selambengeldim

evli çiftler arasındaki diyaloglarıdır. kah güldürür, kah düşündürür.
-hayatımmm...hoşgeldin.
-yemekte ne var?

-lan senin gibi hakemin!
-küfretme burak!
-lan karı zaten tepem attı, şimdi senden almıyım hıncımı.
-böhüeğğ sen yatağa gelecen nasılsa.
-ee şimdi hayatım ama...

erkeklerin haftada en az bir kez gidip futbol oynadıkları yerdir. ne anlarlar hiç bilmem.

sen hiç kendin ağladın mı?ben çok ağladım..
uyandığım bu dünyada en çok kendime acırdım
en umutsuz arkadaşıydım arkadaşların
istiridyenin içinde yaşamaya razıydım incin olmalıydım
beni birisi yolda buldu baygın halde kenara koydu
çekti gitti işte yeniden yalnızım
kanım yerde kaldı halsizim
gücüm olsa biraz emekleyerek evime giderdim
evimde yine bi ben ve kendim
kuş kanadın kıymetini kanadı yanınca anladı
elime bal sürünce cümle arılar elime damladı
karanlığım gecenin karanlığını zevale uğratır
uzun uzun bakma bana bu hal beni utandırır
tuhaf olay beni üzen sen teselli veren sen
kurtulmayada çaban yok ben neyinim neden ben?
kaçıp gitsem uzaklara bilirim beni bulur
ne benle mutlu olur ne bensiz huzuru bulur

halimi anlayan yok yaşamak ne zor iş imiş
halimi anlayan yok arkadaş
yaşamak hayli zor bi zanaat
vaktimi benden çalan çook kurtulmak ne zor iş imiş
kurtulmak ne zor bir iş imiş vaktimi benden çalan herkesden
yer beni ya da sev yaa ölümler ne erken imiş
ölümler ne erken imiş ölümler ne erken imiş
ya ağlat beni ya da güldür tebessüm ne zor iş imiş
tebessüm ne zor iş imiş tebessüm ne zor iş

yürüyeceğin o yollara kendi peşinden iz bırak
benden başka kim ısrarcı sence bu kadar
ayırt et beni , farket beni , bardak gibi kır bırak beni
ama bırakma beni!
bırak şu çocukluğu ikimizide yakmak üzeresin
sakladığım sabır tükendi bende taşmak üzereyim
nereye kadar dayanacak ha bu kalp
al kendini git hadi kolo kalk!
olsun kabul et beni her sözünle derya dalgalandı
varsın olsun ben bu aşka karşı yüzsüzüm
başım öyle bi döndü sanki başım öldü
herkes halimi gördü
ama sen değil çünkü senin gözlerin işine geleni gördü
ateşe verdim evleri ağır ağır yürüyorum
ateş içimden çıktı artık ben ateşten geçiyorum
artık seni sevmiyorum…

halimi anlayan yok yaşamak ne zor iş imiş
halimi anlayan yok arkadaş
yaşamak hayli zor bi zanaat
vaktimi benden çalan çook kurtulmak ne zor iş imiş
kurtulmak ne zor bir iş imiş vaktimi benden çalan herkesden
yer beni ya da sev yaa ölümler ne erken imiş
ölümler ne erken imiş ölümler ne erken imiş
ya ağlat beni ya da güldür tebessüm ne zor iş imiş
tebessüm ne zor iş imiş tebessüm ne zor iş

kolera kajmer

nimettir nimet. bir an için patlayıp öteki tarafı boylayacağınızı sandığınız anda alt taraflardan çıkan bu nimet gaz, insanı acaip rahatlatır. şöyle bol gürültülü, fişek gibi çıkartacaksınız ki tadı çıksın. (bkz: ohh bee)

24 şubat 1976 almanya doğumlu mankenimiz. (di). sekiz yaşında türkiyeye döndü, mimar sinan üniversitesini kazandı ancak maddi imkansızlıklardan dolayı gidemedi. lise yıllarında mankenliğe başlamıştı. 94 te best model of turkey birincisi oldu. 95 te best model of the world de dördüncü seçildi. 2001 yılında kendisi gibi manken olan burak hakkı ile evlendi.
http://kelebekgaleri.hurriyet.com.tr/galeridetay.aspx?cid=2822&rid=2369
(bkz: burak hakkı)

dil profesörü bilgiç.

allah cezasını veresice yemeğidir. hiç kurbağa boku yağın yerini tutar mı? doğru düzgün yağda kızartsana fare bağırsağını. lan mideme birşeyler oluyor, öykkk.

bazen kadınları sevindiren olaydır. zira her gece seksten bıkan zavallı kadın, bu rahatsızlık sebebiyle çok kısa sürede bu zaruri eylemden yakayı kurtaracaktır.

halk dilinde boynuz takmak diye de adlandırılır. erkeklerin elindekiyle yetinmeyip başka çiçekleri koklamasıyla başlar olaylar. sonra da bir marifetmiş gibi tüm cihana aktarılır bu ’boynuzlama’ olayı.(bkz: suratınıza itinayla tükürülür)

adet dönemlerinde beni benden alan ağrı. buna eşlik eden mide bulantıları, kusmalar da ekstrası elbet.

karbonhidrat yönünden zengin olduğundan ötürü tüketildikten en az bir saat sonra acıktıracak olan yemektir. löp löp götürmesi pek hoştur, dadına doyum olmaz.

kurtuluş mudur yoksa hiç bitmeyecek olan acı bir yolun başlangıcı mıdır? bir türlü karar verememişimdir.
bazı bazı yüreğim boğazıma geliyor, nefes alamıyorum, diyorum ki şuracıkta bitirsem şu işi, bekle bekle gelmeyecek bu ölüm, en iyisi kendi işimi kendim göreyim. yok yok, cesaret edemiyorum bir türlü. vazgeçiyorum. türlü türlü yöntemler, olmadık şeyler beliriveriyor kafamda. eh, şeytanın işi yok tabii, bizlerle uğraşıyor... yahu değer mi? yok arkadaş, değmez. iki kıçı kırık insan evladının lafını takıp, dünyevi buhranları büyütüp kafayı kırıp ömrü billah cayır cayır yanam mı ateşlerde? o kadar da yemedik kafayı herhal.

çok çok komik ve hoş bir bilgiç.nesildaşım; bu sözlükte beni güldürebilen ender yazarlardan biri.

kendisini tanımıyorum ama doğum gününü en içten dileklerimle kutluyor ve sağlıklı, mutlu, huzurlu seneler diliyorum.

gerçeği destereyle bile zor kesilen enfes dondurma. gerçek diyorum lan.
(bkz: orgazmik yiyecekler)

birgün herkesin üzerinde bulunacağı yer.
(bkz: son durak)

dinlerken hop oturup hop kalktığım, göbecikler attığım ve de ilk dinleyişimde beni gülmekten öldürmüş mahmut tuncer şarkısıdırç

ruhunuzdaki volkanik dağların patlamasıdır. önlemini alır da atlatırsanız yaşadınız demektir, önemsemezseniz kalıcı izler bırakabilir. en çok hamilelik ve lohusa dönemlerinde görülür. evli erkeklerde de çok sık rastlanır.

evlatlar anneyi babayı dünyaya geldiğinde hazır bulurlarmış ta anne babalar binbir emekle yavrularını büyütüp beslerlermiş. karşılıksız, en derin sevgilerle. düşünsenize, canınızdan bir parça etin koptuğunu. ne kadar canınız yanar. evlat acısı da öyle birşeydir. acıların en tesellisiz, en derin olanıdır. bundandır ki bir şehit annesi evlat acısından gözlerini kaybetmiştir.

tüh, yazıklar olmasın sana verdiğim emeklere!
puuuhhh allah sana senden iyi evlatlar versin inşallah ta benim çektiğimi çekmeyesin!
etleri kızgın ateşte yanmayasıca!
kafana attığım terliklerimi, kuru boklarımı arayasın emiii!
kızımla kavga ettiğim zamanlarda istemsiz ettiğim beddualar bunlar. eh az buçuk komikliği olsa da, biraz dua tipinde de olsa iyi değil beddua etmek ama biz annemizden böyle gördük.