rüyada iskelet görmek, dirilige isarettir. rüyasinda bir iskelet ile karsilastigini gören, uzun zamandir haber ala madigi, hatta öldügüne hükmettigi bir kimsesini yeniden bulur. yahut hiç aklinda yokken birden bire evlenmeye karar vererek iyi bir evlilik yapar. eger evli ise, karisinin veya kocasinin uzak akrabalarindan birinden büyük bir mirasa konarak birden bire zengin ler arasina girer.
kaynak:http://www.diyadinnet.com
rüyada boğulduğunu görmek şu demekmiş efendim:
rüyada suda boğulduğunu görmek; dikkatli davrandığı taktirde girişilecek işte başarılı olmaya işarettir.
rüyada suda boğulduğunu görmek; dikkatli davrandığı taktirde girişilecek işte başarılı olmaya işarettir.
türkçeye "olasılıksız" adı ile çevrilmiştir.
haberin şıklığı sonucu hemen tüketici koruma derneği arandı efendim, son dakika gelişmelerini veriyorum:
"bir tane dilekçe ile paranızı alamazsınız, yasal bir süreç başlatmak gerekiyor. bir dava telekomun aleyhine bir dava ise lehine sonuçlandı. mahkemeyi kaybetmeniz durumunda dava ücretini siz ödersiniz, isterseniz biraz daha bekleyiniz"
"bir tane dilekçe ile paranızı alamazsınız, yasal bir süreç başlatmak gerekiyor. bir dava telekomun aleyhine bir dava ise lehine sonuçlandı. mahkemeyi kaybetmeniz durumunda dava ücretini siz ödersiniz, isterseniz biraz daha bekleyiniz"
ing. amortisman.
alkol ertesi sabahların vazgeçilmez deyişi.
boş olduğu kadar doğrudur da.. elbetteki her şeyi son biranın üzerine yıkmak saçmalıktır lakin genellikle nerede durması gerektiğini bilemeyen bünyenin "daha da alayım, bi bira daha içeyim" isteği sonucu ertesi sabah baş-mide kombine saldırısı arasında kendisine küfür ederken birlikte telef olduğu arkadaşlarına serzenişidir. bu her ne sıklıkta tekrarlanırsa tekrarlansın, gene içilir o son bira, gene söylenir bu cümle..
boş olduğu kadar doğrudur da.. elbetteki her şeyi son biranın üzerine yıkmak saçmalıktır lakin genellikle nerede durması gerektiğini bilemeyen bünyenin "daha da alayım, bi bira daha içeyim" isteği sonucu ertesi sabah baş-mide kombine saldırısı arasında kendisine küfür ederken birlikte telef olduğu arkadaşlarına serzenişidir. bu her ne sıklıkta tekrarlanırsa tekrarlansın, gene içilir o son bira, gene söylenir bu cümle..
(bkz: fibrozit)
halk dilindeki adı: kulunçtur efendim, yel girmeside denir.
victorias secretın angel serisine tekabül eder.
victorianın melekleri manasındadır ve modeller sahneye arkalarında melek kanatları ile çıkarlar defilelerde. (artık defile mi dersiniz moda şovu mu o da size kalmış..)
victorianın melekleri manasındadır ve modeller sahneye arkalarında melek kanatları ile çıkarlar defilelerde. (artık defile mi dersiniz moda şovu mu o da size kalmış..)
(bkz: angels by victoria)
amı olanın dini olmaz gibi üzerinde çok düşünülmüş cümleler sarf etmek suretiyle yapılmaya çalışılan iştir.
tek haneli iq’ya sahip erkeklere mahsustur.
tek haneli iq’ya sahip erkeklere mahsustur.
şu yaz günlerinde gidildiğinde 123578 kişi ile beraber "ormanda kendine bi götlük yer aramak" eylemine dönüşecektir.
ayrıca her ağacın arkasından bir uçurtma satıcısı, su satıcısı vb. çıkmaktadır.
sevgiliyi doğrudan dağa kaldırmak herkes için daha kolay olabilir..
ayrıca her ağacın arkasından bir uçurtma satıcısı, su satıcısı vb. çıkmaktadır.
sevgiliyi doğrudan dağa kaldırmak herkes için daha kolay olabilir..
türk mahalle kahvelerinde fashion tv izlenmesi hakkında sosyolojik bir çalışma yapılması gerekiyor bence. çünkü zaman zaman oyunu falan bırakıp ciddi ciddi defile izlediklerini gözlemlemek mümkün. mesela ne zaman? mesela victorias secretın angelları podyumdayken.. bu durumda varılabilecek yorumlar için şunlar geliyor aklıma:
1. türk erkekleri moda ile sandığımızdan çok ilgilidir
2. cine 5 şifresi kapalıdır, digiturk aktivitesi yoktur
3. türk erkekleri yarı çıplak kadın izlemeye doymamıştır
lakin bir de şöyle bir durum var dikkatimi celbeden, sadece kahvelerde değil, gece klüpleri adını verebileceğimiz bir takım mekanların 4 yanına serpiştirilmiş olan lcd ekranlarda da karşımıza fashion tv çıkıyor ve sahnedeki sanatçıdan sıkılan gözler fashion tvye kayıyor, bu durumda da şunu anlayabiliyoruz ki, arkada müzik çalarken sesi kapalı izlenebilecek en eğlenceli şeylerden biri mankenlerdir. görsel olarak doyurucu, içerik olarak boş adlandırabileceğimiz (en azından moda ile benim kadar ilgili olan kısım için) bu kanal aslında kahvelerde de kötü bir niyetle değil aynen bu sebeple açılmaktadır.
yani kahvede oturanlar "bir 31 malzemesi olarak fashion tv" izlememekte, mesela kağıt dağıtılırken boş geçirdikleri zamanda göz zevki tatmin etmektedirler.
takip gerektirmeyen, her yeniden baktığınızda yine bir manken ile karşılaştığınız bir kanal olması itibariyle de tercih sebebi olması çok anormal değildir.
ayrıca yine spor salonlarında da çoğunlukla izlenen kanallardan bir tanesidir. motive edici etki yahut az evvel bahsedilen (takip gerektirmeme gibi) sebeplerden tercih ediliyor olabilir.
peki başlığın geri kalan kısmındaki "takılanlar üzerindeki etkisi"ne gelecek olursak neler söylenebilir?
şöyle ki efendim, bana kalırsa, bu erkeklerin bir miktar daha gözlerinin açılmasına, ve osmanlıdan kalma "balık eti hatun iyidir", "kadın dediğin ele avuca gelir" gibi geleneksel fikirlerden uzaklaşıp, kafalarındaki "güzellik" kavramının yeniden şekillenmesine sebebiyet verebilmektedir.
aslında kendi içine kapalı, mahalle kültürü içerisinde yoğurulmuş, annesinin hamur işleri ile büyütülmüş, gördüğü kadınların çoğunluğu maki adını verdiğimiz kısa ve bodur çalılıklara benzeyen kadınlardan sonra, boyu 1,80den aşağı olmayan, lakin kilosu 50lerde gezen, yükte hafif pahada ağır bu ablaları izlemeleri iyi midir diye düşünmek lazım. nedir bunun sonucu? adamlar karılarını zaten yılların getirdiği alışkanlık ve depreciation sebebiyle beğenmezken, bir de gün boyu fashion tv insanı görmenin etkisi ile iyice beğenmez, aşağılar olabileceklerdir.
tabii bütün kabahati fashion tvye yüklemek hıyarlığın önde gideni olacaktır lakin muhtemel etkiler bunlar olabilir..
bir de..bunu da söylemeden geçemeyeceğim elbette, benzerlerini tatil beldelerimizde gören haşin türk erkeklerinin "aha yakaladım" etkisine kapılıp, muhtelif yerlerinden yakalamak istemelerine sebebiyet verebilecektir.
bunu engellemek için fashion tv mi yasaklansın peki?
hayır.
ne diyor ünlü türk düşünürü cmylmz?
eğitim şart..
1. türk erkekleri moda ile sandığımızdan çok ilgilidir
2. cine 5 şifresi kapalıdır, digiturk aktivitesi yoktur
3. türk erkekleri yarı çıplak kadın izlemeye doymamıştır
lakin bir de şöyle bir durum var dikkatimi celbeden, sadece kahvelerde değil, gece klüpleri adını verebileceğimiz bir takım mekanların 4 yanına serpiştirilmiş olan lcd ekranlarda da karşımıza fashion tv çıkıyor ve sahnedeki sanatçıdan sıkılan gözler fashion tvye kayıyor, bu durumda da şunu anlayabiliyoruz ki, arkada müzik çalarken sesi kapalı izlenebilecek en eğlenceli şeylerden biri mankenlerdir. görsel olarak doyurucu, içerik olarak boş adlandırabileceğimiz (en azından moda ile benim kadar ilgili olan kısım için) bu kanal aslında kahvelerde de kötü bir niyetle değil aynen bu sebeple açılmaktadır.
yani kahvede oturanlar "bir 31 malzemesi olarak fashion tv" izlememekte, mesela kağıt dağıtılırken boş geçirdikleri zamanda göz zevki tatmin etmektedirler.
takip gerektirmeyen, her yeniden baktığınızda yine bir manken ile karşılaştığınız bir kanal olması itibariyle de tercih sebebi olması çok anormal değildir.
ayrıca yine spor salonlarında da çoğunlukla izlenen kanallardan bir tanesidir. motive edici etki yahut az evvel bahsedilen (takip gerektirmeme gibi) sebeplerden tercih ediliyor olabilir.
peki başlığın geri kalan kısmındaki "takılanlar üzerindeki etkisi"ne gelecek olursak neler söylenebilir?
şöyle ki efendim, bana kalırsa, bu erkeklerin bir miktar daha gözlerinin açılmasına, ve osmanlıdan kalma "balık eti hatun iyidir", "kadın dediğin ele avuca gelir" gibi geleneksel fikirlerden uzaklaşıp, kafalarındaki "güzellik" kavramının yeniden şekillenmesine sebebiyet verebilmektedir.
aslında kendi içine kapalı, mahalle kültürü içerisinde yoğurulmuş, annesinin hamur işleri ile büyütülmüş, gördüğü kadınların çoğunluğu maki adını verdiğimiz kısa ve bodur çalılıklara benzeyen kadınlardan sonra, boyu 1,80den aşağı olmayan, lakin kilosu 50lerde gezen, yükte hafif pahada ağır bu ablaları izlemeleri iyi midir diye düşünmek lazım. nedir bunun sonucu? adamlar karılarını zaten yılların getirdiği alışkanlık ve depreciation sebebiyle beğenmezken, bir de gün boyu fashion tv insanı görmenin etkisi ile iyice beğenmez, aşağılar olabileceklerdir.
tabii bütün kabahati fashion tvye yüklemek hıyarlığın önde gideni olacaktır lakin muhtemel etkiler bunlar olabilir..
bir de..bunu da söylemeden geçemeyeceğim elbette, benzerlerini tatil beldelerimizde gören haşin türk erkeklerinin "aha yakaladım" etkisine kapılıp, muhtelif yerlerinden yakalamak istemelerine sebebiyet verebilecektir.
bunu engellemek için fashion tv mi yasaklansın peki?
hayır.
ne diyor ünlü türk düşünürü cmylmz?
eğitim şart..
dans şarkısı efendim kendisi bu sebeple sözlerini yazayım dedim ama pek de sözü yok, ben gene de yazıyorum, aha buyrun:
my dream is to fly
over the rainbow so high
my dream is to fly
over the rainbow so high
my dream is to fly
over the rainbow so high
eh.. eh.. eh..
over the rainbow so high.
my dream is to fly
over the rainbow so high (x4)
rise up
dont falling down again
rise up
long time i broke the chains.
i try to fly a while so high
directions sky
i try to fly a while so high
directions sky
my dream is to fly
over the rainbow so high (x4)
my dream is to fly
over the rainbow so high
my dream is to fly
over the rainbow so high
my dream is to fly
over the rainbow so high
eh.. eh.. eh..
over the rainbow so high.
my dream is to fly
over the rainbow so high (x4)
rise up
dont falling down again
rise up
long time i broke the chains.
i try to fly a while so high
directions sky
i try to fly a while so high
directions sky
my dream is to fly
over the rainbow so high (x4)
kimin şarkısı diye merak eden de varsa eğer;
(bkz: rachel starr)
(bkz: rachel starr)
ferhat göçerin yaz evvelsi yaz aşkı beklentisine gayet uygun düşen şarksı.. bu yaz da bunu dinleriz sanıyorum.. sözlerini yaz gelmeden yazayım efendim:
çıktım sokak sokak ellerim cebimde
serseri mayın gibi dolanıp duruyorum
sözlerini tekrar tekrar geçiriyorum gözden
neydi olup biten anlamaya çalışıyorum
yol bitti çoktan galiba
yol bitti çoktan
şimdi bir yaz aşkı paklar bizi
eylülde ayrılık yeniden yoklar bizi
zaman iksiriyle toplar bizi
ben aslında çok sevmiştim ikimizi
anladım bizim kuşak çok takılmıyor aşka
öncelikler değişmiş malum devir başka
genetik bir miras gibi hevesi kalmış
derin bir yerde, yüzeyde küçük çapta
çıktım sokak sokak ellerim cebimde
serseri mayın gibi dolanıp duruyorum
sözlerini tekrar tekrar geçiriyorum gözden
neydi olup biten anlamaya çalışıyorum
yol bitti çoktan galiba
yol bitti çoktan
şimdi bir yaz aşkı paklar bizi
eylülde ayrılık yeniden yoklar bizi
zaman iksiriyle toplar bizi
ben aslında çok sevmiştim ikimizi
anladım bizim kuşak çok takılmıyor aşka
öncelikler değişmiş malum devir başka
genetik bir miras gibi hevesi kalmış
derin bir yerde, yüzeyde küçük çapta
"önce bir türkçe başlıkları doğru açmayı başarsak" diye düşündüren..
öncelikle evet serbest çağrışımdır .
lakin akla mantığa sığabilecek bir açıklaması da vardır;
herhangi bi konu hakkında daha önce bir tecrübesi bulunmayan kişi yahut kişilerin başvurup, başka kişilerin aynı konu hakkındaki tecrübelerinden faydalanmak isteyenlerin müracaat edebileceği bir kurum, kuruluştur, ya da olabilir, birisi açarsa..
lakin akla mantığa sığabilecek bir açıklaması da vardır;
herhangi bi konu hakkında daha önce bir tecrübesi bulunmayan kişi yahut kişilerin başvurup, başka kişilerin aynı konu hakkındaki tecrübelerinden faydalanmak isteyenlerin müracaat edebileceği bir kurum, kuruluştur, ya da olabilir, birisi açarsa..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?