ayegulnazcan

ilgi gormese de inatla gerceklestirmek istedigim bulusma.

guzel bir garbage sarkisidir kendisi.

buyrunuz sozleri:

i was angry when i met you
i think i’m angry still
we can try to talk it over
if you say you’ll help me out

don’t worry baby (don’t worry baby)
no need to fight
don’t worry baby (don’t worry baby)
we’ll be alright

this is the noise that keeps me awake
my head explodes and my body aches
push it, make the beats go harder
push it, make the beats go harder

i’m sorry that i hurt you
please don’t ask me why
i want to see you happy
i want to see you shine

don’t worry baby (don’t worry baby)
don’t be uptight
don’t worry baby (don’t worry baby)
we’ll stay up all night

c’mon push it, you can do it
c’mon prove it, nothing to it
c’mon use it, let’s get through it
c’mon push it, you can do it

don’t worry baby (don’t worry baby)
don’t be uptight
don’t worry baby (don’t worry baby)
we’ll stay up all night

don’t worry baby
we’ll be alright
don’t worry baby
we’ll be alright

push it
push it
push it
push it
push it

(bkz: push it)

ayrica izmir’de bir bar.hala var mi bilmiyorum ama vardi eskiden.

(bkz: iyi bir sozluk sozlukcuye neler vermeli)

bir ara her bir yerde gozuken, su ara sadece sihirli annem adli dizide gorebildigimiz kisi.

serbest cagrisim:
(bkz: iron maiden)

sinir bozucu ama maalesef bu yaza damgasini vuracak olan sarki müsvettesi.

normal yemeginin aksine, haslanmisi tatli tatli olur,hatta sekerli gibidir,boyle yemeye doyulmaz o derece...

bir replikas sarkisi.

edip cansever’in ikinci kitabi ve bu kitabin ilk baskisi disinda kitapta yer almayan bir siiri.

bir hos oldum ele gune karsi
herkeslerden utandim
bir yanim insanli kahve
dunyalar dolusuydu bir yanim

ah beyler soylemesi guc
isim bitnce kahvelik olurum
bana cezveler tutunca
bir yanlara cevrilidir basim

iste bu yuzden arayi bozdum
dunyalar gozukmedi gozume
nelere dadandim o yuzden
mehtaba alistim pisi pisine

yollar benimmis gibilerden
durmakli yurumekli bir gece
kahvenin etrfinda siirler ucusur
herkes bir seyler birakir carsilarin icine

alistim bir kere isim is
kose bucak alaca duman
en azdan bir gokyuzu
carsiyi gormeden edemem

kahveci kahveye uzanir surda
aksami bitiren yanima gelir
bir de utanmak olmasa
dunyayi seviyorum demektir

icime siner mahallenin kokusu
gokyuzu karisiksa kuslarin isi
ya icim icime sigmiyorsa
ne denir kotudur insanlarin gidisi

sonra benim bir kotu huyum daha
anlatmak istemem kendimi
uzaklarda corbalar piser
su benim yalnizligima karsi

ah beyler soylenir mi hic
az bucuk isim istir
bana cezveler tutulunca
gokyuzu bir daha degisir

dirlik duzenlik adli kitabindan bir edip cansever siiri.
bu siir sadece kitabin ilk basiminda yayinlanmis,sonradan edip cansever’in istegiyle cikartilmis.

degil oyle simdi gorusum degisti
degisti de ne oldu
evime gelince oturdugunuz
sandalyeler konustu

once bir inanmadiniz
bilirim guctur inanmak
bu konuda yazilmis
birkac da masal olacak

ama nedir sizler masali sevmezsiniz
kotu lafi da sevmezsiniz
bu isin gercek olduguna
ne desem inanmazsiniz

gormeli dersiniz olacak seyi
mesela neyi uctugunu kusun
ustelik dilinizden dusmez
kolay oldugu bu isin

su bay ki ileri goruslu
giyimli kusamli ustelik
ne dese begenirsiniz
kusun halini gorup

bir soz ki en unlusune degismem
degil oyle her yanda duyulan
ucmakmis suzulup gitmekmis
kusu olumsuz kilan

nedense bu ise akil erdiren
halktn birisi
yanima geldi arkasi dolu
guzeli cirkini hepsi

bense vurdum isi dusunmeye
hepsine laf anlattim
yazdigin masal dediler
ben de iyi ya masal dedim

dedim ya inanmadim kendime
baktim bir yigin insan
bir telas gokyuzunde
kus kayip sonsuzluktan

sen misin siir yazan bilge gecinen
bin turlu bakan kusa
kussa o bildiginiz kus
degisen kim benden baska

dirlik duzenlik adli kitabindan bir edip cansever siiri.

beni dinlersen uskudar’a gitme
ibrahim’i gorme siir yazma
su herkesin bildigi duzluk
bu deli alacasi cayir
ardic kusu turkulu sokak
senin icin degil

sen yoksun
cevrende kimseler yok
zengin de olsan
yoksullugun gitmez

dirlik duzenlik adli kitabinda yer alir bu siir.edip canseverin en bilinen siiridir.

ayrica (bkz: redd)

bir ara pek bir moda olan,her bir markanin cikardigi ve her moda gibi modasi sonen ayakkabi cesididir.iclerind digerlerine oranla bir nebze daha zarif,daha giyilebilesi olanlar varsa da zeka sahibi insanlar tarafindan tercih edilmeyen urundur.

ikindi ustu adli kitabindan bir edip cansever siiri.

saadetin icimde,
yildizlar gibi kaynastigi geceler;
ben de artik yalniz degilim,
ruzgarin butun serinligini duyuyorum.

gecen il da haziranin sicak gunlerinde
cocuktum,boyle asiktim.
ruzgarlar yakardi ayak bileklerimi,
icimi en guzel sevdalar sarmisti,
caddelerde gider gelirdim.

aksamlari parklar tenhalasir,
gozleri gulerdi kizlarin.
vitrinler aydinlanirdi birdenbire:
gelip gecen otobuslerden.
kizlarin yuzleri de aydinlanirdi.

böyle ay y?y?ynda geceleri
bütün konu?tuklaryny duyardym kadynlaryn;
rüzgarlar getirip götürürdü.
nehir gibi deniz geçerdi köprünün altyndan.

böyle sycacyk ?ehirlerin
parklaryny ve rüzgarlaryny severim.
böyle ay y?y?ynda geceleri,
sebepsiz üzülürüm.

sycak haziran geceleri,
aydynlyk bir limanyn önünde,
vinçlerin,mavnalaryn gürültüsü duyulurdu.
hafif bir mehtap dolardy vitrinlere.
her günkü saadetini dü?ünürdü insanlar.

bir ara köprünün üstünde
y?yklara bakarken görürdüm.
?üphesiz yalnyzly?ymy bilirdi.
martylar uçardy,bir tuhaf olurdum.
yosun kokulary yakardy içimi.

edip cansever’in ikindi ustu adli kitabindan bir siir.

boyle gun isiginda sabahlari,
en guzel siirlerimi yazmisimdir.
insanlar aydinliga karisinca;
o da her zamanki gibi,
sarki soyleyecek,giyinecek
caddelerden gececek guler yuzle,
giriverecek bir pastaci dukkanina,
biraz sonra un kokacak elleri,
hafif bir sicaklik yerlesecek elbisesine,
her gunku hayatini yasayacak!

ikindi ustu adli kitabindan bir edip cansever siiri.

baslar yalnizlik ve gece,
once denizden.
ya parktayiz,ya meyhanede;
bir parca daha harcariz gencligimizden...

gorunmez caddeler isiktan
gorunmez karanlikta parlar.
tam icilecek zamanidir sarabin,
kadinlarin en guzel saatidir,
bir garip hali vardir insanarin.

yosun kokusu,ruzgar,
gezinirken duydugumuz.
hava sicak mi sicak,
temmuz.

uzanir kirlara dogru,
yalnizligi olan.
bu saatte sessizlik acidir,
gelecektir parka yalnizligi duyan...

edip canseverin ikindi ustu kitabindan bir siir.

denizlerin ruzgari denizlerin,
gelir vurur kizlarin bacaklarina.
izmir’in aksamlari izmir’in,
herkes saadetini dusunur.

opulmez ki denizlerin ruzgari,
kolay kolay opulmez ki.
bir kacar bir de durur
kadinlar gibi.

denizlerin ruzgari denizlerin,
insan unutur yalnizligini.
gemiler yelken acar uaklarda,
kim sevmez bu saatlerde yolculugu.

izmir’in denizleri koskocaman
cocuklar uzatir ayaklarini denize.
midye keser ayaklarini kacarlar
sevine sevine.

izmir’in aksamlari izmir’in,
nasil sevilmez boyle aksamlar
bir yanar bir soner karsiyaka’nin isiklari,
gun olur insani deli eder.

izmir’in isiklari izmir’in,
barlarin,vitrinlerin onunde
gemiler gelir insanla dolu,
gemiler gider isiklar icinde.