en fazla onbeş yaşındayken annem, halam ve ben sokakta yürüyoruz. ben onlardan bi beş metre falan önde yürüyorum. bizim sokakta arkadaşım olan gevşek bi çocuk birdenbire önümde diz çöküp "benimle evlenir misin" dedi. ben şok olmuşken, çocuğun kafasına bir cisim çarptı. tabiiki annem elindeki cüzdanı çocuğun kafasına fırlatmış. çocuk gevşek bir şaka yapmak istemişti ve annem ilk evlilik teklifimi mahvetmişti.
*
arkadaşlarla öğle arasında bankta otururken birdenbire ambulans ve polis geldi. yanımızda ki bankta oturan adam bileklerini kesmiş. polis niye "etrafınıza bakmıyonuz" diye bize kızdı.
*
daha geçen hafta kardeşimle sokakta yürürken, bir adam yolumuzu kesti. kibarlaştırarak söylüyorum "5 lira verirsen seninle yatarım" dedi. neyseki çevredekiler müdahale etti. ama benim için büyük bir travmaydı. en azından 50 falan isteseydi.
yazarların sokakta başına gelen ilginç olaylar
küçükken adamın biri gözümün önünde duvara işedi. biraz arkasındaydım da pek büyük bir travma yaşadım. bir de tek başıma sallana sallana ekmeğe giderken. gerçi allah bilir ya adam nasıl sıkışmıştır. çocuklar için zor bir durum ne de olsa yapmayın etmeyin tutun kendinizi. ama yine de o gördüklerim beni çok korkutmuştu sözlük. amcaları sevmezdim hiç. yolda işeyeni, sümküreni, sigara içenlerin o kokuları hiç hoşuma gitmezdi.
unutmadım unutamam
çok büyük bir olay olmasa da çocuk işte
unutmadım unutamam
çok büyük bir olay olmasa da çocuk işte
geçen gün beşiktaş'taki cumartesi pazarına gittim. pazarcı "vay abim hoşgeldin,valla çoluk çocuk kliplerini severek izliyoruz.büyük hayranınım." dedi. sağol abicim diyip devam ettim. bu olayı bir kaç kere yemek yemeye ve içmeye gittiğim yerlerde de yaşadım.
kime benzetip de bunu söylüyorlar sormuyorum bile.
arkama yaslanıp şöhretin tadını çıkartıyorum valla.
kime benzetip de bunu söylüyorlar sormuyorum bile.
arkama yaslanıp şöhretin tadını çıkartıyorum valla.
(bkz: #1114789)
arkadaşlarımla durakta otobüs beklerken bozuk paraya ihtiyacım vardı. yanımdakilere çaktırmıyorum ama çantamı, çantanın gözlerini tek tek dusunuyorum para kalmışmıydı diye. neyse, ağır adımlarla suratı is li ustu başı perişan saç sakal birbirine girmiş bi adam geldi. avucumu açtı, bissuru bozuk para bıraktı. kilitlendim kaldım. korktum. yanımdakiler şok. adam konuşmadan az ileri gitti. arkasından gittim omuzuna dokundum senden istemedimki dedim parayı geri verdim. çok değişik bi anıydı.
üstteki yazıyı okuyunca başka bir anı aklıma geldi. gece saat 11 falan dolmuş bekliyorum durakta kimseler yok. biraz ilerde de tek katlı alçak bi büfe var. o büfenin üstünden silah sesleri geldi. sonra üstünden yere biri atladı arkasında başka biri benim olduğum yere doğru kaçmaya başladı. ben farkettim hemen koşmaya başladım başka tarafa bok yoluna gitmeyelim diye. ama içimden sayıyorum hahohi çocuğu memlekette başka kaçacak yer mi yok niye benim üstüme geliyon falan diye. sonra polisler falan geçti. ben de nasıl göt korkusuyla kaçtıysam dolmuşa binmeye falan gerek kalmamış. ertesi gün öğrendim ki dolmuşçular kavga etmiş yazık adamları topuklarından vurmuşlar.
gece saat üç sıralarında apartmana girerken alkolü fazla kaçıran komşunun evin yüz metre ötesinde ki araziye ateş açması sonucu gece gece tam siper yere yatmak.pusuya düştüm sanıp eli bele atmak.
sokağın bir köşesinde sigara içiyorum. amca geldi bi tane "sen beni tanıyor musun?"dedi. hayır dedim. "ben de seni tanımıyorum." dedi. insanlar çok ilginç sözlük.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?