msscat

1976 yapımı bir yeşilçam klasiği. türkan şoray’ın en hatun, kadir inanır’ın en yakışıklı olduğu ve teknolojik imkansızlıklara rağmen su altı kamerasının bile kullanıldığı enfes bir film. fakir ama gurulu adam - fakir ama gözü yükseklerde kız hikayelerinin en tipik örneğidir. klasik kadir inanır - türkan şoray filmlerinden biri olmasına rağmen bünyesinde daha bir duygusallık, daha bir elit ruh barındırmaktadır. filmde türkan hanım sezen aksu’nun kusura bakma isimli şarkısına kendince bir klip çekmiştir, kadir inanır gururlu ve mağrur bakışlarıyla türk genç kızlarının aklını başından almıştır. filmin unutulmaz bir karakteri de bugünün muco tiplemesinin bir prototipi olan süreyya kişisidir. birbirini seven bu iki genci sittin sene rahat bırakmaz. filmin sonunda hatun kişi gelinliğini giyer, er kişi damatlığını giyer, beline silahını koyar. hatun kişi silahı erinin belinden alır, "öleceksek beraber ölelim ulan" diyerekten, kendilerini bekleyen katil tipli adamların ve süreyya beyin karşısına çıkarlar. er kişi, kendisine doğrultulmuş silahı kadirizmin 3 numaralı haraketi gereği elinin tersi ile iter ve kalabalık arasından sonsuzluğa doğru yol alırlar, ekran kararmaz, aksine ekrana beyaz bir nur iner, cahit berkay’ın müziği çalar. bizlere de salya-sümüğe bürünmek düşer.

msscat:yahu şu kadir inanır çok karizma adammış be anne.
anne:ya, ya sorma, bizim zamanımızda çok popülerdi o. hey gidi günler hey...
msscat:evet öyleymiş, filmlerde görüyoruz.
anne:tabi evladım, hatırlamaz mısın 1975’leri?
msscat:!?!?!?!..

dreamworks pictures’in gururla sunduğu 2005 yapmı güzel bir film. tom hanks ve catherine zeta jones’u başrollerde görmekteyizdir. tom hanks’in başarılı bir oyunculuk sergilediği filmlerden bir başkasıdır. steven spielberg’in elinden çıkmış olması da ayrı bir izlenme tercihi olabilmektedir.

siyaset ile alakası olmayan "başlık"tır. zira bir asker evladı kıbrıs’ta vatani görevini ifa ederken de bu tarz sorular sorabilir kendince. nazım hikmet istanbul’u özlemiştir ve yazmıştır. bu başlıkta siyaset arayan bünye ileri boyutta şizofrendir. zira yılmaz erdoğan da ankara’yı çok özlemiş ve onun için bir şiir yazmıştır lakin biz o şiiri okurken/dinlerken veya bilgi sözlük databaseine hunharca sözlerini ekler iken "aaa ipnenin evladı siyaset yapmış" demiyoruz, "ankara’yı özledim a.q" deyip demleniyoruz. velhasıl-ı kelam bu bir hasret şarkısıdır, türküsüdür, şiiridir, istanbul’u özleyenler bir ağızdan okusundur.

aslan hayvanından kaçışan, kendi canlarının hesabına düşmüş hayvancağızlardır. bireysel davranarak kaçarlar iken arkalarına bakıp, "la, la, la, kaç la haydar" şeklinde yorumlarda da bulunur bu mallar. kitlesel davranmaya, komünist yaklaşımlara gerek yoktur, zira yazıktır.

(kızılay’da bir cafe, bar, disco karışımı bir yer)
garson: borcunuz falan filan kadar.
msscat: alın burdan.
belkibirgünbiryerde: yok yahu burdan alın siz.
garson: kim misafir?
msscat&belkibirgünbiryerde: o!

adından da anlaşılacağı üzere emrah kişisinin, annesinin onun bunun elinde oyuncak olmasından bunalmış ve bu olayın tekerrür halinde olmasından feci sıkılmış modelidir. kendisi nihilisttir. hayatından memnun, mutlu mesut yaşar.
not:düzenlenmiştir.

-emrah koş ananı sikiyorlar!!!
+kedidir kedi.
-!?!?!?!

ev hanımlarının süper kahramınıdır. süperman’ın alt kimliği clark kent gibi o da ayşe teyze kimliğini seçmiştir. aslında pelerinli ve siyah göz maskelidir. göğsünde de s harfi vardır.

x-kara murat hanginiz?
y-hiçbirimiz. biz sabri’yiz.
z-sabri benim len.
y-hayır olum sabri benim.
(bkz: alternatif sabri diyalogları)

lakin önce martıyı yakalamak gerekir diye üzerinde düşündüğüm eylemdir. bundan sonra martıyı yakalasanız da birayı ziyan etmeyip kendiniz içiniz dediğim başlıktır.

avrupa ekonomik topluluğu. 1957 tarihinde imzalanan, avruğa birliği kurucu antlaşmaları arasında yer alan roma antlaşması ile kurulmuş topluluk. bu antlaşma ile, imza koyan altı ülke kavga etmeden durmak için sadece ekonomik birliğin değil siyasi birliğin de gerekli olduğunu bir anda kavrayacak kadar zeki olduklarından bugün hala yapılanmaya çabalayan avrupa birliğinin temellerini atmışlardır.

eğer divx formatında, avi uzantılı bir dosyanız var ise düzenleme yaptıktan sonra avi formatında değil wmv formatında bilgisayarınıza kaydeden, yabancı filmlere altyazı ekleyemeyeceğiniz programdır aynı zamanda.

hiç bir farklı özellikleri bulunmayan normal yurdum insanlarıdır. genellikle iş bankası’nın açtığı memur sınavlarına girmeye çalışan veya kpss’yi kazanma hevesinde olan bacılardır.

elinizde parça pincik edilmiş bir takım movie dosyaları var ise bunları birleştirmenize yardımcı olacak bir program. aynı zamanda elinizde bulunan bir movie dosyasını parça pincik de edebilirsiniz.

seri halinde çekilen şeytan filmlerinden en çok akıllarda kalanıdır. film müziği en çok aranılan müzik olarak kayda geçmiştir. seri halinde çekilen film olanca teknolojik geriliği ve bir takım güldüren sahnelerine rağmen dini inanışlar ile siyaseti bir kasede toplayarak olaya farklı bir açıdan yaklaşmıştır. lakin herşey bittikten sonra şeytan yine şeytandır. ilk üçünde damien isimli bir çocuğun gelişim evreleri anlatılmış ve kendisini keşfetmesi ile isa karşıtı olduğunu anlaması işlenmiştir. 4. filmde ise bu görevi çok sevimli bir kız çocuğu devralmıştır. henüz herşey bitmemiştir, devamı beklenmektedir.

omen 4 isimli filmde az da olsa değinilen insan enerjisi. filmin baş karakteri ve şeytanın çocuğu olan küçük kızancık dadısı ile birlikte bir karnavala gittiğinde bir fotoğraf çektirirler. fotoğrafta küçük kızancık bir farklı çıkmıştır, sanki gif uzantılı olmamasına rağmen gif uzantılı gibi gözükmektedir. bunun üzerine karnavalın pisişik güç uzmanları toplanarak bu resim üzerinde bir uzlaşma sağlamak isterler ve sonunda bunun bir aura olduğu konusunda mutabakata varırlar. bu da ayrı bir anıdır.

bir çok şeyi paylaşmış, yolları bir yerde ayrılmış ancak birbirlerini unutmamış ve yaşanmışlıkların unutulmamış olduğunu anımsatan, ağlatan parçalardan bir tanesi. olaya mazhar alanson’un büyülü sesinin girmesinden mütevellit ağlatıcı etkisi on kaplan gücünde artmaktadır.

kırıkkale ilinde bulunan bir sokak adı. adından da anlaşılacağı üzere, kendini melek hissedenin girmediği, kendini melek hissetmeyenin geçip gittiği bir sokaktır kendisi.

(bkz: melek girmez)