sahipziz

(bkz: pırtlamak)

bir daha arabaya binersem g.. olayım!
ben anlamıyorum bu araba kullanma işinden ya!
hem zaten bu direği kim dikmiş buraya?
belediye allah seninde belanı versin!karayollarını.....

diye gider çoğu maddi hasarlı ve tek başına yapılan kazalar
(bkz: kendimden biliyorum)

ağır travma nedeniyle kas kütleleri ezilen kişilerde ortaya çıkan klinik tabloyu tanımlayan ingilizce terim; ilk kez ikinci dünya savaşı’nda bombalanmış binaların yığınları altında kalan kişilerde gözlenmiştir. crush sendromunda ezilen vücut bölümlerinin (örneğin bacakların) doku kanlanması önemli ölçüde azalır ve bunun sonucunda doku enfarktüsü gelişir. bu bölge üzerindeki baskının kalkmasıyla birlikte lezyon bölgesine kandan büyük oranda sıvı geçişi görülmekte ve bu bölgede geniş bir şişlik meydana gelmektedir. kandan önemli oranda sıvı çekilmesi ise bir yandan kan basıncının düşmesine, öte yandan kanın yoğunlaşmasına neden olur. dolaşan kan hacminin azalması kalbe aşın bir yük getirir; bu yüke kan basıncı düşmesi de eklendiğinde kalp-damar sistemi çöker.
tüm bunlara ek olarak böbreğe giden kan akımının azalması ve hasara uğramış dokulardan serbestleşen büyük yapılı organik maddelerin böbreklerden geçmesi, böbrek işlevlerinin azalmasına yol açar. böbrek işlevlerindeki azalma böbrek yetmezliği, daha ileri dönemde de anüri (idrarın hiç oluşmaması) ve ölümle sonuçlanır.

http://www.saglikmerkezi.biz/crush-sendromu-ezilme-sendromu

(bkz: gerçekten böyle insanlar varmı)

uzay çağının kocakarı ilacı olmaya aday yöntemlerinden herhalde.

her yıl ara tatilde ege, akdeniz yada marmamara denizindeki fiberoptik kablolarının olumsuz hava koşulları nedeniyle hasar gördüğünü, internetteki yavaşlamanın bu yüzden olduğunu açıklayan internet sağlayıcısı.

(bkz: başyapıt)
(bkz: şaheser)
(bkz: mükemmel)
ve çanakkale’de 3d film izlenen bir yer olmamasına beni en çok sövdürten film.

sigarayı bırakıp yeni bir arayış içine giripte mail kutumu karıştırırken sözlük yazarlığınız onaylanmıştır diye maili gördükten sonra ben buraya ne zaman üye oldum acaba ya? deyipte girdiğim ve o günden beri hergün kendimi girmek zorunda hissettiğim acayip bi yer işte ne bileyim.
genelde geceleri yatmadan önceden giriyorum, uykudan önceki sigara gibi rahat rahat uyumayı sağlıyor gerçekten.
sexten sonra girmeyi hiç denemedim belki o zamanda sigaraya benziyordur.

16 yaşındayken arkadaşımın gidip 21 yaşında bir kızla evlenmesine kadar pek inanmadığım ve 1 sene sonrada çocuklarının olmasıyla yuh be! dediğim olaydır.

çekiç darbe planının daha ağır işlerde kullanılanına verilen ad.

çıktığı günden beri ne tarafta olduğunu bir türlü çözemediğim gazete.

üye olanların sizide üye yapmak için hertürlü şaklabanlığı yaptığı, artık arkadaşlarıma yanımda bahsetmelerini yasakladığım saçma sapan pazarlama zinciri! bildiğimiz saadet zincirinin modern versiyonuda denebilir çanakkalede büroları bile vardır bu bi işe yaramazların.

avatar filminde navilerin üzerlerine binip uçabildiği kanatlı yırtıcıların yani ikranların en güçlüsü. bu yaratığa binebilen toruk macto diye anılır ki kendisi navi halkı içinde peygamber derecesinde saygı görür.


(bkz: ikran)

avatar filminde navilerin büyük çabalar harcadıktan sonra binebildikleri uçabilen kanatlı yırtıcı yaratıklardır. en büyük ve en güçlüleri toruktur ona binebilene toruk macto denir ve halk içerisinde peygamber gibi görülür.

bir sürü konulu konusuz filmle dolu olan sitelerde ilk önce baktığım kategorilerden biri.

son 10 gündür tek bir sigara bile içmememi sağlayan süper icat.(10 senedir en fazla 4 gün dayanmıştım.)
bırakmayı gönülden isteyen sigara bağımlıların bedensel nikotin ihtiyacını karşılar. baş ağrısıymış sinirlilikmiş hiçbirini yaşamazsınız hatta bazen kafanızın güzel olduğu bile olur.

chp = cenab-ı hakkın partisi

feys diyede bilinir.
örn: oğlum dün feyste bi vidyo paylaşmışlar çok manyak.(%90 böyle başlar feys muhabbetleri.)

1 mbps kotalının ücretini 2 tl artırak kullanmaya başladığım ve usb modemle beni çılgına çeviren ama yeni modem alıp deneyince ohh be dedirten bağlantı hızı.

bağımlılık yapıyor, gerçekten muhteşem bir şey.