alyuvarlardaki hemoglobinin yapısında bulunan oksijen yakalamya yarayan demir moleküllerinin belirlediği renk.
karmaşık bir kurgu ile ilerleyen ama sonuna ulaşması ile her düğümün çözüldüğü çok güzel bir film.
if bağımsız film festivalinin en önemli filmlerinden biri olan , cinsiyet değiştirmek üzere olan bir erkeğin bir oğlu olduğunu öğrenmesi ve onu hapisten kefaletle çıkarmasıyla la’e doğru çıktıkları yolculukta başlarına gelenleri anlatan bi şahaser olmasa bile,takdir edilerek izlenilen , felicity huffman’ın oyunculuğu ise hayran bırakan duncan tucker yapımı.
şarkılarımızda yandan çarklı olarak anılan vapur şeysi.
"bu testi kim yaptı?" sorularını doğuran replik.
sözlüğe arada girip bilgisini paylaşan ama çok entry okuyacak zaman bulamayan bir bilgiç de olabilir bu şahıs.örnek vermek gerekirse şahsım.
entrymi yazar işime bakarım gerisi beni ilgilendirmez diyen bilgiç kişisi.
barlarımızda votkası az vişnesi bol olan içki çeşidi.
klavyemizde hızlı yazma hevesi ile harf yerlerinin değişmesi ve farklı anlamda kelimeler ortaya çıkmasına sebep olan ve bunun sonucu olarak karşımızdaki kişi ile olan iletişimimizde sorunlara yol açan hadise.
kızla randevusu öncesi yatılı arkadaşlarımızın yaptığı olgu.
depresif anlarimda bana merhem olan grup.crunch yiyince daha hizli tedavileri etkisini gosteriyor.
depresif modumun derinligini arttiran ama bir yandan da iyilestiren sarkilardan bir tanesi.
30 yasima gelmeden aklimin ucundan bile gecmicek olan olgu.
ismini alexander pope’nin siirinden alan,asik oldugumuz insanin degerini anlamamizi saglayan ve onun elimizden kayip gitmesine izin vermememiz gerektigini anlatan buyuleyici film.
(bkz: la fille sur le pont)
ayrica muzikleri de sahanedir.iste bunlardan ikisi:
i’m sorry-brenda lee
who will take my dreams away?-marianne faithfull
i’m sorry-brenda lee
who will take my dreams away?-marianne faithfull
"kopruler intihar etmek icin cok kalabalik yerler, mutlaka yanina gelip bisey soyleyecek birileri vardir." repligi beni filmin sonunda yerime civilenip kalmami saglayan film.
bir sirat koprusu gibi bicaklarin sirtinda gecen bir aski anlatan, masalsi, sansi yucelestiren ; tren , bicak atimiyla kadinin orgazm olmasi ve siyah beyaz filmde gokkusagi ironisi yaratan sahneleri beynime kazinmis olan film.Ayrıca film sien nehrindeki bir köprüde başlar ve galata köprüsünde biter.
koprudeki kiz anlamina gelen 1999 yapimi patric leconte tarafinda yonetlimis,basrollerini daniel auteuil ve vanessa paradis’nin paylastigi mukemmel film.
aslen simultane tercuman olarak bildigim ama sonra ferzan ozpetek filmlerinde karsima cikinca oyunculugu beni hayran birakmis kadin sanatci.su anda roma’da bir tiyatro oyununda rol almakta ve tercumanlik yapmaya devam etmektedir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?