yaz geceleri ortaya cikan okey taşı sesleri

-çak çuk çak çuk
+şraaakss çaaaat
-vay ibne hasan bey okey attınız demek
+bilmukabele böyle sikerler efendim...

(bkz: ssk dan emekli yazlıkçılar)

insanların uyarılarına sebep olur. sizin on dakikalık sessizce oynama çabanıza. on dakika sonra bütün herşeyi unutur aynı heyecanla yenilmeme çabasıyla beraber aynı sesi yayarsınız etrafa.

ulan sizene adı üstünde yaz gecelerinde ortaya çıkan ses.

evde anne babalar okey oynarken, çocuklar sahilde içki içer, gitar çalıp ormantik dakikalar yaşarlar.

çekirdek çitleme sesleri ile beraber inanılmaz bir harmoni oluşturur.

genelde yazlıklarda görülür her balkondan okey taşı sesi gelir. güzeldir aslında. yazlığa gidip bu sesi duyunca özlemişim yeaa dersin. yani ben derim en azından.

yaz okulunda pineklemekteyseniz ve durumunuz hiç de iç açıcı değilse sizi geçmişe götüren ve için için küfür ve isyan ettiren sesler.

kisin top oynamaktan sikilan in ve cinin yaz zamani okey oynamasi durumudur.
(bkz: in cin okey oynuyor)

kisin size apartman kulturunden bahseden insanlarin yazin -evlerinin balkonu genisse- kultur multur yok sadece okey var diyerek gece 3’lere kadar oynamalari ile cikan sesler butunu. sadece okey taslarinin sesi degil bir de oyuncularin sesi eklenir. ’napiyorsun sen taslari karistirmadan dizdin, dok geri onlari!’ bu sirada yatakta uykuyu yakalamaya calisan sizi bu olaylar derinden etkiler. kacan uykunuza mi yanarsiniz, sinirlerinizin bozulmasina mi, yoksa kultursuz insanlarin kisin kulturden bahsetmesine mi?

genel olarak yazlık sitelerde vuku bulan hadisedir. akşam karanlığı ortaya çıktığında, gece eğlence ortamlarına girmek istemeyen bireylerin evlerine dönmeleri ve balkon bölgesinde akşam yemeklerini yemelerine mütakip aynı mekanda bulunan masanın üzerindeki bulaşıklık malzemeleri ortadan kaldırarak yerine okey takımlarını yerleştirmeleri ve atraksiyona başlamaları ile gerçekleşir. lakin bu sesler gece karanlığında hangi evden gelir farkedilemez zira aynı olayı gerçekleştiren bir çok muhit vardır bu sebeple o bölgeden geçen bireyler seslerin kaynağını bulamadıkları için üzerlerinde gereksiz bir gerginlik meydana getirdiği, "ulan bu tak tuk seslerde nedir a.k.", "yine başladı sesler, nedir lan bu bu her yaz her yaz" şeklinde monolog ve diyalogların gerçekleştiği bölge sakinlerince belirlenmiştir.