(bkz: ohh iyi olmuş)
günlerce meydanları dolduran halkın olduğu fakat eleştirilen insanların milletin yarısının oyunu alarak başa geçtiği bir dönemde,yenilik başlığı altında şeriatın canlandırılmaya çalışıldığı bir mecliste, ülke parsel parsel satılırken ben değiştim nidaları fonda yükseliyorsa ve bunların sonucu olarak kemalizm gerilemeye tekabül ediyorsa insanlara göre,hiç şaşırmamak lazım.ama ilk önce bu lafı söyleyenlere bir bkz vermek lazım ki kemalizmin ne olduğunu öğrensinler de sonra konuşsunlar.
(bkz: kemalizm)
(bkz: mustafa kemal atatürk)
(bkz: kemalizm)
(bkz: mustafa kemal atatürk)
(bkz: 17 yaşım gibi)
onyedi yaşim gibi
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
sen benim ayakkabılarımın arkasına ilk basışımsın .
ilk cigaram, ilk ıslığım, ilk kızgınlığım, ilk aldanışımsın.
sen benim ilk ütülü beyaz gömleğim ,
ilk şiirim, ilk kavgam ,
yaşamı ilk farkedişimsin .
sen benim onyedi yaşımsın...
yazlık sinemanın kapısında saçları taralı bir oğlan.
cebinde iki gazoz parası
gönlüne tarifsiz rüzgarlar dolan .
iki film bu akşam,
birinde yılmaz güney oynuyor, birinde fikret hakan.
bak suat sayın söylüyor cızırtılı plaktan:
...rüyadır gördüğün bütün düşler ,
gözlerin aklımı perişan eyler ,
aşk masalından şarkılar söyler ,
beni hülyalara salan gözlerin ...
yazlık sinemanın kapısında saçları taralı bir oğlan ,
bir külah çekirdeği, mangal gibi yüreği var, bilesin...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
aynaya ilk bakışım ,
babamla ilk kavgam,
evden ilk kaçışımsın.
serçeleri sevdimse senden,
minibüslerde muavinlik ettiysem.
bir teselli veri dinlediysem orhan gencebaydan,
emirganda çay içtiysem,
tophanede sabahçı kahvelerini öğrendiysem ,
nerden bildiysem şiirlerini ümit yaşarın,
pazar sabahları kapının önünden geçtiysem,
içimdeki kıpır kıpır bu soluk nereden ...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
okulu ilk asışım,
ilk kez birine gümüş kolye alışımsın.
sen benim ilk sakarlığım, ilk tuhaflığım, ilk yakalanışımsın.
sen benim onyedi yaşımsın...
mahallenin delikanlısı,
elleri ceplerinde, dudağında ıslığı,
başında kavak yelleri.
şarkılar mırıldanıyor.
zalimin zulmü varsa sevenin allahı var yeni çalıyor 45lik plaklardan.
hayri şahin ortalığı kavuruyor.
mahallenin delikanlısı,
cebinde iki gazoz parası.
yüreğinde garip bir pıtırtı
alışmaya çalışıyor sana alışmaya.
akşamları işportaya çıkıyor,
bir defter, bir kalem, bir de çakı alana aynayı bedava veriyor.
yani günler geçiyor onyedi yaşının bütün tadıyla ...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
ilk maça gidişim, cemil turanı ilk seyredişim, ilk sevincimsin.
ben anamın muskasını nasıl astıysam göğsüme öyle güvendiğimsin.
sabahları eskici geçiyor kapıdan
karşı komşu nafile teyze bakkaldan ekmek istiyor
çocuklar top kovalıyor mahallenin arsasında
bir bakıyorum cama da iki güvercin konuyor iyi mi,
herşey güzel oluyor.
bu hengame nasıl yakışıyorsa istanbula bana da aşk öyle yakışıyor.
anam koş kapa diyor muslukları,üç gündür akmayan sular geliyor.
ben onyedi yaşındayım, hayat benden yana duruyor ...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
sen benim ayakkabılarımın arkasına ilk basışımsın.
ilk cigaram, ilk ıslığım, ilk kızgınlığım, ilk aldanışımsın.
sen benim ilk ütülü beyaz gömleğim,
ilk şiirim, ilk kavgam, yaşamı ilk farkedişimsin...
sen benim onyedi yaşımsın,
sen benim, sen benim, sen benimsin.
sen benim herşeyimsin.
hiçbirşeyimsin, hiçbirşeyimsin ...
(bkz: ibrahim sadri)
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
sen benim ayakkabılarımın arkasına ilk basışımsın .
ilk cigaram, ilk ıslığım, ilk kızgınlığım, ilk aldanışımsın.
sen benim ilk ütülü beyaz gömleğim ,
ilk şiirim, ilk kavgam ,
yaşamı ilk farkedişimsin .
sen benim onyedi yaşımsın...
yazlık sinemanın kapısında saçları taralı bir oğlan.
cebinde iki gazoz parası
gönlüne tarifsiz rüzgarlar dolan .
iki film bu akşam,
birinde yılmaz güney oynuyor, birinde fikret hakan.
bak suat sayın söylüyor cızırtılı plaktan:
...rüyadır gördüğün bütün düşler ,
gözlerin aklımı perişan eyler ,
aşk masalından şarkılar söyler ,
beni hülyalara salan gözlerin ...
yazlık sinemanın kapısında saçları taralı bir oğlan ,
bir külah çekirdeği, mangal gibi yüreği var, bilesin...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
aynaya ilk bakışım ,
babamla ilk kavgam,
evden ilk kaçışımsın.
serçeleri sevdimse senden,
minibüslerde muavinlik ettiysem.
bir teselli veri dinlediysem orhan gencebaydan,
emirganda çay içtiysem,
tophanede sabahçı kahvelerini öğrendiysem ,
nerden bildiysem şiirlerini ümit yaşarın,
pazar sabahları kapının önünden geçtiysem,
içimdeki kıpır kıpır bu soluk nereden ...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
okulu ilk asışım,
ilk kez birine gümüş kolye alışımsın.
sen benim ilk sakarlığım, ilk tuhaflığım, ilk yakalanışımsın.
sen benim onyedi yaşımsın...
mahallenin delikanlısı,
elleri ceplerinde, dudağında ıslığı,
başında kavak yelleri.
şarkılar mırıldanıyor.
zalimin zulmü varsa sevenin allahı var yeni çalıyor 45lik plaklardan.
hayri şahin ortalığı kavuruyor.
mahallenin delikanlısı,
cebinde iki gazoz parası.
yüreğinde garip bir pıtırtı
alışmaya çalışıyor sana alışmaya.
akşamları işportaya çıkıyor,
bir defter, bir kalem, bir de çakı alana aynayı bedava veriyor.
yani günler geçiyor onyedi yaşının bütün tadıyla ...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
ilk maça gidişim, cemil turanı ilk seyredişim, ilk sevincimsin.
ben anamın muskasını nasıl astıysam göğsüme öyle güvendiğimsin.
sabahları eskici geçiyor kapıdan
karşı komşu nafile teyze bakkaldan ekmek istiyor
çocuklar top kovalıyor mahallenin arsasında
bir bakıyorum cama da iki güvercin konuyor iyi mi,
herşey güzel oluyor.
bu hengame nasıl yakışıyorsa istanbula bana da aşk öyle yakışıyor.
anam koş kapa diyor muslukları,üç gündür akmayan sular geliyor.
ben onyedi yaşındayım, hayat benden yana duruyor ...
sen benim onyedi yaşımsın,
deli çağımsın...
sen benim ayakkabılarımın arkasına ilk basışımsın.
ilk cigaram, ilk ıslığım, ilk kızgınlığım, ilk aldanışımsın.
sen benim ilk ütülü beyaz gömleğim,
ilk şiirim, ilk kavgam, yaşamı ilk farkedişimsin...
sen benim onyedi yaşımsın,
sen benim, sen benim, sen benimsin.
sen benim herşeyimsin.
hiçbirşeyimsin, hiçbirşeyimsin ...
(bkz: ibrahim sadri)
psp de her seferinde maç arasında nedense yarım saatlik bir süre oyunun kendisine gelmesini beklediğimiz oluşum.ayrıca grafikler sesler ne kadar kaliteli olursa olsun turnuvalarda stadın sürekli aynı olması bütün görselliğin cazibesini götürmektedir.yine de büyük bir zevkle saatleri başında harcatabilen ve verdiği keyife saatlerim helal olsun dedirtebilen oyun.
kıta sahanlığı dar olan kıyı tipidir.
her seferinde oy vercem oy vercem ben butonuna basmaktan dolayi vazgeçen bilgiçtir veya çıkan kutucuğu fark etmeyip bu izlenimi yaratan.
(bkz: unutkanlık)
(bkz: unutkanlık)
izmir bornova da bulunan bir mekandır.detone isimli bir grup çıkmaktadır.efes yerine tuborg u tercih etmeleri nedeniyle pek izleyeci toplayamamalarına rağmen küçükpark ın tam merkezinde olmasından dolayı özellikle haftasonları baya müşteri toplar.
"beraber yaptigimiz seyleri andim" dedikten sonraki iç çekişiyle gerçekten de o gün beraber yaptıkları şeyleri andığını hissettiren şebnem ferah şarkısı.
uyuşturucunun etkisinde yapılan rock müzik türüdür.
10 harfin bütünüdür. 3 a, 3 f, 2 g, 2d den oluşmaktadır.
üzerinde mutlaka 1tanbul,istavrit veya benzeri bir şey yazan bir t-shirt alın ki yabancı olduğunuz hemen belli olsun.kalabalık bir yerde karşıdan karşıya geçerken çantanızı açık bırakın.pazar günü öğle trafiğinde ortaköye gitmek için arabanıza binin.cuma akşamı iş çıkışı köprüye de uğrayabilirsiniz.o zaman pek zor olmaz istanbulu öğrenmeniz.
ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde kendimi rodin in düşünen adam heykelinin fotoğrafını çekerken bulduğumda "insanlar beni deli sanacak şimdi" diye düşünüp "aman ne yapıyorum ben.burda deli zannetseler ne olacak?" şeklinde kendime cevap verdikten sonra ne olduğunu anladığım kavram.
"annem ileriye gitmeden önce geçmişi arkana almalısın derdi. sanırım benim koşmam böyle bir şeydi." şeklinde açıklar koşmasını.
joel barish gözüyle :
bence clementine ın aslında baştan çıkaran yönü... kişiliğinin sizi sıradanlıktan kurtaracakmış gibi görünüyor olması.sizi heyecanlı şeylerin olacağı bir dünyaya götürecek bir meteor gibi.
bence clementine ın aslında baştan çıkaran yönü... kişiliğinin sizi sıradanlıktan kurtaracakmış gibi görünüyor olması.sizi heyecanlı şeylerin olacağı bir dünyaya götürecek bir meteor gibi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?