grisi rengindeki duvarı, hayat geçirmez camdan üretilmiş kapılar taşır. girerken yüksek, çıkarken alçak görünmesinler diye doğu cephesinde ikizleri vardır. topazın ikinci deliği doğu cephesindeki siyah camdan kapılardır. binanın bağırsağına denk düşen arka cephedeyse duvarla aynı renkte tokmak taşıyan balina grisi demir bir kapı vardır. topaza giren birinci deliği, çıkan ikincisini kullanır. çünkü topaza girmiş olan turistle, girecek olan turist karşılaşmamalıdır. topazda çalışansa girip çıkmak için, duvara gömülmüş, görünmez delikten geçer. topaz jewellery center, evrenin en büyük kuyusudur."
(malafa - hakan gunday)
(malafa - hakan gunday)
eski zamanlarda, henüz cep telefonu icat edilmemiş, evlerde yalnızca bir hat ile tek telefon varken ve muhtemelen de o telefon telsiz değilken (kimilerine milattan önce gibi gözükse de bundan en fazla 10 sene öncesinden bahsediyorum) annesi çalışan kız çocukları için, okuldan eve gelir gelmez anneyi arayıp "ben geldim" dedikten sonra en yakın kız arkadaşı ya da eğer yaş o seviyede ise hoşlanılan erkek arkadaşı arayıp telefonla konusmanin bokunu cikartmak gibi bir meşgale vardı.. böyle durumlarda evi bir şey söylemek ya da telefon gene meşgul mü diye kontrol etmek isteyerek arayan anne saatlerce eve ulaşamaz, en sonunda merak içerisinde komşuyu arar ve "git şu kıza bi bak başına bir iş mi geldi" derdi. bu durumların ortak yalanı "telefon acik kalmis" olup anne bu yalanı birinciden sonra yemez "kırıcam o elini eve gelince" yahut "kızım ne buluyorsunuz bu kadar konuşacak, bütün gün beraber değil misiniz" derdi.. o günlerden bu günlere değişen kontörlü telefonlardan mesaj atma alışkanlığı edinmiş olan çocuklar oldu, değişmeyen ise konuşacak şeylerin nasıl oluyorsa hiç bitmemesi..
kadına mahsus bir sıkıntıdır bu. erkeklerin "istemiyorum"u ya anlamaması ya da yanlış anlamasından mütevellit bir durumdur. "istemiyorum" üzerine çıkan kavgalar sonucu kadınlar bugün başım ağrıyor, kıçım ağrıyor, belimde fıtık çıktı gibi bahaneler uydurması gerekir. çünkü erkek "istemiyorum"u "sen artık beni istemiyorsun", "sen benden soğudun", "sen artık beni sevmiyorsun", "neden istemiyorsun?" ve hatta "başkasını mı istiyorsun" daha uzarsa "istiyo musun amuga koduum" şeklinde uzatırda uzatır, en temizi "başım ağrıyor" ve "yorgunum" çok zorda kalınırsa ise "regl oldum ben" kullanılır. keşke gerek olmasa ama oyunların kurallarına göre oynanması lazım malesef..
ehliyet ile beraber her alkol kontrolünün değişmezi olan ruhsatın içine uygun görülen bir miktarda parayı, alır mı almaz mı diye düşünmeksizin koyup, kendinden emin bir şekilde uzatmak eylemidir. açıktan para vermekten utanan lakin kendini bilen ve üflemek istemeyen şöför kardeşimizin rüşvet yollarından kibar bir tanesidir. ihtimallerden bir tanesi ehliyet ve ruhsatı geri almak ve üflemeden yola devam etmek, bir diğeri ne ehliyeti ne ruhsatı geri alamayıp bir de üstüne sinirlenen polis tarafından arabanın parka çektirilmesi, "sen polise rüşvet mi teklif ediyorsun uleayn" diye afişe edilmek, azar işitmektir. risk zaman zaman alınmak zorundadır elbette, alkol oranına bağlı olarak değişebilecek bir oranda..
altına pek çok örnek sıralanabilecek bu tip entrylerin altında bulundukları başlık sayesinde otomatik bir okur kitlesi de vardır. bir süre herhangi bir sözlüğün bünyesinde bulunmuş olan akıllı bir yazar nereye oynayacağını aslında bilir. iş bundan sonraki kısımdadır zaten. ya çoğunluğun bulunduğu ve beğeneceği yöne kayar ve popüler yazar olur ya da gerçekten doğru bildikleri ile içinden geçenleri yazar ve kimi zaman beğenilir, kimi zaman eleştirilir, ekstrem bir şey çıkarmadıkça çok da sallanmaz.
garantili başlıklar arasında futbol ile ilgili olanlar (destekleyici yazıların taraftarlar tarafından iyi oy alacağı hesap edilerek..), aşk ile ilgili olanlar (kimin yüreği dayanır sağlam romantik bir yazıya..) ve herhangi bir politik görüşü destekleyip boş olmayan yazılar (burada bilgi birikiminin de devreye girdiği entryler baz alınmakta ama bilgi miktarı ne olursa olsun o fikri destekleyenler tarafından takdir görmektedir..).
her ne kadar entryler ile değerlendirilmeli olsa da içerik kişilerin beğenilerine uyduğu takdirde takdir görmektedir, bu malesef bir gerçektir.
bu şartlar altında, kişi bir süre sonra iyi oy alacağından emin olduğu entryler girmeye başlayarak bu işi kotarır.
bu genellemenin dışında kalanlar ise hangi başlık altında olduğuna bakılmaksızın zeka ürünü olan komik entrylerdir. bunlar bize kahkaha attırabilme gücüne sahip olan entrylerdir ve klasman dışıdır çünkü dediğim gibi hangi başlığın altında olduğu fark etmeksizin, yandaş toplama amacı gütmeden yazılmışlardır. diğerleri ise topluluğun hissiyatına oynanmıştır.. acı çekenlere, takım tutanlara, solculara, eziklere, vesaire..
garantili başlıklar arasında futbol ile ilgili olanlar (destekleyici yazıların taraftarlar tarafından iyi oy alacağı hesap edilerek..), aşk ile ilgili olanlar (kimin yüreği dayanır sağlam romantik bir yazıya..) ve herhangi bir politik görüşü destekleyip boş olmayan yazılar (burada bilgi birikiminin de devreye girdiği entryler baz alınmakta ama bilgi miktarı ne olursa olsun o fikri destekleyenler tarafından takdir görmektedir..).
her ne kadar entryler ile değerlendirilmeli olsa da içerik kişilerin beğenilerine uyduğu takdirde takdir görmektedir, bu malesef bir gerçektir.
bu şartlar altında, kişi bir süre sonra iyi oy alacağından emin olduğu entryler girmeye başlayarak bu işi kotarır.
bu genellemenin dışında kalanlar ise hangi başlık altında olduğuna bakılmaksızın zeka ürünü olan komik entrylerdir. bunlar bize kahkaha attırabilme gücüne sahip olan entrylerdir ve klasman dışıdır çünkü dediğim gibi hangi başlığın altında olduğu fark etmeksizin, yandaş toplama amacı gütmeden yazılmışlardır. diğerleri ise topluluğun hissiyatına oynanmıştır.. acı çekenlere, takım tutanlara, solculara, eziklere, vesaire..
budizmi din olarak seçen ve nüfus kaydına işlettiren h.a. isimli şahsın sahip olmak istediği isim ve soyaddır. ancak yasanın "yabancı ırk ve ulus adları soyadı olarak kullanılamaz" hükmü sebebiyle kabul edilmemiştir.
konuşma arasında odaklanma sorunu çeken insanların karşı taraftakinden alacakları boş bakış ya da "ne bileyim ben" cevabından emin olmalarına rağmen kendilerini tutamayarak sordukları soru. genellikle "hah" denerek devam edilir kendisine.. hah ise "hatırladım senin lüzumun kalmadı" anlamına gelmektedir.
onca emek, onca konuşma, onca meditasyon, o dünyanın anlamının da anlamına koydum tavırlarının boşa olduğunu kanıtlamış adamdır. madde ile maneviyatı ayıramamış, ferrarisini satmadan bilge olamamıştır. bilge olabilmek için çivi üzerinde yatmayı islamın şartları gibi bir şart sanar. hatta daha ileri modelleri, ferrari almadan bilge olamayacağına inanır çünkü almadığı için satamayacaktır ve bu sebeple hiç bir zaman bilge olamayacaktır.
yazık demek istiyorum kendilerine..
yazık demek istiyorum kendilerine..
(bkz: tefecilik)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?