laughter

aksinin gerçekleşmesi halinde adamı baya madara edecek durum. korkusuz, cesur soyadlı adamların ödlek; güzel, harika soyadlı kadınların ayırt edici şekilde çirkin olması bunun acı örneklerindendir.

hafif hareketli ritimle, müthiş derinlikli ve acı veren sözler birleşince 5 atom bombası gücünde bir şarkı çıkmış ortaya. vurdu mu tam vuruyor namıssız.

akasya durağı ekolünün devamı olan atv dizisi. saçmalamada ne kadar doruğa çıkılabileceğini göstermek adına ibretlik yayın yapmışlar.

yemek yerken ağırlıklı olarak saçma sapan türk dizileri olsun, flash tv olsun kafa yormanı gerektirmeyen, düz algıyla anlaşılabilir şeyler izleme ihtiyacı. itiraf etmek gerekirse şu sıralar pis yedili, bizim okul gibi dizileri ve hatta flash tv’nin o cağnım dizilerini yemek yerken bir şeyler izleme alışkanlığımdan ötürü takip eder oldum. sor anlatayım. ama boş bakıyorum sanırım. düz yani. yargılama, eleştirme gibi bir durum söz konusu değil. asıl amaç yemek olduğundan böyle basit şeyler nasıl tatlı gidiyor yemeğin yanında. öyle oturup adam akıllı film izleyebileceğimi sanmam. bir ara da internette eski saçma sapan dizilerin bölümlerini açıyordum yemeğe oturmadan evvel. bittiği gibi de kapatırım yani, telaşa mahal yok sanırım.

köri soslu tavuk’un baba tarafından kuzeni.

yokuşları kendinden nefret ettiren istanbul’un nezih bir semti.

online uyeler

laughter (5. nesil bilgic) [msg] [kim]

$u anda yonetimden

jedi,
0 moderator,
1 bot(genelde gorunmez bu),

uyelerden ise

0 gammaz,
1 bilgic,
0 comez,

uyelerden toplam 1 ki$i sozlukte at ko$turuyorlar.

mutsuzluğumdur a dostlar!

tam manasıyla gerçekleşmeden ufak ufak belli eder kendini. bünyenizde, beyninizde, ruh halinizde bir şeylerin ters gittiğini, içinizden bir şeylerin uçurumdan aşağı düşer gibi olduğunu hissedersiniz ve mutlak sonu beklersiniz. durum-vaziyet buysa, şimdiden hırkaları hazırlamak gerekir.

herhangi bir insan cinsinin mutluluk ya da mutsuzluk halini eşya sahipliğiyle doğru orantılandırmak ne kadar yanlışsa, bu önerme de o denli yanlış ve yersizdir. saygılar arz ederim.

çakırkeyflik sınırından bir üst level’a çıkartan geçiş cümlesidir.

fonetiğinde bile bir titreşim olan sözcük.

genelde her daim kendini suçlayan insanların beceremediği şey. karşısındaki insan gerçekten kızılacak ve nefret edilecek bir şey yapmış dahi olsa, nereden bulursanız bulursunuz ve kendinizi suçlu çıkarırsınız. sonucunda karşı taraftan nefret etmek için sağlam sebepleriniz kalmaz, çünkü siz önce kendinizden nefret edersiniz.

kim bilir belki de 140 karakterle sınırlı olması doğru olan site. bazen bir tweet atacağım diye o kadar uzun şeyler yazıyorum ki, tüm anasayfayı yazdıklarımla doldurup insanları sıkıntılara gark etmek istemezdim. hem zaten o uzun yazılarını git başka yerlere koy, burada amacından sapar zaten. ben de, çok mühim bir şey değilse o uzun yazdığım; iki dakka kendim okuyup tatmin oluyorum, sonra da siliyorum. hop geçti gitti işte.

uykuda diş gıcırdatmak kadar sorun olmayacak hede. şapırdatmak da kötü tabi de en fazla gıcık eder. öteki korku filmi tadında oluyor, hoş değil.

bağımlılık yaratan oyun, masa futbolu. fırfır yapanlarla oynanmadığı müddetçe bel ağrıyana, yorulana kadar aynı hırsla oynanır. çok ocak sönmüştür langırt masasına bir lira daha atıp tekrar oynayayım derken. cepteki 20liği de bozdurmaya gidiyorsanız, bir silkinip kendinize gelmeniz tavsiye edilir.

lucky strike’ın mentollü sigarası. siyah bir kutusu var. filtrenin içindeki topu patlatarak mentollü hale getirilebiliyor.

özellikle mentollüsü şahsımı tez vakitte etkisi altına almıştır.
bapstırarak içiniz.
(bkz: lucky strike click)

bir aralar şöyle şeylere sarmış bilgiç kişisi.http://www.bilgisozluk.com/dergi/index.php/2011/04/05/aaa/
en son h’ye de bir sarıp oracıkta kapatmıştı mevzuyu.
’hoyrat homurtudan habersiz, hâlâ haykıran hâkim; hazin hatıraları, hercai hayallere hapsederek hem hayata hükmetti, hem haklı hissetti.’
bir şeylerle bozmuş kafayı ama neyle.

bugüne özel dahil olduğum hadise. başta biraz soğuk ama girince alışıyorsun, sen de gelsene.

analar ölmez filmindeki perihan savaş’ın meşhur repliği.