#413243 ikinci paragrafta açikça ne olduklarini iletmisim bu entryde...
bir degerli bilgiç daha terk ediyor sözlügü...
artik bir daha hiç yazmayacak belki...
peki neden? az, buçuk biliyorum sebepleri...
yazip, anlatmayacagim onlari...
ya basta, baska bir dunyanin, baska bir insanidir aslinda... o bu dusmanliklarla dolu dunyanin adami degildir... belki o yuzden dunyevi hicbir ortamda yeri olmayacak... itilmeye, kakilmaya calisilacak...
ama bir daha sözlükte fikirlerini okuyamamak üzecektir beni... inanin bana... çünkü onun kadar bilgili bir baska zit fikirli adam yok sözlükte... varsada ben görmedim...
peki simdi ben sözlük araciligi ile kendimi, fikirlerimi nasil gelistirecegim? eger herkes benim gibi yazarsa ne ögretecek ki bana bu sözlük? ne .ikime yarayacak ki bu sözlük? eglenme araci belki sözlük ama ben sadece eglenmek için gelenlerden degilim, kusura bakmayin...
ha evet daha baska alanlar mevcut kendimi fikren gelistirmek için... belki daha iyi ortamlarda vardir... ama ben o kopamadigim sözlükte yapmak istiyorum bunu... ben, benim sözlügmde yapmak istiyorum bunu...
peki, ne demek lan tehdit, ne demek lan hakaret... bakin ya basta viva zapatistayi uslubundan oturu daima tenkit ettim... firsat buldukça, ilettimde bunu... yazmama karari vermeden bir (kaç) gün öncede kendisine yakistiramadigim bir entryi, basliginin altina girerek ilettim... ortalikta pek yoktu, direkt iletemedim... iletemedende silinmis zaten...
demem o ki bilgi sözluk ailesi daha ne kadar kan kaybedecek? bunca degeri kaybettigimiz yetmedi ey ahali?..
daha kimleri küstürecegiz?.. inanin sözlükte hala olan insanlarin neredeyse hepsi, eskilerin tabi, bir çok kez sözlügü birakmayi düsünmüstür.... ama birakamamistir...
simdi el ele vermeye çalisip. ki bundan süpheliyim, eski günlere döndürmeye çalismamiz gerekiyor... gelmeyecek biliyorum... o zamanda en seviyeli durum ne ise onun için çabalamaliyiz...
son olarak; ya basta öyle bir adam ki sirf onu elestirmek, tenkit etmek belki hakaret etmek için üye olan adamlar var...
artik bir daha hiç yazmayacak belki...
peki neden? az, buçuk biliyorum sebepleri...
yazip, anlatmayacagim onlari...
ya basta, baska bir dunyanin, baska bir insanidir aslinda... o bu dusmanliklarla dolu dunyanin adami degildir... belki o yuzden dunyevi hicbir ortamda yeri olmayacak... itilmeye, kakilmaya calisilacak...
ama bir daha sözlükte fikirlerini okuyamamak üzecektir beni... inanin bana... çünkü onun kadar bilgili bir baska zit fikirli adam yok sözlükte... varsada ben görmedim...
peki simdi ben sözlük araciligi ile kendimi, fikirlerimi nasil gelistirecegim? eger herkes benim gibi yazarsa ne ögretecek ki bana bu sözlük? ne .ikime yarayacak ki bu sözlük? eglenme araci belki sözlük ama ben sadece eglenmek için gelenlerden degilim, kusura bakmayin...
ha evet daha baska alanlar mevcut kendimi fikren gelistirmek için... belki daha iyi ortamlarda vardir... ama ben o kopamadigim sözlükte yapmak istiyorum bunu... ben, benim sözlügmde yapmak istiyorum bunu...
peki, ne demek lan tehdit, ne demek lan hakaret... bakin ya basta viva zapatistayi uslubundan oturu daima tenkit ettim... firsat buldukça, ilettimde bunu... yazmama karari vermeden bir (kaç) gün öncede kendisine yakistiramadigim bir entryi, basliginin altina girerek ilettim... ortalikta pek yoktu, direkt iletemedim... iletemedende silinmis zaten...
demem o ki bilgi sözluk ailesi daha ne kadar kan kaybedecek? bunca degeri kaybettigimiz yetmedi ey ahali?..
daha kimleri küstürecegiz?.. inanin sözlükte hala olan insanlarin neredeyse hepsi, eskilerin tabi, bir çok kez sözlügü birakmayi düsünmüstür.... ama birakamamistir...
simdi el ele vermeye çalisip. ki bundan süpheliyim, eski günlere döndürmeye çalismamiz gerekiyor... gelmeyecek biliyorum... o zamanda en seviyeli durum ne ise onun için çabalamaliyiz...
son olarak; ya basta öyle bir adam ki sirf onu elestirmek, tenkit etmek belki hakaret etmek için üye olan adamlar var...
öyle bir okul ki en iyi ögrencilerini küstürüyor ve siktir ediyor...
bilhassa nicklerin yanindaki zerzevat olmamis. dogan grubunu geçtik be.
sanirim herkese ayni mesaji yollamis olan eski bilgiç adayi.
kayseri(li) fikralarin toplanmis oldugu kitap. fikranin kendisi ise soyledir;
öğretmen okula yeni gelen öğrencilerden memleketlerini sorarken sıra kayseriliye gelince:
-manisalıyım, diye atar... bu öğrencinin kayserili olduğunu bilen arkadaşları gülüşürler. bunun sebebini soran öğretmene çocuklardan biri:
-arkadaş yalan söyledi. o manisalı değil, kayserili. öğretmen kayserili öğrenciye:
-neden manisalıyım diyorsun? kayserili öğrenci gayet ciddi cevabı kondurur:
- övünmek gibi olmasın diye efendim.
alinti.
öğretmen okula yeni gelen öğrencilerden memleketlerini sorarken sıra kayseriliye gelince:
-manisalıyım, diye atar... bu öğrencinin kayserili olduğunu bilen arkadaşları gülüşürler. bunun sebebini soran öğretmene çocuklardan biri:
-arkadaş yalan söyledi. o manisalı değil, kayserili. öğretmen kayserili öğrenciye:
-neden manisalıyım diyorsun? kayserili öğrenci gayet ciddi cevabı kondurur:
- övünmek gibi olmasın diye efendim.
alinti.
uzayllilar hakkinda türlü iddialar atan sahislarin söylediklerine palavra bunlar diyerek kestirip atan sevecen insan.
aydın boysan 17 haziran 1921’de istanbul’da doğdu. öğretmen nevreste hanım ile muhasebeci esat boysan’ın oğludur. 1939 yılında pertevniyal lisesi’ni, 1945’te güzel sanatlar akademisi’ni (mimar sinan üniversitesi’nin mimarlık bölümü’nü) bitirdi. mesleğini 1999’a kadar ara vermeden sürdürdü. türkiye mimarlar odası’nın kurucuları arasında yer aldı; yönetim kurulu üyesi, ilk genel sekreteri ve istanbul şube başkanı oldu. 1957-1972 yıllarında istanbul teknik üniversitesi’nde ders verdi. ulusal ve uluslararası mimarlık yarışmalarında ödüller kazandı. kendi kitaplarını basmak için bas yayınları’nı kurdu (1984-93). aralıksız olarak on yıl hürriyet ve üç yıl akşam gazetelerinde köşe yazıları yazdı.
yapıtları
mizah paldır güldür; yangın var; umut simit; yalan; oldu mu ya!; fısıltı; dostluk; aldanmak; söylesem bir türlü.
gezi dünyayı severek i, ii, iii; yollarda; uzaklardan.
roman yıl 2046 uzay anıları,
deneme-anı istanbul esintileri; leke bırakan gölgeler; yaşama sevinci; sev ve yaşa; damlalar; zaman geçerken; aynalar; yüzler ve yürekler; felekten bir gün; istanbul’un kuytu köşeleri; neşeye şarkı; nereye gitti istanbul?
http://www.ykykultur.com.tr/yazar/yazar.asp?id=412
yapıtları
mizah paldır güldür; yangın var; umut simit; yalan; oldu mu ya!; fısıltı; dostluk; aldanmak; söylesem bir türlü.
gezi dünyayı severek i, ii, iii; yollarda; uzaklardan.
roman yıl 2046 uzay anıları,
deneme-anı istanbul esintileri; leke bırakan gölgeler; yaşama sevinci; sev ve yaşa; damlalar; zaman geçerken; aynalar; yüzler ve yürekler; felekten bir gün; istanbul’un kuytu köşeleri; neşeye şarkı; nereye gitti istanbul?
http://www.ykykultur.com.tr/yazar/yazar.asp?id=412
(bkz: ağrı dağın eteği)
ne desemki... besiktas takimina ve özellikle ismail yk’dan bir sarki armagan etmek istiyorum.
ek: (bkz: fransiz mallarini boykot edelim)
ek: (bkz: fransiz mallarini boykot edelim)
16 yillik eski baskani bir restoran önünde vurulmus kulup.
(bkz: talas)
#492058 ben malimi bilmezmiyim. korktugum basima geldi. bunlar valla gavur ya.
sanirim yarin okula mutlulukla, gururla gitmeme sebep olacak olan maçtir. hollandalilar, geliyorum...
ama hiçbir sey belli olmaz bu az yine bir ibnelik yapip hayallerimin içine edebilir.
ama hiçbir sey belli olmaz bu az yine bir ibnelik yapip hayallerimin içine edebilir.
hayatimda duydugum en gereksiz türkülerden biri. türkü demek bile türkülere hakaret. sarki iste...
(bkz: raj kapoor)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?