her kitap farklı bir dünya yaratır dünyamızın içinde,o dünyaya veda etmenin üzüntüsüdür.kitabın sonuna yaklaştıkça hem deli gibi bitirmek istersiniz neler olacağını öğrenmek için,hem de hiç bitmesin istersiniz.lakin kitap biter,hayatınızda kısa süreli bir boşluk hissi yaratarak.bir yere gittiği yoktur,orda,raftadır,bir kez daha okuyabilirsiniz;ama yok,aynı olmaz ki,kitap bitmiştir .
çiçeklerle bezeli bir pencerenin önüne kondu minik serçe
kasımpatı,menekşe...
yorgun bir solukla içine çekti mis kokuyu
minik bir beden farketti prenses penceresinin önünde
açtı camı,minik serçeyi avcuna aldı
ah ne de çok yaralıydı minik serçenin minik yüreği...
yaralanmıştı da
akıllanmamıştı
yoksa yine böyle deli gibi çarpar mıydı prensesin avcunda?
’kalbin pır pır atıyor,uzaktan gelmiş olmalısın’
dedi prenses
’çok güzelsin prenses’
dedi minik serçe
’çok güzelsin minik serçe’
dedi prenses.
yumuşak elleriyle okşadı serçeyi prenses
aşık gözleriyle okşadı prensesi serçe...
yüreği göğsünden çıkmıştı
tamamen prensesin avcundaydı,
ya yaralarını saracaktı
ya bir yara daha açacaktı.
’titriyorsun’dedi prenses,
’acıkmış olmalısın’
minik serçeyi pencereye bırakıp gitti
ekmek ve suyla geri döndü.
’yemek istemiyorum,bana sevgini ver’
dedi minik serçe,
prenses ekmeği önüne koydu
’yemek istemiyorum,bana sevgini ver’
dedi minik serçe,
prenses önüne suyu koydu.
’yemek istemiyorum,bana sevgini ver’
diye yalvardı minik serçe,
prenses duymadı
insanlar serçeleri duymazdı ki...
camı kapattı prenses,
uçtu minik serçe
yüreğinde cam parçaları...
kasımpatı,menekşe...
yorgun bir solukla içine çekti mis kokuyu
minik bir beden farketti prenses penceresinin önünde
açtı camı,minik serçeyi avcuna aldı
ah ne de çok yaralıydı minik serçenin minik yüreği...
yaralanmıştı da
akıllanmamıştı
yoksa yine böyle deli gibi çarpar mıydı prensesin avcunda?
’kalbin pır pır atıyor,uzaktan gelmiş olmalısın’
dedi prenses
’çok güzelsin prenses’
dedi minik serçe
’çok güzelsin minik serçe’
dedi prenses.
yumuşak elleriyle okşadı serçeyi prenses
aşık gözleriyle okşadı prensesi serçe...
yüreği göğsünden çıkmıştı
tamamen prensesin avcundaydı,
ya yaralarını saracaktı
ya bir yara daha açacaktı.
’titriyorsun’dedi prenses,
’acıkmış olmalısın’
minik serçeyi pencereye bırakıp gitti
ekmek ve suyla geri döndü.
’yemek istemiyorum,bana sevgini ver’
dedi minik serçe,
prenses ekmeği önüne koydu
’yemek istemiyorum,bana sevgini ver’
dedi minik serçe,
prenses önüne suyu koydu.
’yemek istemiyorum,bana sevgini ver’
diye yalvardı minik serçe,
prenses duymadı
insanlar serçeleri duymazdı ki...
camı kapattı prenses,
uçtu minik serçe
yüreğinde cam parçaları...
ulvi bir görev,taktir edilesi bir iştir!tek başına,yapayalnız,sap gibi bir kelimeyi alarak,bir cümlenin sıcak atmosferine kavuşturmaktır...sokak çocuğunu eve almak gibi bir şeydir .tek başlarına anlam ifade etmeyen(edat,bağlaç,vs) kelimeler söz konusu olduğunda ise çok çok daha özel bir durum olur,sanırım bunu da özürlü bir sokak çocuğunu eve almaya benzetebiliriz.
pamuk sesli şirin ötesi insan.
sıcacık,samimi,bizden biridir.genelde eski türk filmlerinde kalmıştır ne yazık ki!yeni modeli için
(bkz: çocuğu yıkarken kafasına duş jeliyle vuran anne).
(bkz: çocuğu yıkarken kafasına duş jeliyle vuran anne).
#562464
bizim titiz teyze sözlük yazarı çıktı
halımı da yıkarım,
sözlüğe de yazarım.
bizim titiz teyze sözlük yazarı çıktı
halımı da yıkarım,
sözlüğe de yazarım.
sanki televizyonlar,gazeteler her gün suyu dikkatli harcayın,suyumuz bitiyor demiyor da,var gücünüzle su harcayın yoksa dünyayı sel basacak diyormuş gibi davranıyoruz.sokakta foşur foşur halı yıkayan titiz türk kadınına sorsak evinin pis olması mı daha kötü,su kaynaklarının tükenmesi mi diye,tabi ki ilkini seçer.küresel ısınma yüzünden ölürsem,evime baş sağlığına gelirlerse,ev de pis olursa,arkamdan rahmetli de pek pasaklıymış demezler mi?aaa!
ağlamak çok üzülmek demekse,
ağlayamamak çok üzülmekten de çok üzülmektir.
duyguların tepki veremememize neden olacak kadar çok yoğunlaşmasıdır.(bkz: saturation)
ağlayamamak çok üzülmekten de çok üzülmektir.
duyguların tepki veremememize neden olacak kadar çok yoğunlaşmasıdır.(bkz: saturation)
milyonlarca kez şahit olmanın verdiği tecrübeyle sabittir ki,erkeklerdeki dedikoduculuk potansiyeli dudak ısırtacak boyutlardadır.üstelik bu dedikoduların konuları kapsamında sanılanın aksine her tür yaşam formu yer alır.insanların saçları,başları,gözleri,boyları,notları,arkadaşları,ayakkabıları...vs her şeyden malzeme çıkarıp afiyetle dedikodusunu yaparlar.
minik ve kibar bir selam vermeyi gerektiren durum.
gayet yeinde bir korkudur,şayet çalışmak yerine nette fink atılınca korkulmalıdır.
-neden albeni yiyorsunuz?
+bir entryim silindi,birine milyonlarca berbat yağdı,bir diğeri yüzünden ayar yedim,houstonum yanmıyor,yansa da açamıyorum,seoi dadandı,istatistiklere giremiyorum,sözlükten hatun kaldıramıyorum,tut ki karnım acıktı,anneme küstüm................
-tamam tamam al şunu zıkkımlan da sus!
+bir entryim silindi,birine milyonlarca berbat yağdı,bir diğeri yüzünden ayar yedim,houstonum yanmıyor,yansa da açamıyorum,seoi dadandı,istatistiklere giremiyorum,sözlükten hatun kaldıramıyorum,tut ki karnım acıktı,anneme küstüm................
-tamam tamam al şunu zıkkımlan da sus!
beyaz anlamına gelen ak sözcüğünü görülen heryerde (ciddi bir makale de dahil) amına koyim şeklinde algılamak,daha kötüsü o şekilde okumak.
#72934 #424898
independence nin matematik hesapları beni dumura uğrattı!bişeyler yazmalıyım bişeyler yazmalıyım psikolojisi mi hakim olmalıdır bilgiçlere,bu psikolojiyle yazılan bişeyler, sırf yazmış olmak için yazmak sözlüğü ne hale getirir?
(bkz: kuru kalabalık)
seviyenin,az ve öz yazmanın hiç mi önemi yoktur?
entry olsun da çamurdan mı olsun?
....sürer gider.
independence nin matematik hesapları beni dumura uğrattı!bişeyler yazmalıyım bişeyler yazmalıyım psikolojisi mi hakim olmalıdır bilgiçlere,bu psikolojiyle yazılan bişeyler, sırf yazmış olmak için yazmak sözlüğü ne hale getirir?
(bkz: kuru kalabalık)
seviyenin,az ve öz yazmanın hiç mi önemi yoktur?
entry olsun da çamurdan mı olsun?
....sürer gider.
eğlenceli insan,sözlük tarafından sko sendromuna müteakip ezilmiş de olsa.
ama bazen sükut ikrardan gelir ki o zamanlarda susmamak lazımdır.
ben başkasına aşık oldum diyen sevgili
neler söyler onun utanmaz dili
en iyisi salla ardından mendili
sonra yeni aşklara vur kendini.
neler söyler onun utanmaz dili
en iyisi salla ardından mendili
sonra yeni aşklara vur kendini.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?