kendisinin intifada israilliler’e taş atarken çekildiği iddia olunan meşhur fotoğrafının; kendisi, defalarca boş bir alanda karşısında hiç bir canlı hedef olmadan israil sınırına taş fırlatırken çekildiğini söylese de; ezelden beri her sözünü, her makalesini çarpıtan siyonist medya bu fotoğrafı kullanarak, akademisyen olarak görev yaptığı columbia universitesi’nden atılması yönünde ki uzunca süredir devam eden baskıları arttırmıştır.
columbia universitesi’nin baskılar karşısında; edward said’nin hayatının sonuna kadar onun yanında dimdik duruşu takdire şayandır.
sayesinde ilk entry oyumu ’berbat’ olarak almamı sağlamış goldür. bu gol şans değilse; o golü atanda hakan şükür değil kamuran akkor’dur.
yönetmen alex proyas bu filmindeki basarisini dört yıl sonra dark city ile tekrarlamış hatta bir adım ileri götürmüştür. sonra nedendir bilinmez bir inxs klibi çekmiştir. sıkıldı sanırım. ardından ’i, robot’ var ama bu iki filmin yanında söz etmeye dahi degmez...
(bkz: şans)
paylaşımdan ve özellikle karşılaştırılmaktan korkan kişilik anlayışı.
merhum turgut özal’ın 1987 yilinda yaptığı açıklamanın kasımpasalaşmiş hali.
turgut özal muhalefete düşerse siyasetten çekileceğini açıklamış; akabinde, 29 kasım 1987 de 292 milletvekiyle tek başına iktidar olmuştu.
turgut özal muhalefete düşerse siyasetten çekileceğini açıklamış; akabinde, 29 kasım 1987 de 292 milletvekiyle tek başına iktidar olmuştu.
(bkz: sekste gangbange karsi olmak)
bu adamlar marketteki kasiyere müdür; gişedeki memura da patron diyen adamlarla ayni ovada yetismis orniterenglerdir.
eksi sozluk
duyuldugu anda ’beni neden sevmiyorsun?’ seklinde bir soruyla kontra ataga kalkilmasi gereken; bu sorunun muhtemel cevabi olan ’bocegim ben seni seviyorum’ seklindeki cevaba da ’peki beni neden seviyorsun?’ sorusu yarim vole seklinde yapistirilarak bertaraf edilmesi mumkun gorunen soru obegi.
cinayet romanlari yazmaya baslamadan once yazdigi eserlerini mary westmacott ismiyle yayınlamis yazar.
ayni zamanda kendisine sovalyelik unvani verilmis ancak okurlarinin laik gordugu kralicelik unvaninin yaninda bu unvani oldukca sonuk kalmistir.
ayni zamanda kendisine sovalyelik unvani verilmis ancak okurlarinin laik gordugu kralicelik unvaninin yaninda bu unvani oldukca sonuk kalmistir.
sekiz seritli yollarinda adim basi ferrari ve porche lere rastlayabileceginiz ruhsuz sehir. ne araptir ne de avrupali.
arada kalmisligin ve elit kozmopolit yasamin kalesi kivamina donusmektedir giderek.
buyuk sirketlerin bir cogu vergilerin sifira inmesi sebebiyle ana ofislerini bu sehre tasimaktadirlar.
butun sehir insaat halindedir ki bu insaatlardan biri iki sene icerisinde dunyanin en yuksek binasina donusecektir.
tatil icin neden tercih edilir bilinmez. ucuz elektronik esya arayanlar icin deira (old city) ve ’baska’ ve ’her’ sey arayanlar icin cyclone club uygun olacaktır sanırım.
arada kalmisligin ve elit kozmopolit yasamin kalesi kivamina donusmektedir giderek.
buyuk sirketlerin bir cogu vergilerin sifira inmesi sebebiyle ana ofislerini bu sehre tasimaktadirlar.
butun sehir insaat halindedir ki bu insaatlardan biri iki sene icerisinde dunyanin en yuksek binasina donusecektir.
tatil icin neden tercih edilir bilinmez. ucuz elektronik esya arayanlar icin deira (old city) ve ’baska’ ve ’her’ sey arayanlar icin cyclone club uygun olacaktır sanırım.
sokakları ter, otelleri baharat, kizlari hem ter hem baharat kokan dunyanin en kalabalik baskentlerinden biridir. sehrin icinden derhal uzaklasilmali, ( tabi istanbul’un on kati kadar yogun trafik, motosiklet ceteleri ve tek kelime ingilizce konusamayan taksi soforlerinden kurtulmanin yollari bulunduktan sonra )ve marinaya ulasilmalidir. pulau seribu (thousand islands) yalnizca bir bucuk saatlik deniz yolculugu uzakliktadir. tabi marina ya varmak yaklasik olarak uc bucuk saatinizi sizden calmistir coktan.
kendisinin adi yeni bond kizi adaylari arasinda anilmaktadir.
kendisi 6/7 eylul olaylarinda istanbul’da bulunanan; hayati boyunca bunu gizlemeyen; ingiliz gizli servisi mi6 da calistigi sirada istanbul’da interpolun bir konferansi icin bulundugunu aciklayan, daha sonraki yillarda konferansa hic katilmadigi ortaya cikarilan ancak istanbul’da neden bulundugu asla anlasilamayan, sonunda ’tesaduf’ denen ingiliz yazar. cokta zengindi kendisi.
tam turkcesi zilliyetliktir. bir mala sahip olmadan; mali hakimiyet altında bulundurmaktır. malik olunmadan da zilliyet olunabilir.
sezen aksu-sigarami sardim
the good the bad and the ugly’nin angel eyes’i.
--aynı filmden alıntı--
baker: here, this is for you. you did a good job for me.
[hands over a purse]
angel eyes: oh i almost forgot. he payed me a thousand. i think his idea was that i kill you.
[they both laugh]
angel eyes: but you know the pity is when i’m paid, i always follow my job through. you know that.
baker: noo! angel eyes!
[he is shot through a pillow]
--aynı filmden alıntı--
baker: here, this is for you. you did a good job for me.
[hands over a purse]
angel eyes: oh i almost forgot. he payed me a thousand. i think his idea was that i kill you.
[they both laugh]
angel eyes: but you know the pity is when i’m paid, i always follow my job through. you know that.
baker: noo! angel eyes!
[he is shot through a pillow]
ucuncu filmde michael corleone’nin kizi mary corleone rolunde izledigimiz kisi fransis ford coppola’nin kizi sofia coppola’dan baskasi degildir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?