deus ex machina

çok yorgun olduğum için katılamadığım zirvedir. artık bi’dahakine, bu tip organizasyonlar çinili’de bol bol tekrarlanabilir sanıyorum ki.

aslında konser alanı pek kalabalık değildi, açıkçası ben tamamiyle dolu olmasını bekliyordum. baya boşluklar vardı alanda, terasta olduğumuz için görebildik. ama millet öne doğru çullandığı için görmek zor olmuştur arkadakiler için her zamanki gibi. judas’ın sahne şovu iyiydi, artık müzikal açıdan pek fazla ilgimi çekmedikleri için vip bilet almam en doğrusu olmuş diyebilirim, rahat rahat izledim en azından. ama whitesnake’de güneş gözümüze gözümüze girdi, akşam çıkmayı hakediyordu adamlar, onları karanlıkta sahne ışıklarının altında izlemek isterdim. yine de güzeldi, ilk defa önde fort içinde kalmadan arkada görmek için götümü yırtmadan bir konser izledim.

eskiden epey sıkı bir judas dinleyicisi olmama rağmen sadece whitesnake için gidiyormuş gibi hissettiğim konserdir. aslında öyle. judas konserine gitmiştim, whitesnake’leri hep kaçırmıştım.

yok böyle güzel bir şarkı arkadaş! uzun zamandır da dinlemiyordum, sözlükte görünce açtım dinliyorum şimdi. cızz cızz cızz diye içime işliyor lan resmen.

adım yazılmış. çok geç değil de saat 6 civarlarında yapılırsa çok da hoş olur çok da güzel olur o zaman geliriz dediğim zirvedir. kaldı ki katılımcı sayısı artmayacak gibi durmakta. çinili basic team olarak gerçekleşmesi ihtimali yüksek. ama işi olmayan gelsin bence.

kendisi pek naziktir. sabahı selamı eksik etmez, iyidir. öyle bildik, öyle gördük yani şimdiye kadar.

bildiğin fettullahçı herif. yok efendim fettullah hocayı severmiş, görüşürmüş ama cemaatle uzaktan yakından alakası yokmuş. he tabii..

whitesnake’in 11.i stüdyo albümü. kesinlikle en iyi whitesnake albümlerinden biri diyebilirim, öyle güzel bişey olmuş. tracklist şu şekilde:


1.steal your heart away
2.all out of luck
3.love will set you free
4.easier said than done
5.tell me how
6.i need you (shine a light)
7.one of these day
8.love and treat me right
9.dogs in the street"
10.fare thee well
11.whipping boy blues
12.my evil ways
13.forevermore


ps: hatırlatmakta fayda var, bu albümün turnesi kapsamında 10 temmuz’da judas priest ile birlikte istanbul’da olacaklar.

kalamar yediği yetmedi, kentucky de yemiş gelmiş bana anlatıyor. canımız çekiyor kardeşim. çok sevdiğim şeyler bunlar benim. en yakın zamanda bana kralından bir masa donatacaksın, o kadar.

ve kendisi benim art arda sigara yakışlarımı özlemişmiş. ulen özleyecek başka bişeyimi bulamadın mı diyesim geliyor. neyse sen gel kalamarlarla hot wingslerle, ben ardından bol bol sigara yakarım.

ara sıra gidip oyun falan oynadığımız bir mekan. demek el değiştirdi haa.. hayırlı olsun. uğrarız. ayrıca duvarında yüreğimi dağlayan bir yazı var, hemen badana yapmasını talep ediyorum.

bağırarak konuşmaları. hele ki cırtlak sesliyse direkt kaçmak lazım gelir.

aman çok güzeldir dediğim tendir. itiraf ediyorum, hep beyaz tenli olmak istedim. bunun uğrunda yazları güneşe çıkmadım, hep uzun kolluyla dolaştım, 70 faktörlük koruma kremleri sürdüm. buğdaysan işe yaramıyor arkadaş. güneş çıksın kararıyorsun. tek iyi yanı yanarken acı çekmemen işte.

mahallemdir. güzel semttir, sakindir. plazalarla dolu olan carrefour tarafları değil de bostancıya yakın olan bölgeler daha yaşanasıdır. çoğunlukla emekli memurlar falan oturur. öyle çok lüks bir semt değil yani esasen. orta sınıf semti işte.

#1015360

yaptım, yaptım da yaptım. ahah. hoşgelmiş.

o bir kaşsever, bu bile yeter. doğum günü kutlu olsun.

sezon finaliyle ilgili ancak şimdi yorum yapabiliyorum, ama yapmadan geçemeyeceğim. zira böyle mükemmel, böyle dumur edici bir sezon finali daha izlemedim ben.


-----------------------------spoiler----------------------------:

o şuleyi benim hiç gözüm tutmamıştı zaten. şule nereye haklı la? yok annesi behzat ç yüzünden intihar etmişmiş. etmeseymiş. napmış ki lan adam? takılmış bırakmış bu mudur yani cinayet sebebi? behzat ç’ye yazık lan, adamın durum fena. bir kızı diğer kızını öldürüyor. aman allah düşmanıma vermesin. o eda’ya da ezelden kılım zaten, tamam kadın düğüne geldin de, sonra daha niye harun’un yanına gidiyosun? akbaboş’un ayrı bi’ hikayesi var zaten. en sevdiğim eleman hayalet, onun da durum kötü gibi. türküyü de çok güzel söyledi, canım
benim.

-----------------------------spoiler----------------------------

ay yeter, hiç bi’ dizi hakkında bu kadar yorum yapmamştım. gelecek sezonu sabırsızlıkla beklemekteyizzz. filmi de geliyor ekim’de, ona da bakacaz.

istanbul’da olmadığım için katılamadığım zirvedir. ne yalan söyleyeyim, en çok da kalamarlara içim gitti. bayadır da canım çekiyordu. kısmet, bi’ dahakine artık.

"ne ara geldin la?" dediğim bilgiç. gerçi feysbuktan anladığım kadarıyla sen zirveye bile gittiiiiinnnn. vay ulan, hoşgeldin.

buyrun bakalım.

saldıranlar rexx’in orda takılan motorsikletli grup hell’s angels imiş. büyük ihtimalle içki içilmesinden dolayı değil, sokakta içki içilmesinden dolayı saldırmışlar insanlara. gerici bir tutum içinde olup olmadıklarını kestiremedim henüz. aslında çok da bi’şey farketmez, amaçları ne olursa olsun sonuç ortada. bunlar bu cesareti nereden buluyor diye düşünmek lazım. evet mahalle sakinleri sokakta içki içilmesinden epeydir rahatsızdı, ama orası "kadıköy barlar sokağı". kim bilir bir zamanlar nasıldı, ama dönüşmüş, insanların içkiyle sabahlara kadar eğlendiği bir sokak haline gelmiş. artık buna karşı yapılabilecek bir şey yok. bu şerefsizler yaptıkları saldırıyla- ne için yapmış olurlarsa olsunlar- yine de gerici zihniyeti güçlendirmektedirler bir yerde. yıllardır o sokakta insanlar içki içiyor, belki ufak tefek sokak kavgaları çıktı, ama böyle bir şey olmuş mu şimdiye kadar? orada bıçaklanan insanlara mı üzüleyim, kadıköy’ün geldiği hale mi?

yazmaya başlasam mı başlamasam mı diye tereddüt ettiğim başlıktır. çünkü sayfalar dolusu yazabilirim cansever hakkında. ki bu biraz edebi bir biçemle olur ve sözlüğe uygun düşer mi bilemem..burada diyebileceğim tek şey, bu topraklardan ikinci yeni gibi bir yenileşme alanı doğduğuna, ve onun içinden çıkan-aynı zamanda onu kuran elbette ki- edip cansever gibi bir şairi okuyor olduğuma binlerce kez minnettar olduğumdur. onunla büyüdüm, onun dizelerini aldım ve hayatımın her köşesine eğretilemeksizin uydurdum, tüm doğallığıyla. benim yaşama’mın içinde sürerliliğini kuran bir şairdir edip cansever. asla vazgeçemeyeceğimdir..