spongebob

bitmiş bir ilişkinin ardından hala içinde sevgi barındıran tarafın yaptığı eylem. sevdiğiniz insanın bir daha yanınızda olmayacağını bilmek üzer insanı. bu yüzden sevgi kolay bulunmuyor mantığı ile sevgiliyi kaybetmemek uğruna çaba gösterilir. ama tabi karşı tarafın bunu anlaması ve hak etmeside önemlidir. çünkü aşk için çaba göstermek bile kutsaldır.

garipsenmemesi gerekir. onuda bizim önümüze nimet olarak sunan allah’tır. yüce yaradının adının yazması doğaldır.

şemsiye. amacı gereği yağmur yadığında ıslanmamak için kullanılır. veya yaşlılar çok güneşli havalarda güneşten korunmak için kullanırlar. ama amacı dışında kullanırsan o şemsiye açılmaz.

nicki ile alakalı aklıma gelen bir yazıyı yazmak istediğim bilgiç.

duyura bilsek keşke insanlığa sesimizi
çevreyi kirletenlere inat
kirletmeyin diye bağarsak arkalarından
savaşanlara inat
savaşmayın diye bağarsak
çocukları oyuncaksız ve oyun alanlarından mahrum bırakmayın diye bağarsak
yanlışlara tepkimizi koymak lazım
ve anlatabildiğimizi görünce bazı şeyleri
işte o zaman tek bişey yapmak lazım
geriyedönüpzaferişaretiyapmaklazım

beşiktaş bestelerini çalıp içine küfür koyarak söyleyen taraftar grubudur. kendi futbolcularını arabasının içinde döven taraftarlardır.

(bkz: köfteyi çatalla ikiye bölmek)

çarşı kapalının ortasında sıralanan bir grup değildir
çarşı bir ruhtur
çarşı, new york’da metro trenine yazılmış siyah beyaz bir grafitidir
prag’da duvara yazılmış bir yazıdır
erzincan’da bir dağın yamacına yazılmış sevgidir
galatasaray lisesi duvarına yazılmış “çarşı ulan” işaretidir
zonguldak’ta maden göçüğünden çıkarıldığında ilk nefesle sorulan “maç kaç kaç?” sorusundadır
ezik civcivler’in yalakalıklarına “tek adam, atam” diyen zekadır
ceza’sı gereği boş kalmış tribünlere “ruhumuz yeter” yazan yüreklerdir
kaşınanı tesislerinde ziyaret eden yada ellerine verdikleri “cobarde gallina ortega (korkak tavuk ortega)” pankartıyla maymun edenlerdir
“erkek adam renkli takım tutmaz” deyip alemi dut yemiş bülbüle çevirenlerdir
“işıklar söndüğü zaman tüm fenerliler güzeldir” pankartıyla herkesi güldürenlerdir
omuz omuza zıplayıp “beşiktaşım benim biricik sevgilim” diye gözünde yaş gırtlağını yırtan solcusudur sağcısıdır hacısıdır müslümanıdır ermenisidir
“siyah beyaz ölüm yaşam” diyen felsefedir çarşi

delilere hayran olan bilgiç. delilerin aslında kendini akıllı gören bu insan oğlundan daha akıllı olduğunu düşünmektedir kendisi. hangi deli birine zarar vermiş şimdiye kadar. sokakta önünüzü kesip paranızı yada telefonlarınızı çalanlar akıllı sayılan insanlar değil mi? bu ülkenin meclisine türban konusunu sokanlar aklı dediğiniz insanlardan değil mi? masum insanları öldürecek kadar cani olup gereksiz yere bir ülkeye savaş açan amerika başkanı akıllı değil mi?

bunları yapanlar akıllıysa delilerin suçu nedir? sadece kendi dünyalarında yaşayıp insanları rahatsız etmeden kendi kendileri ile konuşan zararsız masum canlılar onlarda. unutmayın her delinin içinde hepimize ders verecek bir hikaye vardır.

bakire eş aramak yanlış bir duygu değil güzel bir duygudur. fakat evlenilecek bayanın bakire olmasını istiyorsa bir erkek o zaman erkeğinde bakir olması lazımdır. ben herkesle yatarım ama karım bakire olacak düşüncesi çok saçmadır. erkekler sevdikleri kadının başka biriyle cinsel ilişki yaşamış olmasının kendilerine dokunduğunu söylerler ama düşünmezlerki o kadında onun başka bir kadınla yatmasını kendi içine sindiremez. erkek herşeyi yapar kadın yapamaz diye düşünen kişinin aklı yoktur. bakirelik bir kadının karakterini mi oluşturur ki bu kadar önemlidir. bir kadının kaderi vücudunun içindeki bir zarın yırtılmasına mı bağlıdır? böyle düşünenler önce kendilerine bakmalılar. karısının bakire olmasını düşünen erkekler birde nedense evlenip karısıyla ilişki yaşadıktan sonra nedense sokaktaki başka kadınlar içinde aynı şeyi düşünmekteler. kadınlarda bu düşünceleri yapıyor ama her kadın yada her erkek bu düşüncelere sahip değil tabiki. bırakalım böyle düşünceleri en önemlisi bir bayanın bedeninden önce kalbini kazanıp o kalbin içinde sonsuza kadar yer etmektir. ve hayatta sevdiceğin gözlerine bakıp yeni bir güne başlamak kadar güzel birşey yoktur.

nickini görünce aslında öncelerde ve hala çok meşhur olan bir şarkının sözlerini kendisine uyarlamak istedim. sözler şöyledir:

nickten yana şansım yok
ağlıyorum derdim çok
ben düştüm nick arayışına
sordum sordum bulan yok

dün gece çok aradım
aradım bulamadım
kör olası bilgiçler
bütün nickleri kapmışlar

an itibari ile komedi dükkanı’nın da atos, portos ve aramis karakterlerinin hepsini kendisi başarı ile canlandırmış ve koparmış süper yetenek.

kendi ayaklarının üzerinde durduğun an büyüdüğün andır. 9 yaşında bütün arkadaşların top oynarken, ailelerinin onlara aldığı oyuncakları birbirlerine gösterirken sen eline verilen kazma ve küreğin yerde çıkardığı sesleri ve başındaki ustanın bağırışlarını duyarken...

sonra aldığın üç kuruş ile eve dönerken bakkaldan 2 ekmek, biraz peynir ve biraz zeytin alıp eve götürürken annenin gözündeki sana duyulan gururlu bakışların arkasındaki acıma hissini anladığın an büyüdüğün andır.

ellerinin devamlı genital bölgede olması. sokakta bile orda yapamyın yazık günah insanların karşısında.

tek kusursuz olan. ilah.

öğlen yemeğine brunch demek. valla canım öğlen yemeği adetimiz batıya kurban gidiyor.

genelde trafikde arabanın arka koltuğunda otururken gerçekleşen olay. kırmızı ışıkda durulduğunda yan arabadaki kızla kesişilir ve o an aşık olunur o kıza sonra yeşil ışık yanar ve o araba hızla uzaklaşır. bir daha görmek istersiniz ilerdeki ışıklarda ama araba sizden önce geçmiştir ve siz kalırsınız o ışıkta. işte o an unutulur o kız ve bu seferki ışıkta yandaki arabanın içindeki başka bir kıza aşık olunur. eğer yolunuz uzunsa çok fazla aşık olup unutursunuz.

ideal vücut ölçüsü olarak adlandırılan rakamlardır. ama tabiki bu vücut ölçülerine sahip olmak herşey tamam anlamında değildir. önemli olan o ölçülerin içinde bulunan kalbin ve ruhun güzelliğidir.

ellerini istesem senden yeniden
zamanında avuçlarımın içinde kaybolan ellerini
gözlerin gözlerime hapis olsa
inanırdım yeniden aşka

çıkıp gelsen ya hiç bitmemiş gibi
eskisi gibi yeşil yeşil baksan gözlerime
ve ben huzur bulsam sesinde
yeniden doğsam aldığın her nefeste