fransız devrimiyle birlikte ortaya çıkan milliyetçilik (ulusçuluk) akımının, sanayi devrimiyle birlikte gerici ve statükocu bir yapıya bürünmesiyle birlikte başta avrupa’da ortaya çıkan ulus devlet kurma anlayışının teorik alt yapısının hazırlanması amaçlı söylenmiş sözdür.sonuçta bu düşünce şekliyle milyonlarca insan ölmüş, acılar yaşanmış ve toplumlar birbirine düşman olmaya başlamıştır; hatta öyleki bu anlayış yeri gelip sosyalist solda da sapmalar yaratmıştır.halbuki halkların birbirne düşmanlığı yoktur, düşmanlık güden milliyetçi ve kapitalist politikalar vardır.sonuçta da dünyanın geldiği durum ortadadır.
öncelikle tosuncuk kelimesi sadece şahsımın kullandığı bir sözcük olmadığı gibi, sözlüğü forum tadına büründürmek -ki herkes büründürüyor ya- amacıyla kullanılan bir kelime değildir.kişinin ahlaki yapısıyla da hiç alakası bulunmamaktadır.sözlükteki her milliyetçiye takılmış bir ifade tarzı da değildir, olamaz; tosuncuk kelimesi kafatasçılık yaptığı diline ve yazılarına yansıyan kişilere özgü kullanılmaktadır.kişinin ben kafatasçı değilim ama bana bunu dedin tarzındaki serzenişlerinde ise önce dönüp kullandığı dildeki ifadelerine farklı bir gözle bakması gerekmektedir.
ankarada gaziosmanpaşa semtinde bulunan özel bir hastanenin adıdir.http://www.hasvak.org.tr/ linkinden görülebilir.
şu andaki istatistiklere göre her 10 entrysinden birini şahsıma giren yazardır.ortalamayı yükseltmesi dileğiyle.
çömez yapılmasına neden olan entryde yazdıklarına da imzamı atacağım yazar.anlaşılmak istenmemesi midir, yoksa son birkaç gündür sözlükteki faşist tiplerin artması mıdır buna neden olan onu da anlamış değilim.
bazı yazarlarımızın ayar amaçlı kullandığı kelime.yoksa bunlar hristiyan mı? baksanıza incilden alıntı yapıyorlar.
başlığın özü ise din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasını simgelemektedir.burada tanrının hakkını tanrıya sezarın hakkı olan vergiyi de sezara ver demiştir hz isa.burada aslında hristiyanlık ile islam arasındaki en temel farklılığı da göstermiş olmaktadır cümle.buna göre islamın dünyevi hayatı da düzenleyen kurralarının olması, hristiyanlıktan farklı olmasını doğurmaktadır ve islam dininin olduğu ülkelerde laiklik anlayışı olamaz anlayışını da güçlendirmektedir.
başlığın özü ise din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasını simgelemektedir.burada tanrının hakkını tanrıya sezarın hakkı olan vergiyi de sezara ver demiştir hz isa.burada aslında hristiyanlık ile islam arasındaki en temel farklılığı da göstermiş olmaktadır cümle.buna göre islamın dünyevi hayatı da düzenleyen kurralarının olması, hristiyanlıktan farklı olmasını doğurmaktadır ve islam dininin olduğu ülkelerde laiklik anlayışı olamaz anlayışını da güçlendirmektedir.
çömezliğe düşürüldüğünü görüp üzüldüğüm, sözlüğü son günlerde birbirine katan faşistlere ne olacak? dememe neden olan kaliteli yazardır.
ensesi kalın , giyinişinden ve hareketlerinden, sakal ya da bıyık tarzından faşist bu diyebileceğiniz kimi maşalar ve şovenistler için söylenmiş olan sözdür.it kelimesi de iki ayaklı hayvanlar için kullanılmaktadır, malum iti seven lafına da katlanır.
ödpnin kuruluşuna ev sahipliği yaptığı söylenen sokaktır.bir ara mis sokağı sosyalizmi diye bir kavram bile üretilmişti özgürlükçü sosyalist çevreler için.
milliyetçi tosuncuklarımızın anlayamadığı alt kimlik-üst kimlik tartışmalarından doğan bir durumdur.kimileri demektedirler ki türklük bir ırk olarak algılanmamalı. türklük aynı vatanda yaşayanları birleştiren bir kavramdır.
türk, kürt, ermeni, laz, çerkez, rum, boşnak, gürcü, abaza, manav, macır,tatar, arnavut, yörük fark etmez.fark etmez ise saydığınız etni siteler arasında yer alan türklüğü nereye yerleştireceksiniz? diye sorarlar insana.tabi olaya türk kökenli bir kişi olarak bakarken milliyetçi duygulardan sıyrılırsanız, at gözlüklerinizi çıkarırsanız anlam verebilirsiniz.örneğin sormak gerekir kulağa hangisi daha doğru ve anlamlı gelmektedir:türkiyeli ermeni mi? türk ermenisi mi? ya da türkiyeli türk mü, türk türkü mü?.buradaki ayarı ve anlamı anlayanların yüzündeki gülümsemeyi hissedebilmekteyiz tabiki.o zaman bu tartışma nereden çıkmaktadır? bu tartışma tam da egemen etni sitenin kendi dar çeperlerinden olaya bakmasıyla ve etkileşim kuramamasıyla alakalı bir durumdur, asimile etme mantığını da unutmamak gerekir.ya da sormak gerekir tcde yaşayan herkes türktür diyenlere: bu ülkenin kuruluşunda türkler sayısal anlamda azınlık olup da başka bir etni sitenin egemenliğinde olsaydı aynı şeyleri savunurmuydunuz? tabi ki yanıtını biliyoruz:hayır.ayrıca osmanlıyı da örnek vererek onların bölünüşünü hazırladı demeye getirmek gerçekten siyaseti anlamamak ve var olan somut durumun somut tahlilini hiç yapamamak anlamına gelmektedir.türkiyelilik bir üst kavramdır ve bölmeyi değil, bütünleştirmeyi amaçlamaktadır.iyi olanın türkiyeliliğe, kötü olanın türklüğe atfedilmesi tabiki doğru birşey değildir; sonuç olarak unutulmaması gereken tüm türkiyeli halkların yaşanılan somut durumdan sorumlu olduğunun hatırlanmasıdır.bu ülkede türk, kürt, ermeni, rum, laz ve sair ne kadar demokratsa bu ülke de o kadar demokrattır, onlar ne kadar özgürlükçüyse bu ülkede o kadar özgürlükçüdür, onlar ne kadar aptalsa bu ülkede o kadar aptaldır .ezcümle nasılki abdde amerikalılık, fransada fransızlık, britanyada birleşik krallık vatandaşı olmak ve benzeri üst kimlikler yaratılmışsa bizde de yapılması gereken, halkı bölücüsünüz deyip bölmeye kalkışmamak, aksine mozaik olduğumuzun farkındalığına yaratabilmektir.
türk, kürt, ermeni, laz, çerkez, rum, boşnak, gürcü, abaza, manav, macır,tatar, arnavut, yörük fark etmez.fark etmez ise saydığınız etni siteler arasında yer alan türklüğü nereye yerleştireceksiniz? diye sorarlar insana.tabi olaya türk kökenli bir kişi olarak bakarken milliyetçi duygulardan sıyrılırsanız, at gözlüklerinizi çıkarırsanız anlam verebilirsiniz.örneğin sormak gerekir kulağa hangisi daha doğru ve anlamlı gelmektedir:türkiyeli ermeni mi? türk ermenisi mi? ya da türkiyeli türk mü, türk türkü mü?.buradaki ayarı ve anlamı anlayanların yüzündeki gülümsemeyi hissedebilmekteyiz tabiki.o zaman bu tartışma nereden çıkmaktadır? bu tartışma tam da egemen etni sitenin kendi dar çeperlerinden olaya bakmasıyla ve etkileşim kuramamasıyla alakalı bir durumdur, asimile etme mantığını da unutmamak gerekir.ya da sormak gerekir tcde yaşayan herkes türktür diyenlere: bu ülkenin kuruluşunda türkler sayısal anlamda azınlık olup da başka bir etni sitenin egemenliğinde olsaydı aynı şeyleri savunurmuydunuz? tabi ki yanıtını biliyoruz:hayır.ayrıca osmanlıyı da örnek vererek onların bölünüşünü hazırladı demeye getirmek gerçekten siyaseti anlamamak ve var olan somut durumun somut tahlilini hiç yapamamak anlamına gelmektedir.türkiyelilik bir üst kavramdır ve bölmeyi değil, bütünleştirmeyi amaçlamaktadır.iyi olanın türkiyeliliğe, kötü olanın türklüğe atfedilmesi tabiki doğru birşey değildir; sonuç olarak unutulmaması gereken tüm türkiyeli halkların yaşanılan somut durumdan sorumlu olduğunun hatırlanmasıdır.bu ülkede türk, kürt, ermeni, rum, laz ve sair ne kadar demokratsa bu ülke de o kadar demokrattır, onlar ne kadar özgürlükçüyse bu ülkede o kadar özgürlükçüdür, onlar ne kadar aptalsa bu ülkede o kadar aptaldır .ezcümle nasılki abdde amerikalılık, fransada fransızlık, britanyada birleşik krallık vatandaşı olmak ve benzeri üst kimlikler yaratılmışsa bizde de yapılması gereken, halkı bölücüsünüz deyip bölmeye kalkışmamak, aksine mozaik olduğumuzun farkındalığına yaratabilmektir.
bu ara it sayısında artma var dedirten kafaya giyilen başlık.
yazdıklarını okumaktan mutluluk duyduğum, tosuncuklar karşısındaki aldığı tavrın örnek olmasını dilediğim, kapitali adından belli dediğim yazar.
özellikle hollandada taraftarları olan akım.
tusa hazırlanan tıp öğrencileri veya mezunlarının gittiği bir kurstur.http://www.tusdata.com/ linkinden takip edilebilen online tıp eğitimi sitesi vardır.ankarada atatürk bulvarı üzerinde alman kültür merkezinin yanındadır.
sallama, asparagas, gerçeği yansıtmayan anlamlarına gelen ve daha çok argo konuşmalarda kullanılan kelime.
kolonyalı mendillerinin de oldukça kaliteli olduğu kolonyamarkası.
http://www.kimkimdir.gen.tr/kimkimdir.php?id=1872 linkinden kısa özgeçmişi görülebilecek olan siyasetçi.demokrat partiden chpye geçişi, geçişin yapıldığı yıllar düşünüldüğünde ilginç gelmiştir hep.
an itibari ile can sıkıntısından okuduğum dergidir.tüm hukukçulara önerilir.
dlyalcin’a muhteşem oyunu vermiş bilgiç.
turkcu toplumcu budun dernegi adlı faşist yapıyı çağrıştıran başlık.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?