ancak işemeye gitmeden once bir muddet zıplatılması gerekmektedir, yoksa olayın ruhu bozulur.
taşaklarına top carpan zorla isettirilir kurali
bizim aile filminde munir ozkulun ogluna cis yaptirttigi sahnede gorebileceginiz kural.
acaba top çarptığı anda zarar gören hücrelerin filan dışa atılması için mi, işeniyor diye düşündüren durumdur. az buz futbol oynayıp da böyle bir olay başına gelmeyen biri yok gibidir.
mahalle maçı kurallarındandır.mahalle maçlarında en korkulan sakatlanma türü, yani "taşak" diye tabir ettiğimiz genital bölgeye topun sert biçimde isabet etmesi durumu tüm erkeklerin korkulu rüyasıdır.
olay geliştiğinde sakatlanan kişi o acıyı çekmekle meşgulken,gerek takım arkadaşları gerekse rakip oyuncular fair-play çerçevesinde olayın ciddiyetine vakıf olarak arkadaşlarına yardım etmeye çalışırlar.o karede başına aynısının gelebileceğini düşünenlerin suratlarındaki acı ifadeyi yakalamamak işten değildir.
artık geçmiş deneyimlerden midir, "hala çalışıyor mu ulan acaba? bi işettirip kontrol edelim.." mantığından hareketle midir bilinmez,toplumsal bir ödev halini almıştır o bireyi işettirmek.zaten vücüdundaki değişikliklerle kafayı bozmuş genç birey,o an çektiği acıdan çok, "dağıttık ulan takımları, çocuğum olmaz artık benim" kaygısı içindedir.
ne var ki kural bozulamazdır,er kişi işeyerek geleneği gelecek nesillere aktarmak durumundadır.işer ve kurtulur,kuralı bozmamış olmanın verdiği mutluluk ve acının biraz hafiflemesiyle görev alanına geri döner.o artık bir bülent korkmazdır...
olay geliştiğinde sakatlanan kişi o acıyı çekmekle meşgulken,gerek takım arkadaşları gerekse rakip oyuncular fair-play çerçevesinde olayın ciddiyetine vakıf olarak arkadaşlarına yardım etmeye çalışırlar.o karede başına aynısının gelebileceğini düşünenlerin suratlarındaki acı ifadeyi yakalamamak işten değildir.
artık geçmiş deneyimlerden midir, "hala çalışıyor mu ulan acaba? bi işettirip kontrol edelim.." mantığından hareketle midir bilinmez,toplumsal bir ödev halini almıştır o bireyi işettirmek.zaten vücüdundaki değişikliklerle kafayı bozmuş genç birey,o an çektiği acıdan çok, "dağıttık ulan takımları, çocuğum olmaz artık benim" kaygısı içindedir.
ne var ki kural bozulamazdır,er kişi işeyerek geleneği gelecek nesillere aktarmak durumundadır.işer ve kurtulur,kuralı bozmamış olmanın verdiği mutluluk ve acının biraz hafiflemesiyle görev alanına geri döner.o artık bir bülent korkmazdır...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?