küçüklükteki hayal gücüyle tuvalette farkında olmadan saatlerce zaman geçirilmesine sebep olan eylem. o taşların üzerindeki şekiller birşeylere benzetilir. birbirleriyle alakalandırılır. hatta üzerine hikayeler yaratılır. çizgi roman tadında hayaller yaşanılır. hayır akıl sağlığım yerinde sadece çocuktum.
amaç sadece bir ayak üstü bi posta ise dünyanın en romantik yeri bile sıradan olacaktır. ama öpen ve öpülen duygu topağı olmuşsa yer, zaman ve mekan hiç ama hiç farketmez. zira sevdiceğin yanında samanlık dahi dünyanın en romantik yeridir.
anthony quinnin harika bir dille kaleme aldığı otobiyografisi.
o sabah, roma yakınlarında vigna s. antoniodaki villasından bisiklet gezintisine çıkan antohony quinn, yol boyunca iç hesaplaşmalarından kendini kurtaramaz. ilk eşinin; katherine de millein, birleşik amerikadan postaladığı, içi kişisel eşyalarıyla dolu sandığın içinden neler çıkacağını bilemediği için, kapağını açmayı bile göze alamamıştır çünkü. o günün akşamına dek sürecek olan elli kilometrelik bu gezinti sırasında, bütün bir çocukluğunu, yenileyebilmek yıllarını, annesini, meksika devriminde çatışmalara katılan babasını, babaannesini bir bir belleğinde canlandırır. girip çıktığı işler, en başta meyve toplayıcılığı, ileri yaşlarda vaizlik denemesi, mimarlık tutkusu ve sonunda sinema oyunculuğu serüveni... aralarında carole lombard, rita hayworth ve ingrid bergmanın bulunduğu sinemanın ünlü kadın oyuncularıyla yakın arkadaşlığı ve ona oscar ödülleri kazandıran viva zapata! ile lust for life filmleriyle ilgili birbirinden ilginç anıları... elinizdeki kitap, ayrıca bir romancı da olan tanınmış biyografi yazarı daniel paisnerin katkısıyla gerçekleşti. (arka kapak)
kaynak:http://kitap.antoloji.com/tek-kisilik-tango-kitabi/
o sabah, roma yakınlarında vigna s. antoniodaki villasından bisiklet gezintisine çıkan antohony quinn, yol boyunca iç hesaplaşmalarından kendini kurtaramaz. ilk eşinin; katherine de millein, birleşik amerikadan postaladığı, içi kişisel eşyalarıyla dolu sandığın içinden neler çıkacağını bilemediği için, kapağını açmayı bile göze alamamıştır çünkü. o günün akşamına dek sürecek olan elli kilometrelik bu gezinti sırasında, bütün bir çocukluğunu, yenileyebilmek yıllarını, annesini, meksika devriminde çatışmalara katılan babasını, babaannesini bir bir belleğinde canlandırır. girip çıktığı işler, en başta meyve toplayıcılığı, ileri yaşlarda vaizlik denemesi, mimarlık tutkusu ve sonunda sinema oyunculuğu serüveni... aralarında carole lombard, rita hayworth ve ingrid bergmanın bulunduğu sinemanın ünlü kadın oyuncularıyla yakın arkadaşlığı ve ona oscar ödülleri kazandıran viva zapata! ile lust for life filmleriyle ilgili birbirinden ilginç anıları... elinizdeki kitap, ayrıca bir romancı da olan tanınmış biyografi yazarı daniel paisnerin katkısıyla gerçekleşti. (arka kapak)
kaynak:http://kitap.antoloji.com/tek-kisilik-tango-kitabi/
tacizci yaşlı dedeler tarafından en çok kullanılan taciz yöntemidir. yanınıza tıngır mıngır tonton bir amcacık oturur. rahat otursun adamcağız diye yaşına hrmetle az birşey daha toparlanırsınız. ama gittikçe amca kaykılmaya başlar koltukta. önce huzursuzca tepinir debelenir. o sırada ay canım rahat oturamadı heralde der biraz daha toparlanır edepli adaplı oturursunuz. maksat yaşlı bir insanı rahat ettirmektir elden geldiğince. daha sonra ise amca da garip kımıltılar başlar. bacaklar iki yana açılmaz çoğunlukla otobüs doldukça sanki koridordakilere değmemek için yaparcasına bacaklar size yaklaştırılır. son noktada dedenin bacakları sizinkilere sonradan eklenmiş siyam ikizleri gbi gözükürken siz de yaşlı bir insana söylendiğinizde bütün otobüsün üzerinize hücum edeceğini bildiğinizden bir hışımla sanki birine yer verircesine kalkarsınız ve kendinizi kurtarırsınız. bu süreç içerisinde dedenin yüz ifadesi ufo gören masum köylüden, arabesk filminde içeri dalan müjde arı gören kahve insanları suratına kadar değişir. son raddede siz kalkıp giderken ise artık taciz edemeyecek olmanın buruk hüznü surata bir küçük emrah bakışı verirken arkadan poponuzu izleme zevki yeni yemek yemiş bir makak maymununu andırmaktadır amcada.
içindeki uyuşturucu etkili bir madde yüzünde koalaların aptal aptal bakıp bütün gün kıpırdamaya bile mecalleri olmadan bir dala sarılıp kalmalarına sebep olan bitki.
bitki özü ve bir miktar alkol içeren sedatif şurup. genelde uzun yola çıkarılacak hayvanlara yolda rahatsız olmasınlar araba tutmasın huysuzlaşmasınlar diye veteriner tarafından kilosuna oranlayarak verilen ilaçtır aynı zamanda. bitkisel falan anlamam ayrıca ilaç ilaçtır zararlıdır uzun vadede. illa ki bitkisel şeylerle uyumak istiyorsanız demleyin şöyle güzel bir ıhlamur yatmadan önce balla tatlandırıp için. misler gibi vallaha. yok ben gülmek istiyorum moralim bozuk diyorsanız sarın bir cigara gülün gülebildiğiniz kadar. zira bunlar daha bitkisel.
annesinin babasının para uğruna şebek ettiği yavrucaktır. gösterdikleri arabanın maçaları yiyip de plakasını göze sokamamışlardır. zira o gösterdikleri ev iddia ettikleri gibi barış mançonun ilk evi değil son oturduğu evdir. satılmıştır. arabaları da artık orada durmamaktadır. kaldı ki barış manço o veledin söylediği gibi "üstü açık" klasik otomobil koleksiyonunu o minicik otoparkta hiçbir zaman bulundurmamıştır. evi alan kişi saygısızlık olmasın diye bahçe kapısındaki plakayı sökmemiştir sadece. ayrıca barış mançonun piyanosu evi haraç mezat satılırken arada kaynamasın diye adını ne yazık ki şu an hatırlayamadığım bir bayan tarafından alınmıştır. ayrıca barış mançonun eski evini merak edenler için tarif edeyim. moda caddesi üzerinde garanti bankasına gelmeden az önce kadıköy kız lisesi vardır. işte onun arka tarafında kalır barış mançonun lale mançoyla tanıştığı ve lale hanımın ablasının bildiğim kadarıyla hala dairesinin olduğu apartman. ablasında telefon olmadığı için karşı komşuya telefon etmeye geçer lale hanım. barış beyle öyle tanışırlar. düğün davetiyeleri bir plaktır. eski türkçeyle bir metin okumuşlardır. kendi yazdıkları bir metni. düğün arabaları bir faytondur. düğünleri şu an yerinde yeller esen kadıköy sahilindeki eski nikah dairesinde olmuştur. düğün fotoğrafları eski istanbul beyefendisi ve hanımefendisi konseptlidir. düğüne barış beyin hayranları da gelmiştir. ayrıca o anası babası tarafında kullanılan yavrucağın iddia ettiği gibi oğullarının adı sadece doğukan ve batıkan değildir. doğukan hazar ve batıkan zorbey tam isimleridir. ayrıca yiyorsa o veletçik barış mançonun daha önce kaç kalp krizi geçirdiğini tarihleriyle versin. oğullarının doğum tarihlerini söylesin. abisinin adını söylesin barış mançonun neden o adların kendilerine konduğunu anlatsın. ayrıca birileri de mümkünse o muhabir efendiye madem bu evin yerini dahi bilmiyordun be allahın şebeği nasıl oldu da evin neresinde ne var sayabildin sorusunu sorsun. ha bir de o çocuk madem barış beyin ruhunu taşımaktadır nasıl olup da evin arka bahçesindeki seraya inmeyi becerememiştir de ön taraftan boynunu uzatmakla yetinmiştir. zira bildiğim kadarıyla evi alan kişi eve hiç dokunmamış herşeyi öylece bırakmıştır. tabi şu anda evde güzel güzel çürümektedir.
hrant dinkin de avukatı olan fethiye çetin tarafından yazılmış kitap. anneannesinin kendisine ölmeden önce anlattığı hayat hikayesini bizlere kendi diliyle anlatır. yıllardır müslüman türk bildiği anneannesinin ermeni olduğunu ölmeden kısa süre önce öğrenir ve anneannesi ona kendi ailesinin göç yollarında başlayan ve bir kısmı amerikada bir kısmı türkiyede sonuçlanan öyküsünü anlatır.
kedilerin zaman zaman ki genelde sabah 6 civarları olur sapıtıp ordan oraya deliler gibi koşması, manyaklar gibi olmayan şeyleri avlamaya çalışması, kükrercesine garip sesler çıkarmasına tarafımdan verilen ad. bu garip durum nedense yağmur yağışı sırasında da görülmekte ve olağandan daha canavarca vuku bulmaktadır. el kol surat bırakmaz çizer bunlar. özellikle yağmurlu sabahlarda kafada kask ve bünyede kurşun geçirmez yelekle yatmalıdır kedi sahibi.
eğer şöye 10 yaşından büyük bir çınar varsa etrafta hemen bir çay bahçesi ya da restoran tarafından sahiplenilir ve tabela asılır:
çınaraltı kahvehanesi
çınaraltı restoran
çınaraltı aile çay bahçesi
sonrasında eğer işletme batmaz da bir kaç yıl aynı çınarın altında ömrünü sürdürürse bir anda o semtin ve işletmenin civarının adı gayrıresmi olarak çınaraltına değiştirilir.
çınaraltı kahvehanesi
çınaraltı restoran
çınaraltı aile çay bahçesi
sonrasında eğer işletme batmaz da bir kaç yıl aynı çınarın altında ömrünü sürdürürse bir anda o semtin ve işletmenin civarının adı gayrıresmi olarak çınaraltına değiştirilir.
çevreyi kirlettim, daha çok çocuğun ölmesine göz yumdum, daha fazla insanın açlık, susuzluk ve tedavi edilebilir hastalıklar yüzünden ölmesine çanak tuttum, biraz daha yağmur ormanını yokettim, küresel ısınmayı biraz daha tetikledim, savaşlarla biraz daha insan öldürdüm, biraz daha fazla insanın kişilik haklarına saldırdım, özgürlüklerini ellerinden aldım, biraz daha fazla hayvanın neslini tükettim, tüketemediklerime çeşitli yollarla işkence ettim, biraz daha fazla kişinin kalbini kırdım. bir saniye ya şimdi farkettim ben bunları aslında tanrı için yapmamışım. tanrıya rağmen yapmışım ve az önce şeytanla görüştüm. tanrının cezamı vereceğini bildirdi bana ve kendi fikrini de açıkladı hakkımda. ben aşağılıkmışım. kimin umurunda bakın ben bugün kendim için ne güzel şeyler yapmışım.
insanın aklına geldiğinde kendini, hayatını ve sorumluluklarını daha iyi sorgulamasını sağlayan soru cümlesi.
insanın aklına geldiğinde kendini, hayatını ve sorumluluklarını daha iyi sorgulamasını sağlayan soru cümlesi.
gecenin bir körü lsd etkisi ile ummagumma ile sahura kaldıran ramazan davulcusudur.
rektörü kurucusu ihsan doğramacının oğlu ali doğramacıdır. otoparklarında ne şimdi ne daha önce kuşlar giremez yazmamıştır. yazmış olsaydı zaten yazan kişi iyi bir ceza almış olurdu, biz de duyardık. kimse kampüs içerisindeki cafelerin kapısına burslular giremez yazmamıştır. ne şimdi ne daha önce. olsaydı da otoparktakilerin kaderini paylaşırdı. kütüphanesi inanılmaz bir zenginliğe sahip olan okuldur. aradığınız herşeyi bulursunuz. üstelik sadece bilkent öğrencileri değil, komşu kampüslerden odtü ve hacettepe öğrencileri de bulurlar. servis araçları ücretsiz olan ve gayet düzgün işleyen okuldur. kafanızı kitaba gömüp ders çalışmadan mezun olmayı hayal dahi edemeyeceğiniz okuldur. zira okuldan atılmanız durumunda genel olarak çıkan aflardan yararlanıp okula dönebilmeniz ve bu esnada okula yeni girmiş gibi gözüküp daha fazla ücret ödememek için eski okul numaranızı almak amaçlı harcayacağınız çabalar dışında sanırım para sökmez. bunu bile yaptıklarından emin değilim. yıllık ücretleri birçok kıytırık vakıf üniversitesinden düşük olan okuldur. yurtları gayet rahat ve konforlu olan okuldur. öğrencilerin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde düzenlenmiştir gerçekten. bünyesinde bulunan hocaların akademik kariyerleri incelendiğinde nasıl bir nimetin içinde olduğunuz anlaşılır ve değerini bilmek için çırpınırsınız. içinde ayrımcılığın a sına rastlanamayacak okuldur aynı zamanda. hocaların burslulara ezik muamelesi yapması akıldan dahi geçirilemez zaten. kimse burslular için ezik olduklarından ayrı bir sınıf falan açmaz. kimi zaman bir sınıfa sadece burslular ya da paralılar denk düşebilir. tesadüfler her yerde olabilmektedir. öğrenciler arasında da elbetteki çürük elmalar vardır. ancak bunlar yok sayılabilecek kadar azdır. kısacası parayla okuyan bir öğrenci burslu olduğunuzu öğrendiğinde keşke bende baştan kazanabilseydim burslu ama şimdi burs almayı deniyorum falan diyecektir. evet kızlarının çoğu aynı tiptedir. fakat önyargılı yaklaşılmadığında içlerinde çok iyi insanların olduğu görülecektir. ayrıca bazı bölümlerinin paralı versiyonlarının puanları çoğu üniversitenin aynı bölümünden daha yüksek olabilmektedir. ha evet kötü tarafları yok mudur? vardır. bir kere dağın bir başındadır. belli bir saatten sonra şehre gidip gelmek çok kolay değildir servislere rağmen. şehirde güneş varken burada kar yağabilir. sürüyle dolaşan köpekleri vardır ki zaten okulun asıl sahibi bunlardır. tilkidir kirpidir falan değişik hayvanlara erişimi vardır kampüsün. spor salonları çok iyidir lakin hala bir yüzme havuzu yoktur. kendi içerisinde fiyat skalasında uygun tabir edilen yerlerde fiyatları olan cafeler mevcuttur fakat okula en yakın olan yerlerde fiyatlar epeyce yüksek olabilmektedir. bir de buraya paket servis yapan restoran sayısı çok fazla değildir. olanlarda getirene kadar zaman zaman yemekleri buz küpüne çevirebilmektedir.
içinde herhangi bir vakıf üniversitesinden daha çok tikky bulunduran üniversite. transkriptten shuttlea herşeye kazık gibi fiyatlar koyan üniversite. kantininde kıytırık sandviçlere devasa paralar konan ve bunu almayı hakettiklerine inanan insanların durduğu üniversite. içinden çıkanların hayatlarını cvlerine yazacakları iki aptal klüp faliyetine bağladıkları üniversite. tuvaletlerine hatta özellikle yurt tuvaletlerine doğru düzgün bakım yapılmayan üniversite. özellikle erkeklerinin gepgeniş bomboş yollarda yürürken bodoslama gelip arkanızdan omuz attıkları üniversite. içindeki en insani, en güleryüzlü öğrencilerin exchangeler olduğu üniversite. kampüs kapılarında sözüm ona güvenlik bulunduran, sözde öğrenci kimliksiz girilemeyen üniversite. eline kitap alan herkesin kimliği bile sorulmadan girdiği üniversite. şenliklerinde çeşitli markaları özellikle alkollü içki markalarını sponsor alıp halen daha şenlik girişine parayla bilet kesen üniversite. bütün iyi hocaları daha fazla parayı bastırabilen vakıf üniversiteleri tarafından kapılmış ve halen kapılmakta olan ama kendini adından faydalanarak satmayı çok iyi becerebilen üniversite. yurtları kampüslere göre cehennemin yedi kat dibinde olan üniversite. kilyos’ta beachi olan üniversite. otoparklarına sanki mafya bakıyormuşçasına para isteyen üniversite. kısacası artık ne olduğunu şaşırmış, eğitim yerinden çok bir moda şovunu andırmaya başlamış boğazda iyi bir araziye yapılanmış olan binalar topluluğu.
kardeşi serdar erenerin elinde reklamı yapılacak bir meta haline dönüşmüş ve kardeşinin eline yüzüne bulaşmış hatun kişi. ha suç kendisinde midir? bence birebir el ve yüzüne bulaştırma uzmanı kardeşindedir. imageını make edicem derken sertabı insanlıktan çıkarmıştır. zira o sese o acayip renkli saçlar, solaryumda uyuyakaldım rengi bir deri sertabın müziğine kar değil zarar sağlar sağlasa sağlasa. sertab o noktada safiye ayla olur. perdesi olmadan konsere çıkmaması gerekir. sonradan toparlanmaya çalışılsa da bu durum işe yaramamış daha da diplere batmıştır bu image make etme işi. olan da sertabın canım sesine müziğine olmuştur. şimdilerde nasıl olsa bu şarkıları sevdilerdi dur bir de şöyle evirelim sonra da çevirelim yeni bir halt yermiş gibi sertabın sesine asla gitmeyen, tarzı ise böyle bir eğreti duran biz var cluba gitmek albümü yapmışlardır. sonuçta nolmuştur? bizim gibi sertab erenerin ilk çıkış zamanını birebir yaşayan zavallılar bu yeni halinden nefret edip ellerindeki eski albümleri çevire çevire dinler oldular. konsere gidip ucubeye çevrilmiş, saçma sapan şarkılar dayatılıp söyletilmiş bir sertab izlemektense evimizde 90lardan kalma sertab albümlerini sırtımızda yamalı hırkalarımızla dinlemeyi tercih ediyoruz efenim.
-arkadaşının makatına şaka olsun diye kompresör sokup hava vermek, bağırsaklarını patlatarak öldürmek.
-taşınması gereken buzdolabını kolay olsun diye balkondan aşağıdaki arkadaşına atmak, şans eseri sadece yaralamak, öldürmemek.
-kahvede okey oynarken üst kattaki ahırdan masaya inek düşmesi, kimsenin inek dahil ölmemesi.
-bulaşık yıkadığı suyu camdan aşağı savurmak, yoldan geçenler ıslanıp söylenince de "geçmeyeydin ya ordan hayvan" diye azarlamak.
-taşınması gereken buzdolabını kolay olsun diye balkondan aşağıdaki arkadaşına atmak, şans eseri sadece yaralamak, öldürmemek.
-kahvede okey oynarken üst kattaki ahırdan masaya inek düşmesi, kimsenin inek dahil ölmemesi.
-bulaşık yıkadığı suyu camdan aşağı savurmak, yoldan geçenler ıslanıp söylenince de "geçmeyeydin ya ordan hayvan" diye azarlamak.
sol frameinde alenen bilinen ve sevilmeyen yazarlardan en ünlülerinden biri için doğumgünü sebebiyle şiirler yayınlamış sözlük. kalburüstü yazarlara davet usulü zirve yapılan sözlük. gün boyunca ortalama yarım saatte 1 başlık açılan 20 dakikada 1 entry girilen sözlük. küfür sebebiyle atılan yazarların defalarca değişik nick kullanarak geldikleri ve her seferinde küfür sebebiyle atıldığı sözlük. dinine inanan dindarların değil şeriat özlemiyle yanıp tutuşan islamcıların ele geçirdiği sözlük. farklı görüşteki entry ve yazarların aşağılandığı ve teker teker kaçırıldığı sözlük. ortalıkta moderasyondan kimsenin olmadığı, sözlük sahibinin 40 yılda bir uğradığı ve olanlara hiç müdahale etmediği sözlük. (bkz: hastasıyız)
tek bir açıklamayla insanların bunun yalan olduğunu öğrenmesini ve kesinlikle inanmalarını sağlayabilirsiniz. ve işte o açıklama:
eğer ki abd aya taaaa 1969da gitmiş olsaydı şimdiye dek oraya çift şeritli otoban yapıp orayı işgal etmezmiydi?
ayrıca fotoğraflardaki astronotun kaskının ön camındaki yansımalar nedir? atmosferi olmayan yani rüzgar esmesi olanak dışı olan bir yerde nasıl olur da bayrak dalgalanabilir? vs. vs.
eğer ki abd aya taaaa 1969da gitmiş olsaydı şimdiye dek oraya çift şeritli otoban yapıp orayı işgal etmezmiydi?
ayrıca fotoğraflardaki astronotun kaskının ön camındaki yansımalar nedir? atmosferi olmayan yani rüzgar esmesi olanak dışı olan bir yerde nasıl olur da bayrak dalgalanabilir? vs. vs.
bu kızların bu davranışının belirli ebepleri vardır tabi ki. bazıları çok kapalı yetiştirildiğinden bir erkeğin kendisine selam vermesinden dahi mana çıkartabilmektedir. bir kısmı etrafa namuslu ya da çok popüler görünmek adına selam veren kişiyi asılıyormuş gibi gösteriri ve duruma göre ya yanında kabaca uzaklaştırır ya da sevine gerine arkadaşlarına anlatır. başka bir durumun nedeni ise şimdiye dek bir orman ayısı kadar dahi nezakete kavuşamamış bir grup iki ayağı üzerine kalkmış insan benzerinin kendisine merhaba dedikten sonra ikinci cümlesinde ohhhşş annaaaamm benzeri bir yaklaşım sergilemiş olmasıdır. kız da biraz tecrübesizse tümevarım yaparak korkmuştur. ayrıca yine benzeri sebeplerden bu kızların bir üst modeli çıkmıştır. onun için:
(bkz: otobüste yer veren erkeğe sapık muamelesi yapan kız modeli)
(bkz: otobüste yer veren erkeğe sapık muamelesi yapan kız modeli)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?