what dreams may come

"cehennem nasil bir yer?" seklinde bir soruya verilebilecek en guzel yanit film karelerinde saklidir.

filmin gosterime girmesi isa nin siyah olmasi temasini ima etmesinden dolayi yasaklanmis sonrasinda bu yasak kaldirilarak film gosterime girmistir.

sadece görüntülerden ibaret bir filmdir.. kurgusu ve robin williams dışındaki oyuncuların oyunculukları çok kötüdür..

çok kötü,’laylaylom’ bir sona sahip film.daha güzel olabilirdi.

çocuk doktoru chris nielsen (robin williams), bir trafik kazasında hayatını kaybeder. gözlerini açtığında, kendini bir anda hayallerinde yarattığı cennette bulur. bu yeni dünyaya alışabilmesi için melek albert (cuba gooding jr.) şekilden şekle girerek chris’e yardımcı olur. bu arada geride bıraktığı eşi annie (annabella sciorra), chris’i bir türlü unutamaz. kederinden ne yapacağını bilemeyen annie, eşinin cennette kendisini beklediğine inanır. bu inanç annie’nin içine o kadar yerleşir ki, dul kadın birgün intihar eder. tüm dileği, hayatta her şeyden çok sevdiği chris ile cennette buluşmaktır. ancak annie, cennet yerine cehenneme gider. durumu öğrenen chris, hemen harekete geçer ve cehennemin yolunu tutar... sınırsız hayal gücünün, dijital efektlerle buluştuğu bu filmde, cennet ve cehennem kavramları, rengarenk bir sanat eserine dönüştürülmüş.

başroller: anabella sciorra, cuba gooding jr.
yönetmen: vincent ward

zilyon kere izlemiş olmama rağmen bir türlü sonunu hatırlayamadığım film .

ilk olarak küçükken izlediğimde cehennemdeki insanların vücutlarının yer altında olması sadece kafalarının dışarda olduğunu gördüğümde pek etkilenmiştim.

türkçeye "aşkın gücü" şeklinde çevrilmiş robin williams filmi. şahsımı en çok etkilemeyi başarmış filmlerden biridir.

konusunun kısa özeti şöyledir: robin williams ressam karısı ile mutlu mesut yaşayan bir adamdır, ve bir gün bir trafik kazasında ölür. öldükten sonra cennet olduğunu sandığı bir yere gider: cennet, karısının çizdiği bir manzara resmidir ve herşey boyadır.

hayalgücüme güç katmış filmdir. robin williams’a bir kere daha hayran kalınır.

robin williams’in oynamasindan ote yarim yamalak televizyonda izlenmis olmasindan dolayi aklimda pek bir sey kalamamis film. cok romantik oldugunu bir de cennet ve cehennem tasvirlerinin cok iyi oldugunu hatirliyorum. baska da bir sey sormayin bana.