baştan aşağı yalan olan metindir. kemalist kesim hukukun üstünlüğü, demokratik cumhuriyete falan yemin eder ama zerre sallamazlar. akp’ci kesim de atatürk ilke ve inkılaplarına uyacağına yemin etmektedir ancak buna da kimse inanmamaktadır.
esasen sadece atatürk ilke ve inkılaplarından devletçilik ilkesine her vekil ister istemez ters düşmektedir. eee bu ne şimdi?
her bokumuz terstir zaten bizim. cık cık cık... yalan yere yemin edilir mi, ekmek çarpar.
zaten atatürk ilke ve inkılaplarında demokrasi diye birşey yoktur ki. eğer atatürk ilke ve inkılaplarına uyacaksan demokrasiyi reddetmiş olacaksın; demokrasinin üstünlüğüne yemin edeceksen atatürk ilke ve inkılaplarına ters düşmüş olursun. ikisi birden olmaz ki. bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?!..
metin şöyledir:
"devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma;
hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik cumhuriyete ve atatürk ilke ve ınkılaplarına bağlı kalacağıma;
toplumun huzur ve refahı milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve anayasaya sadakatten ayrılmayacağıma;
büyük türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim."
"devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma;
hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik cumhuriyete ve atatürk ilke ve ınkılaplarına bağlı kalacağıma;
toplumun huzur ve refahı milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve anayasaya sadakatten ayrılmayacağıma;
büyük türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim."
milletvekillerinin yasama dönemi başında tbmmde büyük türk milleti önünde anayasadan ayrılmayacağına, atatürk ilke ve inkılaplarına, demokratik, laik cumhuriyete and içmesi olayıdır.
çok değerli insanların da bulunduğu gözden kaçırılan meclistir.
an itibariyle 23. dönemin başlaması dolayısıyla, yemin töreni öncesinde tbmm geçici başkanı şükrü elekdağ (en yaşlı şahıs olduğu içun geçici başkandır bu amca) bir açılış koşması yapmaktadır bu mecliste.
"niye yine gündeme getirdin" diye soracak olursanız, okulu incelemek için gönderilen müfettişler raporu hazırlamış, kamuoyuna duyurmuş. biz sözlük yazarları da bu konu ile fazlaca ilgilendiğimiz için bu raporu okuma hakkına sahibizdir diye düşünüyorum. ha okumadan yorum yapanlar yok mu? olmaz mı? dolu...
ha içime de oturmuşluğundan dolayı "bakın ben haklıyım" demek gibi bir amacım yok. misss gibi çayımı elime almış günlük haber sitesi turumu gerçekleştiriyordum ki bir de karşıma çıktı bu haber. neyse konu bu değil.
olay(!)ın üzerinde 2 aydan uzun bir zaman geçti. olayın sıcaklığıyla ve yazarlarımızın (ben dahil) gazıyla yazılmaması gereken şeyler dahi yazıldı, çizildi. her olayda olduğu gibi yine sonucu zaman gösterdi.
sonuç nedir peki? işte bu:
http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=97788
ne öğrendik?
1)öyle her provakasyonda gaza gelip "laiklik elden gidiyor, şeriat gelecek" şeklinde yaygara çıkarmanın ne kadar komik ve basit zihniyet ürünü olduğunu öğrendik. umarım...
2)medya sektörünün (büyük bir kesiminin) ne kadar aşşağılık bir sektör olduğunu, rant uğruna ülkeyi karıştırmaktan zerre çekinmeyeceğini öğrendik.
3)bu numaraların artık bayatladığını öğrendik. yemiyor artık cahil(!) türk halkı. artık "hasolar, memolar" yok. gerçi ülkenin yarısı halen cahil(!) ama bu kadar basitini de yutmuyor.
4)her seçim dönemi mevcut iktidarı (şimdi akpyi savunduğumu zanneden embesiller çıkabilir. hayır akpyi değil, o dönemde iktidar kimdeyse muhalif kanat iktidarı yıpratmak için çeşitli yollara başvuruyor. chp de iktidar olsaydı onun muhalifleri bi bok yerdi) yıpratma adına muhalif kanadın medya maymunları buna benzer bir sürü tabiri caizse bel altından vurucu haberlerle ortalığı karıştırıyormuş. bir sürü şey çıktı işte gördük hepimiz yok bahçelinin imzası, yok baykalın ilişkileri, yok ağarın başörtüsü imzası, vs. vs... oluyo yani bunlar. demem o ki seçim dönemlerinde bize x diye sunulanlar x ile zerre alakası da olmayabiliyor.
5)yav bi de bu nasıl annedir, bu nasıl haladır anlamadım gitti. niye böyle bir şey için zorlasın ki çocuğunu. acaba...?
daha fazla uzatmadan bu bahsi kapatalım. öpdüm hepinizi...
ha içime de oturmuşluğundan dolayı "bakın ben haklıyım" demek gibi bir amacım yok. misss gibi çayımı elime almış günlük haber sitesi turumu gerçekleştiriyordum ki bir de karşıma çıktı bu haber. neyse konu bu değil.
olay(!)ın üzerinde 2 aydan uzun bir zaman geçti. olayın sıcaklığıyla ve yazarlarımızın (ben dahil) gazıyla yazılmaması gereken şeyler dahi yazıldı, çizildi. her olayda olduğu gibi yine sonucu zaman gösterdi.
sonuç nedir peki? işte bu:
http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=97788
ne öğrendik?
1)öyle her provakasyonda gaza gelip "laiklik elden gidiyor, şeriat gelecek" şeklinde yaygara çıkarmanın ne kadar komik ve basit zihniyet ürünü olduğunu öğrendik. umarım...
2)medya sektörünün (büyük bir kesiminin) ne kadar aşşağılık bir sektör olduğunu, rant uğruna ülkeyi karıştırmaktan zerre çekinmeyeceğini öğrendik.
3)bu numaraların artık bayatladığını öğrendik. yemiyor artık cahil(!) türk halkı. artık "hasolar, memolar" yok. gerçi ülkenin yarısı halen cahil(!) ama bu kadar basitini de yutmuyor.
4)her seçim dönemi mevcut iktidarı (şimdi akpyi savunduğumu zanneden embesiller çıkabilir. hayır akpyi değil, o dönemde iktidar kimdeyse muhalif kanat iktidarı yıpratmak için çeşitli yollara başvuruyor. chp de iktidar olsaydı onun muhalifleri bi bok yerdi) yıpratma adına muhalif kanadın medya maymunları buna benzer bir sürü tabiri caizse bel altından vurucu haberlerle ortalığı karıştırıyormuş. bir sürü şey çıktı işte gördük hepimiz yok bahçelinin imzası, yok baykalın ilişkileri, yok ağarın başörtüsü imzası, vs. vs... oluyo yani bunlar. demem o ki seçim dönemlerinde bize x diye sunulanlar x ile zerre alakası da olmayabiliyor.
5)yav bi de bu nasıl annedir, bu nasıl haladır anlamadım gitti. niye böyle bir şey için zorlasın ki çocuğunu. acaba...?
daha fazla uzatmadan bu bahsi kapatalım. öpdüm hepinizi...
nickini gizlemeye çok kasmış, ancak muvaffak olamamış dj yazar, ya da yazar dj.
(bkz: baş tacı)
akıllı ol butonunu anlatıyor indy şu an.
yıkılmaya mahkum kuledir.
saygısızlıktır, terbiyesizliktir, denyoluktur. bi de başkasına konuşma hakkı vermeyen insanlar vardır ki bu insanları o insanlarla karşı karşıya oturtmak gerekir. yesinler birbirlerini.
puştluktan başka bişey değildir. lan o kadar uğraşmış yapmışsın, niye yıkıyosun ki derdin nedir birader? hayır, zaten onu yapmak ayrı bi denyoluk. işin gücün yok mu mübarek ne demeye kışın buz gibi soğukta dışarda kıçın donaraktan azimle kardan adam yapmaya debelenir durursun? geç evine yap bi çay, pencereden karın yağışını izle, derin düşüncelere dal, sevdiğini düşün, duygusal dakikalar geçir işte ne biliyim. yok illa benim kıçım donsun istiyosan çık yüksek bi tepeye kızakla kay aşşağı doğru. ya da kar topu oyna. biz böyle yapardık valla.
kaliteli bir yazardır, nobel ödüllü tek türktür. cahil faşistler tarafından hunharca eleştirilmesini dikkate dahi almamak gerekir.
çalışıp çoluğuna çocuğuna ekmek parası kazanacağına işten kaytarıp dinlenen işçi.
kürtler kısmının doğruluğu tartışılmaz olan önerme.
(bkz: ordu göreve)
(bkz: 256k isteyene 1 mbit veriyoruz)
(bkz: 1 mbit istene 4 mbit veriyoruz)
(bkz: 60 lık isteyene 70 lik veriyoruz)
(bkz: 1 mbit istene 4 mbit veriyoruz)
(bkz: 60 lık isteyene 70 lik veriyoruz)
vahşi kapitalizmin kaçınılmazıdır. bir gün bu toplum kendisini yok edecektir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?