bırak sevgili ile girmeyi, bana sevgiliyi kaybettiren gündür sevgililer günü.
sen kalk kıza, öğrenci evinde üşüyor diye elektrikli soba hediye et; sonra öküz ilan edil..
haksızlık ulen bu, isyanım var ulen şerefsiz valentinee!!
(bkz: kahveden adam toplayıp st valentine i dövmek)
sevgililer günü
sevgiliniz varmis gibi organize olmanizi elzem kilan gunlerdir..
(bkz: sekil a)
http://tinyurl.com/yqa4e4 (sekil a)
edit:"bari gecemiz sevgilisiz gecmesin" diyorsaniz 100$i gozden cikarmaniz gerekmekte..boylelikle gunun anlam onemini kavramis da olursunuz..
(bkz: zugurt tesellisi)
bonus:
(bkz: sevgilim bir odun)
(bkz: sekil a)
http://tinyurl.com/yqa4e4 (sekil a)
edit:"bari gecemiz sevgilisiz gecmesin" diyorsaniz 100$i gozden cikarmaniz gerekmekte..boylelikle gunun anlam onemini kavramis da olursunuz..
(bkz: zugurt tesellisi)
bonus:
(bkz: sevgilim bir odun)
elalemin azizinin günüdür efendim.bu valentin, bizim ermişler gibi bi adamdır ne var ki milletin vuslatına vesile olduğu için efsaneleşmiştir, o yüzden millet kutlayıp duruyor,bu valentin in bana ne faydası olmuş ki kutlayayım değil mi efendim.ha derseniz ki tüm dünya mutluyor benim neyim eksik, derim ki o zaman: madem her ithal bayramı kutlayacağız o zaman efendime söyleyeyim aziz patrick gününü de kutlayalım.en azından cebimiz para görür
kapitalizmin tutsağı olmuş yüreklerce kutlanıp, deliler gibi para akıttığı gün.
valantine isimli aziz pederin ölümünü kutlamayı unuttuğumuz kapitalis sisteme ayak uydurduğumuz gün.
14 şubat diye bir gün yoktur! 13 şubat vardır, 15 şubat vardır lakin 14 şubat yoktur sevgili bilmem kaç km uzaktayken yoktur... tüm çiftler sarmaş dolaşken yoktur... her yer kırmızıyken o aptal kalpler varken asla yoktur... olmayan birgün yaşanır 13 ile 15 arası izi bile kalmaz...
yalnızlıklar hanesine bir artı daha koyduğumuz gün. tabi bu artı tek olumlu tarafı değil bu günü yalnız geçirmenin. aşağı yukarı, temiz 100 kağıt cebinizde cillop gibi yerini korumakta, kapitalizme zoraki direniş kahramanı olarak kalabalık içinde sırıtmaktasınız ve belkide en önemlisi; cool karizmasını tazelemiş olmanızdır. kısacası bu olumlu yönleriyle kendinizi teselli edebilir bir, iki kalp sızısı ile bu günü atlatabilirsiniz.
valentinin günü sevgililer günüyse valentin sevgili midir?
hazır mısın?
-neye?
-neye olucak sevgililer günü ne? ay inanmıyorum yoksa sen daha sevgiline bir şey almadın mı?
diyaloğu nasıl uzatacağım şu an benim elimde ne dersiniz biraz daha uzatalım mı?
-ay haklısın unutmuşum ayın kaçı olduğu, sağ ol hatırlattığın için.
ya da
-bir ortodoksun hristiyan olduğu halde kutlamadığı, katoliklerin aziz valantinei onurlandırmak için kutladıkları bugün için hazır olduğumu mu soruyorsun bana?
hangisini söylemek istersin? ama dur karar vermeden önce yazdıklarımı bir oku!
bir şubat ayının yine içindeyiz ve ortalarına doğru geldiğimiz şu günlerde çevremizde olağan üstü bir hareketlilik hakim. sevgililer günü yaklaşıyor. her şey hazır. vitrinler, sokaklar, şarkılar, kırmızı kurdeleler ve kalp şeklindeki yastıklar... hadi kim daha çok sevdiğini göstersin bugün. eller ceplere insin, kim daha çok verirse o kazanır bugün. kazanan kim mi olucak? tabi ki en başta çiçekçiler olmak üzere kozmetik sektörü, pastahaneler, restoranlar ya da giysi firmaları.
masumca kutladığınızı sandığınız bugün "hoşgeldiniz kurtlar sofrasına"!
biraz geçmişe gidelim, nereden çıkmış bugün?
sevgililer gününün başlangıç tarihi eski roma imparatorluğu zamanına uzanıyor. eski romada 14 şubat günü bütün roma halkı için önemli bir gündü. çünkü bu günde roma tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan junoya duyulan saygıdan ötürü tatil yapılırdı. juno ayrıca roma halkı tarafından kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak da biliniyordu. bu günü takip eden 15 şubat gününde ise lupercalia bayramı başlıyordu.
bu bayram, halkın genç nüfusu için büyük önem taşıyordu. bunun nedeni ise yaşantıları kesin kurallar ile sınırlandırılmış, bunun doğal sonucu olarak bir birliktelik yaşama şansı olmayan bu gençler, sadece bu bayram süresince bile olsa birbirlerinin partneri oluyorlardı. hangi genç bayanın hangi genç erkek ile bir çift oluşturacağı eski bir gelenek olan ve lupercalia bayramının arife günü yapılan bir çekiliş ile belli oluyordu.
romalı genç kızlar, isimlerini küçük kağıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlardı. erkekler ise kavanozdan bu kağıtları çekerek üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlardı. bu birliktelikler birbirine aşık olan çiftler için bayram süresinin dışına taşıp genellikle evlilikle sonlanıyordu. imparator 2. claudius, romayı kendi katı kuralları ile zalimce yöneten bir hükümdardı. onun için en büyük problem, ordusunda savaşacak asker bulamamaktı. ona göre bu durumun tek sebebi romalı erkeklerin aşklarını ve ailelerini bırakmak istememeleriydi.
işte bu yüzden, romadaki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı. aziz valentine de claudiusun hükümdarlığı zamanında romada yaşayan bir papazdı. kendisi gibi papaz olan aziz marius ile birlikte claudiusun yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam etti. ancak imparator bu durumu bir süre sonra öğrendi. aziz valentine, insanları evlendirmeye devam ettiği için tutuklandı ve yaptıklarının cezası olarak sopa ile dövülerek öldürüldü. milattan sonra 270 yılının 14 şubatında hıristiyan şehitliğine gömüldü. aynı zamanlarda romadaki putperestler, şubat ayı içinde kutlanan lupercalia bayramını kendi putperest tanrıları için kutluyorlardı. bayram öncesi yapılan geleneksel çekilişi ise seromoniye bağlı kalarak kendileri için uygulamaya başladılar.
hıristiyan kilisesinin ilk kurulduğu yıllarda hizmet veren papazlar, bu törenlerin, özellikle de evlenmemiş gençlerin putperestler ile birlikte anılmasından rahatsız oldukları için bir çözüm buldular. bu gençlerin isimlerinin azizlerle birlikte anılmasını istedikleri için lupercalia bayramının başladığı günü aziz valentine günü olarak kutlamaya başladılar.
nasıl hikaye hoşunuza gitti mi? ülkemizde bugünün kutlanmasının dini açıdan hiç bir yönü bulunmamakla birlikte sadece ticari bir oyun olduğunu düşünüyorum. modern dünyanın tüketicileri kullanmak için sunduğu bir gün sadece. önemli olan ne siz, ne sevgiliniz ne de aziz valentinedir önemli olan alışveriş çılgınlığına ne kadar katkı sağladığınızdır. kapitalist sistemin çarkının bugünlerde ne kadar da coşkulu döndüğüne bir bakın. bütün alış veriş merkezleri hediye seçmek için uğraşan ve de ter döken insanlar ile dolu. alt yapısı çok iyi hazırlanmış bu günler sayesinde bu düzenin güçlenmesi kaçınılmaz olmuştur artık. dönen bu çarkta sizin sevginizin yeri nerededir acaba? çarkta yerini alan sevginiz mi yoksa sevginizi göstermek için cüzdanınızdan çıkan para mıdır?
bu günü kutlayan kesimi değerlendirdiğimizde ise günün bilincinde olup karşı olan ya da kendine has "müslüman" bir tavır gösterenlerin sayısı oldukça azalmıştır. bugün için muhalif olması beklenen müslüman kesimin de farklı davranmadığını görüyoruz. yine aynı tablo, modern dünyaya ayak uydurmanın iç huzuru ile ellerinde kırmızı güller ile eşlerine koşan müslüman erkekler! bugün hatırlanmayı beklerken hatırlanmadığını gördüğünde suratları bir karış asılıveren müslüman hanımlar! bir müslümanın tavrı kesin olarak belirlenmiş olmasına rağmen bu işleyen akıllı oyun karşısında kendi dinine ait olmayan bu geleneği başarı ile sürdürmeye devam ediyorlar. oysa ki her şey açık ve seçik karşımızda duruyor. bunları görmezden gelerek bugün için hazırlanmış, oyunun bir parçası olan; güzel aşk sözcüklerine, vitrinlere, fiyatları bugünde tavan yapmış olan çiçek satıcılarına aldırmayalım.
bir başka açıdan bakacak olursak. allah katında hak din islamdır (âl-i imran,19) ve allah katında islamdan başka hiçbir din makbul değildir(âl-i imran, 85) bu yüzden hak dine inanan bizlerin başka dine ait olan bu anlayışı evetleyerek alabildiğince içselleştirmemiz ne kadar doğru olur? peygamber efendimiz de bizlere, diğer din mensuplarına gerek inanç, ibadet ya da örf ve davranışlarımızla benzemememiz açısından sakınmamızı buyurmuştur. hristiyanların dini niteliği olan ve papaz valentinei andıkları bugün bizim ne kadar inanç, ibadet ya da örf ve adetlerimize uyuyor bir düşünün.
bundan sonrası size kalmış. sizin de bildiğiniz bazı şeyleri hatırlatmaktı tek niyetim. şimdi isterseniz tekrar başa dönüp soruma bir cevap verin. "14 şubat sevgililer gününe hazır mısınız?"
hazır mısın?
-neye?
-neye olucak sevgililer günü ne? ay inanmıyorum yoksa sen daha sevgiline bir şey almadın mı?
diyaloğu nasıl uzatacağım şu an benim elimde ne dersiniz biraz daha uzatalım mı?
-ay haklısın unutmuşum ayın kaçı olduğu, sağ ol hatırlattığın için.
ya da
-bir ortodoksun hristiyan olduğu halde kutlamadığı, katoliklerin aziz valantinei onurlandırmak için kutladıkları bugün için hazır olduğumu mu soruyorsun bana?
hangisini söylemek istersin? ama dur karar vermeden önce yazdıklarımı bir oku!
bir şubat ayının yine içindeyiz ve ortalarına doğru geldiğimiz şu günlerde çevremizde olağan üstü bir hareketlilik hakim. sevgililer günü yaklaşıyor. her şey hazır. vitrinler, sokaklar, şarkılar, kırmızı kurdeleler ve kalp şeklindeki yastıklar... hadi kim daha çok sevdiğini göstersin bugün. eller ceplere insin, kim daha çok verirse o kazanır bugün. kazanan kim mi olucak? tabi ki en başta çiçekçiler olmak üzere kozmetik sektörü, pastahaneler, restoranlar ya da giysi firmaları.
masumca kutladığınızı sandığınız bugün "hoşgeldiniz kurtlar sofrasına"!
biraz geçmişe gidelim, nereden çıkmış bugün?
sevgililer gününün başlangıç tarihi eski roma imparatorluğu zamanına uzanıyor. eski romada 14 şubat günü bütün roma halkı için önemli bir gündü. çünkü bu günde roma tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan junoya duyulan saygıdan ötürü tatil yapılırdı. juno ayrıca roma halkı tarafından kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak da biliniyordu. bu günü takip eden 15 şubat gününde ise lupercalia bayramı başlıyordu.
bu bayram, halkın genç nüfusu için büyük önem taşıyordu. bunun nedeni ise yaşantıları kesin kurallar ile sınırlandırılmış, bunun doğal sonucu olarak bir birliktelik yaşama şansı olmayan bu gençler, sadece bu bayram süresince bile olsa birbirlerinin partneri oluyorlardı. hangi genç bayanın hangi genç erkek ile bir çift oluşturacağı eski bir gelenek olan ve lupercalia bayramının arife günü yapılan bir çekiliş ile belli oluyordu.
romalı genç kızlar, isimlerini küçük kağıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlardı. erkekler ise kavanozdan bu kağıtları çekerek üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlardı. bu birliktelikler birbirine aşık olan çiftler için bayram süresinin dışına taşıp genellikle evlilikle sonlanıyordu. imparator 2. claudius, romayı kendi katı kuralları ile zalimce yöneten bir hükümdardı. onun için en büyük problem, ordusunda savaşacak asker bulamamaktı. ona göre bu durumun tek sebebi romalı erkeklerin aşklarını ve ailelerini bırakmak istememeleriydi.
işte bu yüzden, romadaki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı. aziz valentine de claudiusun hükümdarlığı zamanında romada yaşayan bir papazdı. kendisi gibi papaz olan aziz marius ile birlikte claudiusun yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam etti. ancak imparator bu durumu bir süre sonra öğrendi. aziz valentine, insanları evlendirmeye devam ettiği için tutuklandı ve yaptıklarının cezası olarak sopa ile dövülerek öldürüldü. milattan sonra 270 yılının 14 şubatında hıristiyan şehitliğine gömüldü. aynı zamanlarda romadaki putperestler, şubat ayı içinde kutlanan lupercalia bayramını kendi putperest tanrıları için kutluyorlardı. bayram öncesi yapılan geleneksel çekilişi ise seromoniye bağlı kalarak kendileri için uygulamaya başladılar.
hıristiyan kilisesinin ilk kurulduğu yıllarda hizmet veren papazlar, bu törenlerin, özellikle de evlenmemiş gençlerin putperestler ile birlikte anılmasından rahatsız oldukları için bir çözüm buldular. bu gençlerin isimlerinin azizlerle birlikte anılmasını istedikleri için lupercalia bayramının başladığı günü aziz valentine günü olarak kutlamaya başladılar.
nasıl hikaye hoşunuza gitti mi? ülkemizde bugünün kutlanmasının dini açıdan hiç bir yönü bulunmamakla birlikte sadece ticari bir oyun olduğunu düşünüyorum. modern dünyanın tüketicileri kullanmak için sunduğu bir gün sadece. önemli olan ne siz, ne sevgiliniz ne de aziz valentinedir önemli olan alışveriş çılgınlığına ne kadar katkı sağladığınızdır. kapitalist sistemin çarkının bugünlerde ne kadar da coşkulu döndüğüne bir bakın. bütün alış veriş merkezleri hediye seçmek için uğraşan ve de ter döken insanlar ile dolu. alt yapısı çok iyi hazırlanmış bu günler sayesinde bu düzenin güçlenmesi kaçınılmaz olmuştur artık. dönen bu çarkta sizin sevginizin yeri nerededir acaba? çarkta yerini alan sevginiz mi yoksa sevginizi göstermek için cüzdanınızdan çıkan para mıdır?
bu günü kutlayan kesimi değerlendirdiğimizde ise günün bilincinde olup karşı olan ya da kendine has "müslüman" bir tavır gösterenlerin sayısı oldukça azalmıştır. bugün için muhalif olması beklenen müslüman kesimin de farklı davranmadığını görüyoruz. yine aynı tablo, modern dünyaya ayak uydurmanın iç huzuru ile ellerinde kırmızı güller ile eşlerine koşan müslüman erkekler! bugün hatırlanmayı beklerken hatırlanmadığını gördüğünde suratları bir karış asılıveren müslüman hanımlar! bir müslümanın tavrı kesin olarak belirlenmiş olmasına rağmen bu işleyen akıllı oyun karşısında kendi dinine ait olmayan bu geleneği başarı ile sürdürmeye devam ediyorlar. oysa ki her şey açık ve seçik karşımızda duruyor. bunları görmezden gelerek bugün için hazırlanmış, oyunun bir parçası olan; güzel aşk sözcüklerine, vitrinlere, fiyatları bugünde tavan yapmış olan çiçek satıcılarına aldırmayalım.
bir başka açıdan bakacak olursak. allah katında hak din islamdır (âl-i imran,19) ve allah katında islamdan başka hiçbir din makbul değildir(âl-i imran, 85) bu yüzden hak dine inanan bizlerin başka dine ait olan bu anlayışı evetleyerek alabildiğince içselleştirmemiz ne kadar doğru olur? peygamber efendimiz de bizlere, diğer din mensuplarına gerek inanç, ibadet ya da örf ve davranışlarımızla benzemememiz açısından sakınmamızı buyurmuştur. hristiyanların dini niteliği olan ve papaz valentinei andıkları bugün bizim ne kadar inanç, ibadet ya da örf ve adetlerimize uyuyor bir düşünün.
bundan sonrası size kalmış. sizin de bildiğiniz bazı şeyleri hatırlatmaktı tek niyetim. şimdi isterseniz tekrar başa dönüp soruma bir cevap verin. "14 şubat sevgililer gününe hazır mısınız?"
madem bu kadar seviyoruz st valentine’yi..olaya bir de şu yönünden bakalım.
bu adam ne için uğraş göstermiş?..askerler eşleri ile birlikte olsun diye..sırf bunun için onu ölümsüzleştirecek bu güne sahip olmuşş
neyse biz bizi ilgilendirek kısmını ele alalım..tamam madem kutlayacağız bu günü amacına uygun olsun bari..sayın st.valentine birbirimize hediye alalım diye değil sevişelim diye ayartmış bu günü..o zaman ne yapıyoruz..?
(bkz: haydi kızlar yatağa kampanyası)
bu adam ne için uğraş göstermiş?..askerler eşleri ile birlikte olsun diye..sırf bunun için onu ölümsüzleştirecek bu güne sahip olmuşş
neyse biz bizi ilgilendirek kısmını ele alalım..tamam madem kutlayacağız bu günü amacına uygun olsun bari..sayın st.valentine birbirimize hediye alalım diye değil sevişelim diye ayartmış bu günü..o zaman ne yapıyoruz..?
(bkz: haydi kızlar yatağa kampanyası)
artık kimsenin birbirine oyuncak ayı ya da peluş oyuncak almaması gereken gündür.
bu sene yine 14 şubat gününe denk gelerek şaşırtmıştır. böyle tesadüf olmaz.
edit: hala çok şaşkınım.
edit: hala çok şaşkınım.
(bkz: olan var olmayan var)
çiçekçilerin her yil düzenli olarak özellikle kirmizi gül fiyatlarini bes katina çikardigi özel bir gündür.
en yakın arkadaşım hamza ile beraber kutlayacağımız gün.
sevgilim ile birlikte kutlayacagim gun.
ne var olm ya? evet benim bile sevgilim var, niye $a$irdin o kadar, hey allahim.
ne var olm ya? evet benim bile sevgilim var, niye $a$irdin o kadar, hey allahim.
an itibariyle 2009 yılının sevgililer gunune girmi$ bulunmaktayız.
olana da olmayana da hayırlı olsun.
olana da olmayana da hayırlı olsun.
tüm kozmetik ürünleri bu gün için indirime girmi$tir. bayanlar, eger sevgiliniz yoksa gidin alı$veri$ yapın bari.
gerci ben yapmı$tım gecen sene, sonra da oturup aglamı$tım. bi boka yaramamı$tı o acıdan. siz bilirsiniz yine de...
gerci ben yapmı$tım gecen sene, sonra da oturup aglamı$tım. bi boka yaramamı$tı o acıdan. siz bilirsiniz yine de...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?