kitabın içinde 1973 türkiyesini her yönüyle acıklayıcı bir anlatım var.
1973’ün türkiyesi karanlik bir takim dehlizlerden olusuyordu. duvarlarinda kan ve insan cigliklari dehlizler.duvarlarinda pranga halkalari .zincirler…demir çubuklar..duvarlarinda iskence görmüs insanlarin yüzleri taninmayacak hale sokulmus resimleri.kan yikamak için kiralanmis paspas isçileri;doktor gömlekli ölüm bekçileri.boyna,enseye,agiza,kulaklara,beyne,cinsiyet organlarina saplanan elektrigin kablo baglayicilari; ayaklari patlayanlarin sirtina binen hayvani agirliklar;sahtekâr moral hocalari… 1973lerin türkiyelisini eli kanli soyguncular bogazliyordu…yollar tutulmus;gülümseyis,çocuk yüzlerdinde bile dondurulmustu.1973’lerin türkiyesi düsünen beyne indirilen darbelerden ,olusuyordu: karanlik bosluklari bilim adamlariyla,isçilerle,köylülerle,ögrencilerle,yazarlarla doldurulan hücrelerden… 1973’lerden yillardir kan damlayan anadolunun bagrina yeni yara darbeleri vurulmus; 1973’lerde, binlerce yildir talan edilen anadolu topragina, yeni hirsizlar dolmustu. 1973’lerin türkiyesinde bütün isiklar söndürülmüs, katillerin kahkahalariyla sarsiliyordu geceler. kapilari kilitlenmis, kendi evlerinde kursunlaniyordu insanlar. analar ogullarina nisanlilar sevgililerine okuyan göz düsünen beyin kitaba emek makinaya ayri düsmüstü.yasakti hak istemek;açliktan yoksulluktan acidan söz eden kelimeler yasaklanmisti.düsmanca bakiyorlardi besikteki bebege bile… 1973’lerin türkiyesinde hançer ayri düsürülmüstü onu kavrayacak bilege… böyle böyleydi, bu acili yurdun hali istanbul da, ankara da, sivas ta, diyarbakir da, agrida…
ser verip sir vermeyen bir yiğit
"..soruyorum;
kalaslara bağlanarak bir adam kırbaçlanırken
ve hurdhaş edilirken beyni
ve yumruklar ve yumruklar ve yumruklar
ve cam kırıklarıyla dolduran gırtlağından
dökülürken inildeyen kelimeler
aradıkları neydi,
neden ilgilendiriyordu katilleri
inildeyen ama yılmayan şeyler.."
kalaslara bağlanarak bir adam kırbaçlanırken
ve hurdhaş edilirken beyni
ve yumruklar ve yumruklar ve yumruklar
ve cam kırıklarıyla dolduran gırtlağından
dökülürken inildeyen kelimeler
aradıkları neydi,
neden ilgilendiriyordu katilleri
inildeyen ama yılmayan şeyler.."
nihat behramın 15 yıl yasaklı kalmış, ibrahim kaypakkayanın hayatını anlattığı, içinde davasından belgeler bulunan ve yapılan işkenceleri kısmen deşifre ettiği kitabı.
"işte ibonun ayağını bastığı toprak: dağ ve zindan..
işte direncin karşısında zalimin çaresiz kalışı..
ve işkenceye karşı direnişiyle efsaneleşen bir hayat.."
"işte ibonun ayağını bastığı toprak: dağ ve zindan..
işte direncin karşısında zalimin çaresiz kalışı..
ve işkenceye karşı direnişiyle efsaneleşen bir hayat.."
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?