(bkz: dolapdere big gang teorisi)
eğer dalgınlık halinde oturulmuşsa, göt kenarlarında hissedilebilecek ısı, beyinde " siktir git burdan " bölgesini çalıştırır. alafranganın soğukluğu ve az önce kenarlara sıçratılarak yapılan bir çiş hadisesinin sonucunda, çişin o tarifedilemez ısısının göte geçmesini sağlar.
çok çabuk ürünlerin barkodlarını okutan, ürünün barkodu üzerinde olmayınca, saniyede 1000 km hızla parmakları ile tak tak tak yapıp barkod numarasını giren ve çok çabuk para üstü veren kasiyer.
şube açması için sürekli baskı altında bulunan iş yeri sahibinin, en sonunda dükkanın her yerine astıracağı tabelada yazıcağı yazıdır.
(bkz: aşktan korkan salak kadın)
msnde herkese sürekli selam veren kişinin duyduğu üzüntüdür. çünkü hep selam bekler. asla ve asla selam göndermeden selam alamaz. çok üzücü.
cam yok.
kesinlikle dünyanın en eğlenceli işidir. şayet bir fuck buddy’e sahipseniz, istediğiniz her vakit çağırabilir, istediğiniz pozisyonda, birbirinize sadece " yatakta " bağlanarak " deliler gibi zaman geçirebilirsiniz.
her eve lazımsın sen fuck buddy
her eve lazımsın sen fuck buddy
haluk leventin levent çarşısına olmayan katkılarından dolayı, çarşının ömrü hayatı boyunca alamayacağı bir isim.
(bkz: haluk levent çarşısı)
çıkışı aramayan ille de birilerine sormak isteyen insandır. bütün hakaretleri hak eder.
(bkz: olum bach)
bir sözlük yazarının, sözlükteki ölüm sessizliğini ve herkesin her şeye sessiz kaldığını gördükten sonra söylediği serzenişli, savaş kokan cümledir.
gay/ibne/eşcinsel olmayan erkektir. bunları yaptırmasını bilen de harbi erkektir.
cem uzan vaatlerine benzemeyecek olan sözlerdir
gelmiş geçmiş en iyi yönetilen ve başarıyla sergilenen türk müziklali. umarım hiçbir tiyatro, müzikal perdesi kapanmaz. gerçi hisseli harikalar kumpanyası perdelerini bundan tam 27 yıl önce kapamıştı. o zaman ben yoktum tabii ki. ne başına nede sonuna yetişebildim. üzücü mü bu olay? e tabii ki üzücü. çünkü zamanının oyuncu kadrosu ile bu oyunu izlemek olağanüstü bir durum. çok göç eden var eski kadrodan. hem de ne oyuncular, ne besteciler. hepsi nur içinde yatsın.
hisseli harikalar kumpanyası, haldun dormen’in (hocamın) yazmış olduğu, türkiye’nin en çok ses getiren müzikallerinden bir tanesidir. aslında dormen, genç nesle çok büyük bir armağan verdi 25–26 temmuz. bu unutulmayacak bir armağandı. tekrardan sahnelediği hisseli harikalar kumpanyasını yeni nesil türk gencine tanıttı, sevdirdi. kesinlikle kaçırılmaması gereken bir müzikaldi. kıyafetinden, bestesine, kurgusundan, oyuncularına kadar hepsi mükemmeldi. oyuncuların performansını anlatmaya inanın sayfalar yetmez. ama hepsi bu iki günlük gösteride parıl parıl parladılar.
türkiye’de sanat yapmanın ne kadar zor olduğu bir devirde, tozlu raflardan çıkartılmış bir oyunu tekrar sahneye koymak, yürek ister. haldun dormen yürekli ve usta bir tiyatrocu olduğunu bir kere daha kanıtlamıştır. bir müzikal için ilk defa yorum yaptığım için bilimsel ve kimsenin anlayamayacağı tabirleri kullanmaktan her zaman kaçındığım gibi şimdi de kaçınmaktayım.
gözler eski oyuncuları aradı tabii ki. rahmetli, usta oyuncu adile naşit, mehmet ali erbil. gerçekten onların yerini doldurmak çok zordu. ama eskilerden 3 usta vardı. erol evgin, ayşen guruda ve kartal kaan. erol evgin’i hayatım boyunca ilk defa bu kadar yakından gördüm ve dinledim. olağanüstü bir adam, olağanüstü bir ses, olağanüstü şarkılar ve sözler. kesinlikle 60 yaşında olamaz. hep böyle kal erol evgin...
bize bu güzel geceyi sunan oyunculara binlerce kez teşekkür ediyorum ve yazımı haldun dormen’in güzel bir sözü ile bitirmek istiyorum.
“ onlar bizi mutlaka yukarıdan izliyorlar.“
hisseli harikalar kumpanyası, haldun dormen’in (hocamın) yazmış olduğu, türkiye’nin en çok ses getiren müzikallerinden bir tanesidir. aslında dormen, genç nesle çok büyük bir armağan verdi 25–26 temmuz. bu unutulmayacak bir armağandı. tekrardan sahnelediği hisseli harikalar kumpanyasını yeni nesil türk gencine tanıttı, sevdirdi. kesinlikle kaçırılmaması gereken bir müzikaldi. kıyafetinden, bestesine, kurgusundan, oyuncularına kadar hepsi mükemmeldi. oyuncuların performansını anlatmaya inanın sayfalar yetmez. ama hepsi bu iki günlük gösteride parıl parıl parladılar.
türkiye’de sanat yapmanın ne kadar zor olduğu bir devirde, tozlu raflardan çıkartılmış bir oyunu tekrar sahneye koymak, yürek ister. haldun dormen yürekli ve usta bir tiyatrocu olduğunu bir kere daha kanıtlamıştır. bir müzikal için ilk defa yorum yaptığım için bilimsel ve kimsenin anlayamayacağı tabirleri kullanmaktan her zaman kaçındığım gibi şimdi de kaçınmaktayım.
gözler eski oyuncuları aradı tabii ki. rahmetli, usta oyuncu adile naşit, mehmet ali erbil. gerçekten onların yerini doldurmak çok zordu. ama eskilerden 3 usta vardı. erol evgin, ayşen guruda ve kartal kaan. erol evgin’i hayatım boyunca ilk defa bu kadar yakından gördüm ve dinledim. olağanüstü bir adam, olağanüstü bir ses, olağanüstü şarkılar ve sözler. kesinlikle 60 yaşında olamaz. hep böyle kal erol evgin...
bize bu güzel geceyi sunan oyunculara binlerce kez teşekkür ediyorum ve yazımı haldun dormen’in güzel bir sözü ile bitirmek istiyorum.
“ onlar bizi mutlaka yukarıdan izliyorlar.“
toplam 9 albümden oluşmaktadır. smooth jazz cafe diye geçer. müzikleri dünyaca ünlü artistler tarafından yapılmaktadır. ezgileri, melodileri çok farklıdır. 9 albümü de bir enstrumantal severler tarafından edinilmelidir.
http://www.smoothjazz.nsi.pl/sjc_plyty.htm
http://www.smoothjazz.nsi.pl/sjc_plyty.htm
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?