zor iştir yahu dünya çok kötü adamlar napsın.nerde olursanız olun saat kaç olursa olsun sizi bulunduğunuz yerden almak için fizanda olsalar dahi gelirler.
kanal d de başlayan yeni dizi.başrolde özgü namal var.onun küçüklüğünü oynayan çocuk bir harikaydı çok iyi bir performans gösterdi.karakterin lisedeki halinide özgü namal yine kendisi oynuyordu ama bu kadar kötü olamaz sanki dalga geçiyor, çocuğun taklitini yapıyor gibi.
allah kullanıcılarına sabır versin her seferinde film ve ya dizi izleme gafletinde bulunuyorum tabikide tam ortasındayken bağlantı kopup gidiyor 1 saatlik diziyi 2 buçuk saatte anca izliyorum.bir de sözde en hızlısını kullanıyoruz en hızlı buysa diğerlerini düşünmek bile istemiyorum.
bir gazetenin 6 7 hatta daha fazla kişi tarafından okunmasını sağlayan yeri geldiğinde ki nerdeyse her zaman o daracık alanı kaç insanın paylaşmasını sağlayan toplu taşıma aracı.halbuki burdaki tek amaç insani duygularımızı canladnırmak, paylaşmanın önemini belirtmek , bencilliğin kötü olduğunu anlatmak.
yapılan bir araştırmaya göre ellerinizi kenetlediğinizde sol baş parmağınız üstteyse bu kişiler lafı dolandıra dolandıra anlatırlarmış eğer sağ baş parmağınız üstteyse direk sonunu veya sonucu söylerlermiş.mantığını merak ediyorum şahsen bende tuttu.
metrobüs sonrası ünalan girişi ne öyle ya metroya ulaşana kadar yürüdüğüm yolla eve yürürdüm.bir de metro çok ağır kokuyor ilk gününden beri umarım bir çözüm bulurlar.
yemediğim her yemek için : sen eskiden çok seviyodun hep yiyodun sen bakma ablana.(eğer gerçektende eskiden yiyorsam ya çok küçüktüm ya da seçim hakkım yoktu kapuska isteyerek yenir mi ya önce koku duyusunu kaybetmek gerekir onu yemek için.)
karnıbaharın yeşil giyinmiş halidir.
bir çok insandan daha çok kazandığını düşündüğüm makinedir.tabi yeri çok önemlidir örneğin sinemalarda çok kazanmaktadır.sevgilisine jest yapıp ayıcık alma niyetiyle başlayıp olayı hırsa dönüştüren erkeklerin hazin sonuyla biter.ben alanı görmedim ama böyle herkesin sevgilisi ona tek seferde almıştır ama ne hikmetse bu makineler hep ağzına kadar oyuncakla doludur.en iyisi hiç bulaşmamak.ama izlemek de çok eğlencelidir.
her kitaptan uyarlama filmler gibi bu da sizin beyninizdeki kurguya yetişememiştir.o zamanın koşullarını düşünürsek yine de ortaya güzel bir film çıkmış.ama film kitaptaki gibi duyguları yediremez.kitabın ana karakteri alexe kitabı okurken ilk bölümde nefret ediyosunuz ikinci kısımda acıma söz konusu oluyor ama filmde film boyunca alexe hiç acımadım hatta mustahak yaptıkları az bile falan diye düşündüm.filmi izlemesemde olurmuş kitap daha heycanlıydı hatta film biraz sıkıcı bazı sahneleri aşırı uzatmışlar.
görüntü güzel renkler canlı.yine gürgen özün sahnelerinde gülümsediğiniz onun dışında komik bir şey pek hatta hiç yok.eğer ana oyuncularda sorun çıkmazsa büyük ihtimal 3.sü de çekilicektir.
zaten geç doğarak mağdur olmuş kişidir.hayatı boyunca ayak işlerine bakar mesela su getirmek, kapı açmak, telefona bakmak, bakkala gitmek vesayre bu onun asli görevidir değiştirilemez.hatta bu kişiler için bir deyim bile vardır evin küçüğü olucağına sokaktaki köpek ol daha iyidiye.
yaşlı amcalar bu iş için yanlış seçim tecrübeyle sabit.bilmiyorsan bilmiyorum de di mi yok illa bişeyler söyliycek beni nerdeyse kartaldan karşıya göndericekti bir de yoldan kendine destekçi bulur neyseki onlara inanmadım.millet olarak aşırı yardımsever olduğumuzdan oluyor hep bunlar ama yinede çok şiridi amcam.(çok sahiplendim)
hayatınız boyunca gidibilceğiniz en saçma kurstur.ben fenerbahçede bir yere gitmiştim işte sınavda türkçe sorularını falan çabucak çözim diye ama öyle olmuyo tabi insan sınavda hızlı okuma riskine atamıyor kendini çünkü size öğrettikleri yüzde yüz anlama değil anca yüzde yirmi falan.hızlı okuma da kurs açılması gereken bir dal değil zaten size bir cd veriyolar kursda da onu yapıyorsunuz evde de ödev veriyolar yine aynı cd işte.kurs zaten 5 gün sürüyor.verdiğiniz paraya yazık oluyor.ben gidipte faydalı olduğunu söyleyen görmedim.işte 400 küsür falan o civarda bir paraya 1 tane cd bir de sertifika almış oluyorsunuz.
ne çok özlemiş olduğum bunu da yeni fark ettiğim eylemdir.hızlı okuma kursundan sonra okumadan soğumuştum ne büyük hataymış şimdi okumaya doyamıyorum otobüste yolda cafe de orda burda her yerde okuyorum açığı kapamam lazım okunucak bir sürü kitap birikmiş.
karikatür anlatılmasını da anlatmayı da sevmem çünkü sonuçta ortada bir görsellik var ve siz bunu anlatarak yakalayamazsınız.ama bu adam yiğit özgür anlatınca da komik olan kariktatür yapmış.yazınca aynı etkiyi yapıcak mı bilemiyorum ama ben çok eğlendim:
-hayrola halil ?
+abi eşim doğurmak üzere,acilen amerika’ya gitmemiz lazım !!!
-niye ?
+kızım amerika’da doğarsa amerikalı olacak !!..
-yolda doğar da yollu olur işşallah..
-hayrola halil ?
+abi eşim doğurmak üzere,acilen amerika’ya gitmemiz lazım !!!
-niye ?
+kızım amerika’da doğarsa amerikalı olacak !!..
-yolda doğar da yollu olur işşallah..
dün kendilerini real hipermarketi’nde gördüm.sanırım çekim vardı ya da bir markanın yüzü olmuş.tvde hep hoş yakışıklı adamdı ama yakından bir garipti yüzü aşırı kırmızıydı kilo almıştı boyu da çekmediyse daha kısaymış.gözlerinin renkli olması bile kurtaramadı çünkü gözlerini görücek kadar yakınında değildim ünlü görünce böyle bir havalınıyorum falan sanki ünlü benmişim gibi komplekse girip uzaklaşıyorum.
yağmura 5 kala çıkan yağmıra yağmıra şemsiyecileri
yazıcıoğlunun etrafındaki cd var cd cdcileri (bunun devamıda vardı sanki ama unutmuşum)
genelde rıhtımdaki 1 lirayee 1 lirayeeçiçekçileri de semboludur bunlar her yerde olabilir ama ben kadıköyle çok özdeşleştirdim.
yazıcıoğlunun etrafındaki cd var cd cdcileri (bunun devamıda vardı sanki ama unutmuşum)
genelde rıhtımdaki 1 lirayee 1 lirayeeçiçekçileri de semboludur bunlar her yerde olabilir ama ben kadıköyle çok özdeşleştirdim.
henüz adam olamamış erkekler için de kullanılır.
bu kişiyi önyargılarımızla yok ettik sanırım.ne zaman biri için iyi çocuk desem erkeğin iyisi olmaz kesin bir planı vardır. ya da cami mi yaptırmış? gibi söylemlerde bulunuyor insanlar.sırf bunlar yüzünde iyi çocuklar azalarak tükendi.
(bkz: çocuk)
(bkz: çocuk)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?