su hayat bitsede gitsek

anıların depresmesi tuvalette icilen gizli sigara muhabbetleri ilk askın sebeb oldugu dagılmaları konusmak hele karsılasılan bir zamanlar sevgili olan kısı ise heyecan burukluk ah be dememeler gibi duygu ve dusunceleri durumları yasatan olay.

argoda para.cumle icinde kullanımı ıcın.parayı harvurup savuran kardese’’ arpan fazla geldi galiba’’.gibi.

bugday giller famılyasından mevsımlik bitki.havyan besıcılıgınde kullanılan kaliteli yem urunudur.yem yapımında karıstırılarak kokteyl halinde yada tek basına yedirilir.bir basakda genelde 50ile 80 adet tohum bulunur. kılcıklıdır eger hasadına katılmak gibi dusuncenız var ise dikkat edın goze ve kote kacması vahim durumlar yaratır.bugday gibi bicilmez.basak yapısından dolayı gevrek halinde dikili iken taneleri hemen dokuldugu icin sabah çig yagdıktan sonra hep aynı yone dusecek sekılde bicilir.hasadından kısa sure sonra gene sabah er saate harman edilir bılımum karınca kus fare gibi hayvanların sevdigi urundur.

maneviyatın ne amac ve ne anlam ile kullanıldıgnı bana merak ettiren enrtyleri yazdırmıs baslık.

ateist tanımından ve kendısını ifadesınden dolayı ruh kavramı yoktur.

cok dusunen/karsı tarafın dusuncesini ozellikle kendisi hakkında olanlar ile mesgul olan ve oz guven problemi de olabilen insanlar.

al pacinonun filmin chris o’donnell in savunması icin dinlenıldıgı bolumde konusması ile ortamı yarması akıldan cıkacak gıbı degildir.
birde benı benden alan repligi.
barda icki isteyen al pacino jack daniel s ı john diye soyler.
barmen-jack danıel s olucak herhalde
al pacino-bana arkadasımın adını ogretme.

kadın kokusu filminde bu film ile ilk oskarını alan al pacinonun sergıledıgı tango icrası esnasında fonda calan muzıktır.sozlu olarak icrasıda vardır.sozleri :
por una cabeza de un noble potrillo
que justo en la raya afloja al llegar
y que al regresar parece decir:
no olvides, hermano, vos sabés, no hay que jugar...
por una cabeza, metejón de un día,
de aquella coqueta y risueña mujer
que al jurar sonriendo, el amor que esta mintiendo
quema en una hoguera todo mi querer.

por una cabeza
todas las locuras
su boca que besa
borra la tristeza,
calma la amargura.
por una cabeza
si ella me olvida
qué importa perderme,
mil veces la vida
para que vivir...

cuantos desengaños, por una cabeza,
yo juré mil veces no vuelvo a insistir
pero si un mirar me hiere al pasar,
su boca de fuego, otra vez, quiero besar.
basta de carreras, se acabó la timba,
un final reñido yo no vuelvo a ver,
pero si algún pingo llega a ser fija el domingo,
yo me juego entero, qué le voy a hacer.icra eden keman virtuozlerinden biride itzhak perlman dir .tavsiye derim.ellerinize saglık.kulaklarınıza afiyet.

meslek mutfagı adı altında incelenebilicek konudur efendım.ornek olarak.hızlı/yavas/buyuk/kucuk/sert/yumusak/tek yada cogul/siyah/beyaz cesitleri olan yemeklerdır.

soyle bi yapısı vardır.
katana kelimesini bir japona soyledıgınızde sizin buyuk guclu agır ama yavas kısa sureli bırseyden bahsettiginizi ve sızın soyleyıs tarzınızdan onunla ilgili dusuncelerinizi anlar.eger wakızashi dersenız hızlı hafif kucuk ama uzun sureli birseyden bahsettıgınızı ve soyleyısınız tarzınız ile onunla ilgili duygu ve/veya dusuncelerinizi ne oldugunu anlar.
ilk once bilgi sonra duygu/hissiyat aktaran yapısı vardır.turkceye cok benzer.ingilizcede cumle kalıbı sen/okursun/kitap tır.
japoncada ise sen kitap okursun dur.turkcede de bu sekilde cumle kurulabılır.konusma akısı birey/nesne/eylemdir seklindedir.
simdi kendı kendınıze katana ve wakızashi diye telaffuz edip bunların neye benzediklerine bir bakın.gorsel olarak.

maneviyat kelime anlamlarından biri dogaustu olduguna gore ve ateistin inancındaki maneviyat ne olaki diye soru sorduran baslık.dogaustunden kasıt 5 temel duyumun dısında var olduguna ınanılan varlıktır.

tikkylerin arkadaslık derecesi/sifatı.sizin sıfatınızı...

yıllarını vererek/ugruna nelere katlandıkları akıllarına gelince kendılerıne ihanet etmıs evlatlarının yasattıgı acıya sahip ebebeynlerin halini anlamamıza sebeb veren olay.

irlanda kokenlidir. kuruldugunda ilk adı moore-noyce electronics dır.

intel veya (intel), abd merkezli, dünyanın en büyük mikroişlemci üreten firması ve en bilinen mikroişlemci markası. firma, 1968 yılında gordon e. moore tarafından kurulmuştur.

ilk olarak 1971 yılında intel 4004 mikroişlemcisiyle piyasaya çıkmıştır. günümüzde, bilgisayarların %90’ında intel kullanılması, önceden sadece bilgisayar üreticilerinin bildiği mikroişlemci markasını, kullanıcılara da öğreten intel inside (içeride intel) reklam kampanyası sayesinde olmuştur. şirketin piyasa değeri 150 milyar dolar olarak tahmin edilmektedir.kaynak
wikipedia

sozluk camiasını uyaralım cikolataya alerjısi olan arkadaslar var,olan var olmayan var.

seyırcı ıcıne dogru giden t bicimindeki sahne tasarımı kendısıne aittir.kıyafetlerini kendısı tasarlamıstır.sanatcıdır.kendısıne ait eseleri vardır.

ugruna insanların olduklerı bızımkı gercek ve kurtulusa erdirecek problemlerı cozecek denılen burdan buyurmazmısınız diye davet edilinilen daha sonra ugrunda olenlerın ulasılmayacak mertebelere cıktıgı herzaman oldugu gibi kaybedecekleri hıc bırsey olmayanların cephede,olanların ıse grup sex partılerı duzenledıgı hala var olan insan davranısı.

olsa bukadar can yakmaz/en derin duyguları yasatmaz/ dag gibi yigitleri yıkmaz hector /dagları deldirmezferhad ile sirin savas cıkarmaz truva savası gibi ornekler ile curutulebilen soz.ama asık olanın kendını dusunmedigi gercegınıde anlatan soz.

olsa ne olur olmasa ne olur.isimiz gucumuz yok baska sankı dedirten soru.