eflatun kar

bir düğün olur
kız odaya alınır
erkeğin sırtına vurlur sanki cenke gidiyormuş sanki bir onur meselesini çözmeye gidiyormuş gibi cesaretlendirilir
kız muhtemelen korku ve utanç içerisinde beklemektedir..
erkek de korku duymaktadır bu harbden ne derece galip geleceğine yahut zevcesinin ne denli namuslu(!) olduğuna dair düşünceler zihnini yormaktadır.
kapıda bir dünya beklemektedir..
kan ister insanlar her koşulda..
ya namusa delalet yahut namusun temizlenmesine işaret..
ve hiç de öyle büyük şehirlerden bakıldığı gibi modernleşememiştir düşünceler..
hala evlendiğinde korkularla bekleyen kadınlı erkekli yurdum insanı azımsanamayacak bir kitleyi oluşturur. okumuşu yazmışı çizmişi olsun eli kalem tutmamışı olsun.. toplum kanunları basit ve nettir.
ahlak iki damla kanda saklıdır...
işte gerdek gecesi budur..
insanların birbiri için özel olma ihtiyacı hissetmesi evilik dışı ilişkiye ve çok eşliliğe karşı olması güzeldir elbet. ilk kez evlenilen insanla bir ilişkiyi paylaşmak daha anlamlıdır belki de..
ancak bu tür düşüncelerin işaret ettiği, ikisi içerde kırkı dışarda bir topluluğa mal edilmiş gerdek gecesinden ziyade iki insanın özelidir..
kimseye yorum düşürmeyen bir yerdedir..

bekaret nedir

yollar kesisir
kiz ve erkek birbirini sever
yahut sadece icgudulerin hormonlarin etkisiyle birlikte olurlar
kiz ve erkek karsi gelememistir isteklerine
karsi gelememistir bedenlerine
karsi gelememistir kendilerine
ama ne kiz sadece ne erkek
bir `ve` baglacinda kesisen kiz ve erkek
...
sonra yollar ayrilir
...

bekaret nedir

yollar ayrildiktan sonra erkegin arkadaslarina anlatarak ovunebilecegi bir anisi daha olmustur
erkek icin
`ya oluum var ya hatun deli gibi istekliydi` diye anlatilabilecek bir oykudur bekaret.. ki bu en imla kurallarina uygun anlatimidir bu oykunun.. ancak imla kurallarina pek uymaz insanlar gunluk hayatta.. unlemlerin disi bireyi sifatsizlastiracak insafsiz kelimelerde kaybolup gitmesi, uc noktalarin kinayici asagilayici ayiplayici tenkit edici zamirlerde dolasmasi isten bile degildir kisacasi...
yani cok kolaydir oykunun bu ayagi

bekaret nedrir

yollar ayrildiktan sonra kiz vicdaniyla bas basadir kendi zihninde olusturdugu sorgu odalarinda.. ailesine karsi en buyuk ayibi islemistir annesinin babasinin yuzune bakacak bir yuze sahip degildir artik. ileride evlenebilirse evlenece[i kisinin yuzune bakacak yuze sahip degildir artik. kiz yuzunu kaybetmistir. kiz bakislarini kaybetmistir. cunku kiz namusunu butun ahlaki degerlerini butun temizligini yitirmistir. kiz `kirlenmistir`! kiz artik bu dunyada yasayacak hakkini yitirmistir. kendini oyle bir utanc oyle bir sucluluk icinde hissetmektedir ki hayatinin hatasini yapmistir. bunun bedelini odemek zorundadir. aci icerisindedir pismanlik mutsuzluk utanc sucluluk duygulari icerisindedir. kizin hayati altust olmustur..

bekaret nedir

yollar ayrildiktan sonra kizin sahip olup koruyamadigi bir emanetin; zimmete gecirilmis baskasinin malinin agirligi ve cezalarinin altinda ezilmesinin zamani gelmistir. evet bir emanete ihanet bir zimmete mal gecirmek durumu soz konusudur. o bekaret denen zar cunku hicbir zaman kiza ait olmamistir. toplumun deger yargilarinin tapulu malidir incecik bir zar parcasi, hatta en degerli hazinesidir... bu hazinenin karsisinda butun insani degerler niteliksiz ve kifayetsizdir.

bekaret iste budur.

bu oykunun bir tarafinda bir yanlislik vardir

bekaret dini bir kavram midir
bir haramin cignenmis olmasinin gunahinin siniri midir

peki zina kadin icin de erkek icin de ayni zina degil midir
kutsal kitap zina yapan erkeklerin ancak zina yapan kadinlarla yahut musriklerle evlenmeye layik oldugunu yazarken
`milli`
olmaksizin yasamaya devam etme luksune `grur ve erkekligin raconu toplum yasasi geregince` sahip olmayan bir cok erkegin el degmemis tertemiz(!) kizla evlenmesi bir gunah degil midir
yahut zina haramken icki haram degil midir..

bekaret dini duygular ile zinadan kacinmak haramdan uzak durmak fiillerini bu kosullar altinda isaret etmiyorken

bekaret bir toplum toteminden baska nedir

bu mektuptan sonra kananmalı mı bileklerden yahut mide yanmalı mı ağusuyla çok’un? kalbim durmalı mı bir çıkışsızlık bir umutsuzluk anında? off düğmesi nerede? hep sorular değil mi? hiç cevap yok, hep sorular...

diye düşünürken

hayır
parmağımla basacağım bir off düğmesine ihtiyacım yok
zira o off düğmesi gayet açıkta ve ortada öylece duruyor
kırmızı parlamakta ışığı ve çok büyük bir buton..
ben bu cihazın bir köşesine
saklanmış olan
o küçücük düğmeyi arıyorum
neredesin reset’im

diye düşünmeye başlamak...

(bkz: sylwester ile beslenen tweety ler)

(bkz: satanist müslümanlar)

(bkz: atatürkçü radikal dinciler)

(bkz: chp sempatizanı akp liler)


(bkz: sağcı solcular)

(bkz: solcu sağcılar)

çocukken aile terbiyesinden yoksun kalmışların orospu çocuğu dediğidir.

üç kıtayı birleştirmek.

türkiyede iseniz;
(bkz: eşhedüenlaaa)

(bkz: tv dizilerinin kan kaybetmesi)

(bkz: lütfen şöfore fıstık atmayınız)

sigara iç ve hayata dön çağrısı.
meali;
hayatta sigara gibi boktan ve illet bir şeydir, ancak keyif almasını bilmek için nefes çekmeye devam etmek gerekir.

bir an geliyor
içimden her şeye sövmek
...
aklımı kaçırdığım geceler
serden taşıp
kaos olmak isterdi
ciğerimi doldurmaktan sıkılan
can çekişen nefes..
velhasıl
eylemsiz boğuluştaydım
çünkü
itici bir anlamsızlığa sahipti
bir çok ismi kayıp
üçüncü şahıs
yargıları vardı
ancak
infazları bekletmezdi içlerindeki adaletli
cellatları
sür manşet resmetmek isterdim
harflerimin en siyahında
harflerimin en kırmızısında
gecenin bir vaktinden sonra
frekansı yüksek
frekansı özgür
sese mahkeme kuranları
tıka basa doldurmak isterdim
zincirli zihniyetlerle üçüncü sayfalarımı
bir sabah
ben olarak uyanmak isterdim bu kötü kabustan
bir sabah
dilini sevdğimin lisanındaki bütün zamirlere inat
ben olarak uyanmak isterdim
ellerim tertemiz
ellerim gök kuşağı içinde
küçüktüm
ressam olamadım
boyayamadım siyah beyaz insanları renge..

aşkım isyandır benim
en güzel yokluğunda taşar

çocuklar karanlıktan korkar öcüden korkar hayaletten korkar vs vs

benim çocukluk korkum jawstı. geceleri beşinci kattaki ve gayet kuru ortamdaki evimizde jawsın gelip beni yiyeceğini düşünürdüm korkudan uyuyamazdım.
babam jaws geliyor diye bana oyun yaptığında kaçıp saklanırdım.

bir düğün olur
kız odaya alınır
erkeğin sırtına vurlur sanki cenke gidiyormuş sanki bir onur meselesini çözmeye gidiyormuş gibi cesaretlendirilir
kız muhtemelen korku ve utanç içerisinde beklemektedir..
erkek de korku duymaktadır bu harbden ne derece galip geleceğine yahut zevcesinin ne denli namuslu(!) olduğuna dair düşünceler zihnini yormaktadır.
kapıda bir dünya beklemektedir..
kan ister insanlar her koşulda..
ya namusa delalet yahut namusun temizlenmesine işaret..
ve hiç de öyle büyük şehirlerden bakıldığı gibi modernleşememiştir düşünceler..
hala evlendiğinde korkularla bekleyen kadınlı erkekli yurdum insanı azımsanamayacak bir kitleyi oluşturur. okumuşu yazmışı çizmişi olsun eli kalem tutmamışı olsun.. toplum kanunları basit ve nettir.
ahlak iki damla kanda saklıdır...
işte gerdek gecesi budur..
insanların birbiri için özel olma ihtiyacı hissetmesi evilik dışı ilişkiye ve çok eşliliğe karşı olması güzeldir elbet. ilk kez evlenilen insanla bir ilişkiyi paylaşmak daha anlamlıdır belki de..
ancak bu tür düşüncelerin işaret ettiği, ikisi içerde kırkı dışarda bir topluluğa mal edilmiş gerdek gecesinden ziyade iki insanın özelidir..
kimseye yorum düşürmeyen bir yerdedir..

kar bir düş tanesiydi
sonra diyarını şaşırdı
gökyüzüne daha fazla
tutunamazdı
ayağı kaydı

havada kar kokuyor
ve simsiyah isine bulanıyor
içi kundaklanmakta olan
dışı soğuk duvarların
hiçbir ’ise’ içeren cümle
çözümsüzlükten sağ çıkamıyor
yağmalanmış viranelerim
tenha kalabalığım
havada kar kokuyor..
şehir hiçbir kokuyu canlı bırakmamacasına soluklanıyor

dışarıda bora
kar sesleri içeriden geliyordu
hayır
sanılanın aksine uğultuya benzemiyordu
öyle çok sesli
öyle anlamlı bir suskunluktu ki bu
duymasını bilmeyen
duymasına çaba sarf etmeyen
duyamıyordu
kardan adamlar yapılıyordu sokaklarda amaçsız
sonra kalplerinden erimeye başlıyorlardı zamansız
kar taneleri serseri dansetmeye devam ediyordu
umursamıyordu içine düştüğü kaosun anlamı ucuz alfabesini öğrenmeyi
yepyeni şehirler inşa ediyorlardı taneler
serin bir hisse bulanmış
ölmeye
terk edilmeye mahkum yepyeni şehirler
ömürsüzlüğün romanını yazıyordu çünkü kar tanesi
vakti azdı
ve kum saatinin kumları bir kez akmaya başlamıştı
dışarıda kardan adamlar yapılıyordu aceleci
içeride kar kokusu...

üç kuruşluk insana beş kuruşluk değer verirsen aradaki iki kuruşa seni satar.

akdeniz out
karadeniz in

bugün bir insana iyilik yap; işine karışma.

manasız harfler kelimeleşiyordu kürede
oysaki bir bütüne nakledebilecek cerrahi yetenekten yoksundu
saçmalık mimarları
anlam kaybına uğruyorduk kürede
ancak ufukta
küreselleşişlerimize inat
bizi paralel plakalara oturtan karalar daim değildi her zaman
yani küredeydik
oysaki ben hiç önce dumanı sonra bacası sonra bilmemnesi görünen bir gemi görmemiştim..

you tube daki bir zaman boy göstermiş, kanımızı beynimize sıçratmış malum videonun adıydı. bu videodan ilham alarak son maçta da pankart açan "aşağılık kompleksli" yunan vatandaşlarının genel olarak en alındıkları ve ezikliğini duydukları şeyler listesinin ilk sırasını iki unsur paylaşmaktadır.
1-1)mirasçısı oldukları antik yunanda gayliğin aşırı yaygın olması. zira yunanistanda en büyük küfür gay, ibne tarzı kelimelerdir. atalarının ibneliğini hala sindirememiş ezik gürühun tavırları malum..
1-2)yıllarca türk egemenliği altında yaşamış olmanın ezikliği.
..