ortadoğu

israil ateskes ilan etti. hasan nasrallah ise galibiyetini. simdi haril haril hangi ulkelerin bolgeye asker yollaycagi tartisilmakta. turkiye, daha dogrusu hukumet asker yollamaya gonullu gibi.

mesut barzani bagimsizligin kurtlerin gasp edilmis hakki oldugunu beyan etti. ayrica bir kurt ordusunun kurulmasinada baslandi. bu askerler sadece kurtlere hizmet edecekmis.

ayrica turkiye ve iran’in kuzey irak’i vurdugu ileri suruldu. bunu one suren kuzey irakta bulunan kurt gruplar.

abd pkk’ya silahi birak dedi.(amma tesir etti ha!)

kuzey irak’ta pkk burolari hakinda celiskili iddialar ortaya atilmakta. bazi kaynaklar kapatiliyor derken bazilari hala faal bu burolar demekte.

abdullah gul ortadogu turuna cikacak. bakalim neler konusulacak.

hizbullah 4 turk gazeteciyi alikoymus.

iran’in turkiyeye yakinlasma cabalari hizlaniyor. bu seferde dogalgaz konusunda; turkiye’nin dogalgaz sikintisini bir daha hic yasamamasi icin cabalayacagiz gibisinden aciklama yaptilar. bunu iran kultur bakani yapti turkiye ziyaretinde.

evet turkiyenin lubnan’a asker yollamasi gundemde. bence bu cok tehlikeli bir karar olur. sartlarin cok iyi belirlenmesi gerekir. yoksa bizde bu savas icine suruklenebiliriz.
zaten israil’in bizi lubnan’da istemesi de bundan. ayrica iran’in turkiye’ye yanasma cabalari hizbullah’a nasil yansir oda belli olmaz.
israil, hizbullah adini kullanarak askerimize saldirabilir veya iran’in etkisinde olan hizbullah bunun tersinide yapabilir.
ayrica turkiye’nin gundemi yogun iken kuzey irak’li kurt liderin dilleri iyice uzadi. yok ordu kuracaklarmis, yok bagimsizlik gasp edilmis haklariymis... en ilginc beyanatlarindan biride ’turkiye iran’la beraber kuzey irak’i vurdu’dur. kurt liderlerin turkiyeyide iran’in safina gecirip veya o izlenim verip, abd araciligi ile bagimsizlik pesinde oldugu bariz bir sekilde gorulebilir bu demecten.
yani meali; abd bak o muttefik dedigin turkiye iran’la senin kurdugun topraklari vuruyor, aman abicim elini, ayagini, seyini opuyum gel bizi bagimsiz eyle hem yanina hakiki bir muteffik almis olursun. hem basiyin belasi israil’e ortadogu’da, dusmanimin dusmani dostumdur hesabi bir dost kazandirmis olursun. israilin cenesinden azicikta olsa kurtulursun.

kurtlerin istedigi sey su; abd ve israil’i yanlarina alip bagimsizlik pesindeler. israil araplarla ve iranla dusman olacak bir muttefik arar durur. bunun icinde kurtler bicilmis kaftandir. israil’in, kurtlere bagimsizlik isteme konusunda samimiyeti suphelidir, lakin kurtleri muttefik edinmek istedigi kesindir. zaten barzani’ye de tescilli yahudi diyorlar ya neyse.

abd ise gercektende bagimsiz bir kurt devletine karsi. cunku biliyor ki o zaman ortadogu’nun iyice boku cikacak.

turkiye ise israil ile baglarini koparmamali. bunun yaninda arap dunyasi ile yakinlasmali, iran ile yakinlasmali. oyununu cok ince bir sekilde oynamali.

bu hafta iran muzakereye hazir oldugunu yineledi.

bunun ustune condolleeza rice abdnin nukleerden vazgecerse dogrudan masaya oturacaklarini belirtti. ayrica masada almanya, fransa ve ingileterenin de hazir bulunacagini soyledi.

bunun disinda iran, muhammed hatemi vasitasiyla petrol ureten musluman ulkelere bir cagrida bulunudu. bu cagrida petrol gelirlerinin yuzde birinin filistine verilmesi onerildi.
ki bu da 2-3 milyar dolara tekabul etmektymis.
boylelikle mali kistlamalrla bogulan filistine az da olsa nefes alma imkani verilecektir.
filistinde bu hafta memurlar maaslarini alamadiklari icin buyuk capta gozteri duzenlediler.

israil in ilk kez bir nato tatbikatina katilacagi belirtilmistir.

irakta ise her sey ayni tas ayni hamam. lakin bu hafta sortlu olduklari icin oldurulen tenisciler ile bir bombali saldiri durumun iyiye degilde daha da kotuye gittigini gostermektedir.
irak hususunda pentagonun meclise sundugu raporunda pek ic acici olmadigi belirtilmistir.

ortadoğuda barış,amerikanın sonu yani çöküşüdür.

kuzey iraka girmememiz icin butun yalakaliklar yapilmakta. irak yonetimi pkk ile mucadeleye soz verdi. pkk’nin tum irtibat burolari kapatilacakmis.
ayrica abd’li yetkililer irak ic savastan korkuyormus.
bir habere gore de turk topculari kuzey irak’a ates etti.

israil lubnan operasyonunu nasil genisletecegini tartisiyor. ayrica lubnan basbakani fuad sinyora savasi anlatirken, yardim isterken gozyaslarini tutamadi. bunun ustune israil gozyaslarini sil baris icin calis dedi. 35 000 kisilik lubnan ordusunun hazirda bekledigi soylendi.
israil, lubnan’da turk askerinin bulunmasini istedi. aslinda bu akilci bir onerme olmakla beraber turkiye acisindan oldukca riskli bir onerme.
dusunun israil askeri aserimize ates acsa yada hizbullah veya lubnan ordusu bize ates acsa ne olur?
bana kalirsa israilin bizi lubnan’da istemesi bizi sevdiginden degil. bir hile ile turkiyeyi yanina cekmek istiyor. yanina cekmekten kasit bu savas konusunda degil, ortadogu hususunda.

ve suudi arabistandan kral abdullah turkiyeye geldi. uc ucak 300 kisilik, bir heyetle mi desem ne desem ki, grupla gelmistir.
turk televizyon kanallarida sanki bir bok yapilmis gibi kral abdullahin gelisi nedeniyle yapilan hosluklari ballandira ballandira anlatti. arabalari tozlanmasin diye makineler durmusta, yok efendim kralin alisik oldugu uzaktan kumandali televizyon alinmista mista-musta...

birincisi kral abdullah’i bu kadar gorgusuzluk edip 3 ucak ve 300 kisilik bir insan toplulugu ile ziyaretini hos karsilamiyorum.
ulan dogdun dogali refah icinde yasiyorsun ama hala bu ne gorgusuzluk?
insan utanmaz mi? lubnan’da soydaslarini katlediyorlar sen ihtisamini, zenginligi gostermek icin yapmadigin is yok...

kral abdullah’in suratini tukuruyor, bu haftanin rukusu seciyor ve yolumuza devam ediyoruz...

haftalarca ortadoğu adlı ders almama rağmen, sınırlarını belirleyemediğim,çeşitli olgulara ve çıkar anlayışlarına dayalı olarak küçülüp, genişleyebilen sınırlardır.

ahmet davutoglunun hamas lideri halid mesal ile gorustugu iddia edildi.
meşal’in görüşmede bir anlaşmadan yana olduğunu, ama bu anlaşmanın ancak israil’in filistinli tutukluları serbest bırakması halinde mümkün olabileceğini söylediği ifade edildi.
lakin bu haber dis isleri bakanligi tarafindan yalanlandi.

hosyar zebari turkiyenin kuzey irakta siniri gecip operasyon yapmasi halinde irakin tavrinin degisecegini soyledi. bunu yunan dis isleri bakani dora bakoyani ile gorusdugu zaman soylemesi ayri bir ilginclik.

necirvan barzani microsoft sirketiyle kurtce windows icin anlasma sagladi.

filistin devleti ic isleri bakani said seyam israil guclerine saldiri cagrisi yapti.
bulent arinc israil parlementosu baskanina ve filistin meclis baskan aziz dweie mektup yolladi. mektupta israil ve filistin halkinin tekrar dusman olmamasindan soz etti.
tum bunlarin ustune israil bir de lubnana girdi.

gazzenin dogusu ise israilin kontrolune gecti.

abdullah gul iranin nukleer programlar hakkinda dunyanin iyimser tavrini iyi kullanmasi gerektigini dusundugunu belirtti.
tum dunya iranin cevabini merakla bekliyor. bush ise almanyaya yapacagi ziyarette konunun iran olacagi belirtilmekte.

hadisa katliami hususunda abdde sorusturmalarda eksiklik ve hatalar oldugu tespit edildi.

irakta pesmergeler ise duzenli ordunun ilk adimini atti. 5000 kisiden olusacak egitimli ordudan 30 tanesi pilot egitimi alacak.

siiler ve sunniler irakta iyice bir birine dustu. sirasiyla bir birlerini bombaliyorlar. irakta sunniler bmden asker talebinde bulundu.

pkknin bagdatta irtibat burosu actigi soylenmekte.

irak basbakani nuri el maliki ilk kez kuzey irak ziyarette bulundu. ziyaret esnasinda irakin bayraginin goge cekilmemesi dikkat cekti.
2007de yapilacak referanduma saygi gostereceklerini belirtti.

abd ise yumurtalika artik ihtiyac olmadigini belirtti.

suudi arabistan krali turkiyeye ziyarette bulunacakmis.

bu gün itibariyle kaynayan kazana dönmüş olan dünyanın sorunlu bölgesi...savaş çıkmak üzere burada..israil tarafından lübnan bombalanıyor, ve hizbullah’ın da rehin alınan israil askerlerini serbest bırakmaya hiç mi hiç niyeti yok..(bkz: allah sonumuzu hayretsin)

faşizan kışkırtıcı haberleri ile yeni çağ ile beraber türkçü grupların sözcüsü gazete.

israilin lubnana girmesi ile ortadogu da uzun suren gerginlik doruga ulasti.
israil hizbullahi hedef alan salidirilarinda acikca iran ve suriyenin terore yardim ettiklerini belirtti.
buna karsin hem suriye hemde iran oldukca sert cevaplar verdiler. suriye gerekirse savastan kacmayacagini iran ise suriyeye mudahele oldugu takdirde israile savasacagini belirtti.
tum aciklamalara ragmen israil operasyonu yurutmekte kararli. ayrica bir kac israil sehride bombalanmakta.
abd ve israil ne hikmetse turkiyenin arabuluculuk yapmasini sikca dile getiriyorlar.

ortadogunun yakin gelecekte daha bir cok seye gebe olacagi asikar.

genelkurmay ve hukumet pkkya karsi sinir operasyonunda israrci. nitekim abd buyukelcisinin sinir otesi operasyona sicak bakmiyoraz mesajina bir hayli sert ve cesur cevaplar verildi.
genelkurmayin bu hususta israrci oldugu kesin lakin akp hukumeti cesur aciklamalarda bulunsada bunu ne kadar surdurecegi mechul.
kuzey iraka operayon konusunda da uc degisik operasyon dusunulmekte. bunlarin hangisinin uygulanacagi su an karara baglanmis degil.

tam bu hareketlilik esnasinda mesut barzani denilen herifin kurdistan uygun bir zamanda kurulabilir, bu devlet kurtlerin dogal hakkidir demesi ankarayi ve genelkurmayi iyice kizdirdi.
herif turkiyeye, gir diyor kuzey iraka. tabi kuzey iraka girince abdnin tutumunu kestirmek pek mumkun degil. gazetlere bakilirsa abd ve turkiye su an karsi karsiya.
zaten barzani denilen herifin amaci turkiyeyi abd ile karsi karsiya getirmek. bu arada onlarda kurdistani kurmaya yonelecekler.
kurdistan kuruldugu vakit israil bir daha ortadoguda yalniz kalmaycak. israil-kurdistan ve dogal olarak abd ile turkiye, iran ve arap ulkeleri karsi karsiya gelecek.

israil, abdyi suriye ve irana karsi operasyona zorlamakta...
simdi dusunelim boyle bir operayon olsa turkiyenin tutumu ne olmali?

abd gazetlerinin akp hukumetini elestirirken turkiyeyi hangi tarafa cekmek istedigi acik. turk ekonomisine 10 milyar dolar girmis bunu da teroristin biri saglamis diye haberler yapilmakta. ayrica akplilerin o teroristle dost oldugu belirtilmekte. haber dogru olabilir lakin bu haberin bu donemde verilmesini tesaduf olarak gormemek lazim.

irak operasyonunda turkiyenin de yer almasini kuzey iraka girmesini hep istedim, gerek duydum. ama iran asla bir irak degil. zaten iranda bizim isimiz olamaz. eskisi gibi abdnin uslerde israrci olacagini da dusunmemekteyim.

turkiye eger kuzey iraka girerse bu corbanin icine girecegini kesin olarak goruyorum. cunku ordu iraka girdigi takdirde karsisina kurtleri alacak. kurtlerin ortadoguda su an israilden sonra abdnin en onemli muttefiki oldugu belli. hedefleri bagimsiz bir kurt devleti. israilin de temennisi bu zaten. ortadoguda araplarla dusman bir muttefik ariyorlar.
bunun disinda iranin pkkya karsi yaptigi operasyonlar cercevesinde iraka girmesi de muhtemel. eger bu da gerceklesir ise turkiye-iran ile muttefik olmak zorunda kalacak.

lakin, soyle bir durumda soz konusu. abd eger irana operasyon yapacak olursa irakta yaptigi gibi ulkenin azinliklarini kullanacagi ortada. iranda ki en buyuk azinlik hatta bazi kaynaklara gore fars cogunluga yakin bir nufusla azerilerdir. abdnin turkiye ustunden azerilere nufuz etmesi gayet dogal karsilanabilir. bu sartlarda belki abd irak hususunda turkiyeye taviz verebilir bahcede havlayan kurt liderlerini susturabilir. ve iraka girme konusunda taviz verebilir.

bana kalirsa iran asla karsimiza alinmamalidir. ha abd alinmalimidir? hayir.. akp hukumetini cok zorlu bir donem beklemekte. bana kalirsa cok politikalilik en iyi cozum yolu. ki su ana kadar akp hukumeti bunlari iyi yapmakta. yani her seyi cok iyi kiviriyorlar.

bizim yapmamiz gereken ise, ne olursa olsun karsimiza kim cikarsa ciksin tek vucut olup gerektiginde karsi koymaktir. bunu her anlamda anlamanizda bir mahsur yok...

g8ler israilin saldirilarina destek verdi. lubnana saldirilar surmekte. israil genis capli kara harekati planlamakta. uzun muddetli savasa da hazir olduklarini deklare etti.
israilin kacirilan iki askerinin, iyi oldugu bildirildi.
ariel saronun durumu kotuye gitmekteymis.

lubnan da ki turkler tahliye edildi. tahliye sirasinda israil, turk feribotuna taciz ateslerinde bulundu. bununla yetinmeyen israil bm gozlem noktasini da vurdu.

iran ise nukleer enerji konusunda sunulan muzakere takvimine hazir oldugunu belitti. mahmut ahmedinecad, israile ise lubnana saldirmasindan oturu ’kendi yok olma dugmesine’ bastigini soyledi.
bunun disinda iran pkkli bir yoneticiyi vurdu.

tayyip erdogan bush ve annan ile ortadogu ve pkk hususunda konustu.
ondan sonra ise tony blair ile.
pkkya karsi adim atilmasi icin hukumet iyice bastiriyor. somut adimlar atilacagi bu kez gercekten ciddi bir vaad gibi.
celal talabani turkiyenin sinir otesi operasyonuna karsi cikti.
ayrica natonun da buna sicak bakmadigi soylenmekte.
mesut barzani ise pkkya karsi gerekeni yapacaklarini ama turkiyenin kuzey iraka mudahalesini saldiri olarak algilayacaklarini belirtti.
bush ve malikinin gorusmesinde pkkya karsi turkiye-abda ve irakin ortak hareket etmesi sonucu ortaya cikti.
avrupa konseyi parlamenter meclis’nin raporuna gore hukumet pkk knusunda hataliymis. rapaora gore akp zidlasmadan beslenmekteymis.

suriye hizbullahi frenlemkete isteksiz. israil ise ciddi bir bicimde uyardi.

gazze seridinde filistinli gruplar tek tarafli ateskes karari aldi. rice ise filistin devletinin kurulmasini savundu.

irakta cok agir bir bombali saldiri oldu. saddam huseyin tuttugu olum orucu yuzunden hastaneye kaldirildi.

rice ortadoguda siyasi tura basladi. ortadogu romada tartisilacak.

iran pkkyi vuruyor muttefik denilenler kilini kipirdatmiyor. ustune bir de ates aciyor. kuzey iraka operasyona sicak bakmiyormus natonun beyefendileri. israil lubnana girince sicak bakiyorlardi herhalde. g8den serefsizler toplulugu israili arka cikiyor. talabani ve barzani turkiyeye karsi boylarindan buyuk laf ediyor. ortadogunun iki belasi ariel saron ve saddam huseyim can cekisiyor.

biz de bekliyoruz simdlik bakalim daha neler olacak...

dökulen kanın petrole donuştugü kana doymayan zavallı topraklar.

israil lubnan operasyonunu genisletmek niyetinde. israil tum tenkitlere ragmen, ki onlarinda ne kadar icten olduklari supheli, katliama, kiyima devam etmekte.
cekinmeden bm gozlem noktalarini vurmakta.
bu arada lubnan’da halk gittikce, musluman dahi olmasa, hizbullah’a destek vermekte.
kana katliami ile tepkiler iyice artti.

iran ise nukleer enerji konusunda bati’ya karsi cikti. calismalara devam edecegini belirtti.

turkiyenin lubnan’a, bm adi altinda asker yollamasi gundemde. tabi bunun karsiliginin ne olacagi simdilik mechul olsa dahi aklima bir cok olasilik gelmekte.
abd turkiyenin kuzey irak’a operasyon yapmasina hala sicak bakmamakla beraber fazlasiyla cilve yapmakta.
ayrica batinin bu konuda bir soz hakki oldugunu hic dusunmuyorum.


not: bu hafta ortadogu’da gundemi takip etmek cok zor ve yorucu oldugundan aklimda kalanlarla, yorumlarla yetineceksiniz.

3.dünya savaşının prova alanı.
dünyadaki kaynaklar kapitalist devletler tarafından sömürülüp tüketilmesinden sonra, hızla kaynak arayışına giren kanemici devletler kaynak sorununu "demokrasi götürüyoruz,terörizmle mücadele ediyoruz..." gibi yumuşak kavramları ileri sürüp ülkeleri işgal ederek çözmeye çalışıyolar.
işte bunun en acımasız örneklerinin yaşandığı coğrafyadır (bkz: ortadoğu).

son donemde zaten kaynamakta olan bu bolge. son bir haftada turkiye acisindan iyice kaynamaya baslamistir.

oncelikle pkk’ya karsi sinirlara yiginla asker yerlestirilmeye baslanmistir. asker sayisinin 200 000e yaklasmasi hatta gececegi soylenmektedir.

iran su donemde pkkya agir darbeler indirmektedir.

abd disisleri bakani condoleezza rice turkiyeye gelmistir. irak, iran, pkk ve kibris konulari konusulmustur.

rice ankara ziyaretinin ardindan beklenmedik bir kararla iraka bagdatta temaslarda bulunmustur. bunun ani bir kararla yapilmasi ankara’da konusulanlari bagdata ilettigi izlemini birakmistir.

ayni gun vanda iran’in sinir guvenliginden sorumlu bir heyet turkiyeye gelmistir.

tum bunlarin ustune mesut barzani "açık söylüyorum, birileri halkımızın kazanımlarını engellemeye ve ilerleme kervanımızı durdurmaya çalışırsa, biz de onların istikrar ve emniyet içinde olmasını engelleriz." demistir.

ayrica leyla zanayi agarlayip pkkya mesaj ve nasihat vermistir:“sertlik ve radikalizm dönemi bitti. tarih sertlikle bir yere varılamayacağını ve sertliğin sadece kan getirdiğini kanıtladı’’ diyerek leyla zana’ya avucunu yalatmistir.

ayrica abd buyukelcisi wilson, devlet bahceliyi ziyaret etmistir. ilginc tabii.

evet haftalar ilerledikce bakalim ortadoguda daha neler olacak.

efendim bu hafta ortadoguda iranin pkk operasyonlarinin bir neticesi olarak irak girdigi soylenmekte.

genelkurmay brifinginde asker gerekirse kuzey iraka hic cekinmeden girecegi soylenmistir.

abdullah gul kanal d haberde pkk operasyonlari cercevesinde kuzey iraka girme, girebilme sorunu olmadigini iraklilarla bu isin cozuldugunu ve bunda bir sakinca olmadigini belirtmistir.
turkiyenin kuzey irak girmesinin hicbir gizli amaci olmadigini israrla belirtmistir.

belli ki condoleezza ricein ankaradan sonra ki irak gezisi turkiye acisindan olumlu olmus. abd gorunenen o ki kuzey iraka girmemizi goz yumacak ama bakalim bunun karsiligi ne olacak...

ayrica diger ortadogu ulkeleri pkkya turk-iran ortak operasyonu oldugunu dusunuyor. bu ve iranin kuzey iraka girmesi hususunda komutanlar konusmaktan kacindi. demek ki var bunda bir is...

iran su siralar pkk’ya operasyonlarini yogunlastirmasinin politik bir manevra oldugu apacik ortada. su siralar tabiri caizse, kici sikisan iran, herhangi bir abd operasyonuna karsi yanina turkiyeyi cekmek istiyor. cekmek demeyelimde en azindan tarafsiz kalmasini temin etmek istiyor.

evet ortadoguda bir hafta boyle gecti, tekrar bulusmak dilegiyle...

bu hafta ortadoguda neler olduguna bir bakalim...

6-7 gun once tayyip erdogan iran devlet baskani mahmud ahmedinecad ile gorusumustur.
bu gorusmede turkiyenin nerede duracagi net bir sekilde ortaya konmustur.

yine iranin nukleer bas muzakerecisi ali larjani abdullah gul ve tayyiple gorusmustur. ahmedinecada verilen mesajlar detayli bir sekilde iletilmistir.

bu arada celal talabani amerikadan turkiyenin pkk nedeniyle kuzey iraka girmeyecegi hususunda guvence aldiklarini soylemistir. bu gecen hafta abdullah gulun konusmasina ters dusmktedir.

buna turkiye ustu kapali bir mesaj vermistir. disiisleri bakaligi sozcusu namik tan soyle bir cevap vermistir: "türkiye cumhuriyeti, kararlarını kendisi alır. söz konusu ifadelerin sahipleri bunu gayet iyi bilirler. ülkemizin güvenliği söz konusu olduğunda her türlü tedbir tereddütsüz alınır. bu ifadelerin sahiplerinin pkk terörü ile mücadelemizden memnuniyet duymalılar zira şu anda kuzey irak’ta ciddi bir güvenlik boşluğu mevcuttur ve pkk bu boşluğu istismar etmektedir." ayrica turkiyenin bir komsusu ile, iran, bir gizli gundemi olmadigini soylemistir.


iran ozellikle ali larjaninin turkiyedyken yaptigi aciklamalarda pkk ile neden savastigini net bir sekilde ortaya cikarmistir.
ali larjani abd kuzey irakta pkk ile gorusuyor, biz size bu konuda yardim ediyoruz, asil dostunuz kimmis goruyorsunuz mealinde bir aciklama yapmistir.

mahmud ahmedinecadda george busha mektup gondermistir.
mektubun icerigi su sekildedir:
iran cumhurbaşkanı mahmud ahmedinejad,
abd başkanı george bush’a yazdığı mektupta, irak’ın işgalinden, 11
eylül saldırılarına, israil ve filistin sorunundan tevhid inancına
kadar bir çok konudaki görüşlerini dile getirdi.

ahmedinejad mektubunda, israil hakkında ’’eski haritalarda israil
diye bir ülke göremiyoruz’’ derken, 11 eylül saldırıları konusunda da
’’istihbarat ve güvenlik sistemlerinin koordinesi olmaksızın 11 eylül
gibi bir saldırı nasıl planlanabilir?’’ sorunu yöneltti.

mahmud ahmedinejad, bush’a yazdığı, dün akşam tam metni yayımlanan
ve iran devlet televizyonunda okunan mektubuna, ’’sayın george w.
bush, uzun zamandan beri, uluslararası arenada ve siyasi çevrelerde
konuşulan inkar edilemeyecek çelişkilere nasıl bir gerekçe
gösterebiliriz diye düşünüyorum. bu konuda bir çok soru cevapsız
kalmıştır. bu yüzden bazı çelişki ve soruların gündeme getirilmesine
karar verdim. belki onların çözülmesi için bir fırsat sağlanabilir’’
ifadeleriyle başladı.

abd başkanı bush’u, ’’büyük ilahi mesih peygamberine (hz. isa)
tabi olan, insan haklarına kendini bağlı hisseden, liberalizmi
medeniyetin bir örneği olarak tanıtan, nükleer ve kitle imha
silahlarına karşı çıkan, terörizmle mücadeleyi kendi sloganı olarak
benimseyen, sonunda da evrensel tek bir toplumun kurulmasına çaba
gösteren’’ şeklinde nitelendiren ahmedinejad, şunları kaydetti:

’’ama bunlara rağmen bazı ülkeler saldırıya maruz kalıyor.
insanların can ve haysiyetine kastediliyor. bir köyde veya bir şehirde
bazı suçluların bulunması olasılığıyla o köy yerle bir ediliyor. bir
ülkede kitle imha silahlarının bulunması olasılığına karşı o ülke
işgal ediliyor. yüzbinlerce insan ölüyor. o ülkenin bütün kaynakları
yok ediliyor ve o ülkede 180 bin asker bulunduruluyor. bütün bunlar
bir ülkeyi 50 yıl geriye götürebilir. bir ülkenin 100 milyar dolar
harcamasıyla ve onbinlerce askerin o ülkeye gönderilmesiyle çok sayıda
günahsız insan ölüyor.’’

irak’in işgali

’’kitle imha silahları bulunması bahanesiyle hem irak halkı hem de
işgalci ülke halkları büyük bir trajedi yaşıyor’’ diyen ahmedinejad,
’’sonunda irak’ta kitle imha silahlarının olmadığının anlaşıldığını’’ belirtti.

ahmedinejad, mektubunda, ’’elbette saddam hüseyin cinayet işleyen
bir diktatördü ama savaşın hedefi, saddam’ın devrilmesi değil kitle
imha silahlarının yok edilmesiydi. saddam bu süreçte devrildi ve bölge
halkı bundan çok memnuniyet duydu. saddam, iran’a karşı savaşın bütün
döneminde batı’nın himayesindeydi’’ dedi.

abd’nin irak konusunda ’’yalan söylendiğini’’ kaydeden
ahmedinejad, ’’bu yalanın sonucu ne oldu? yalan söylemenin bütün
toplumlarda kötü sayıldığından şüphem yok. siz de kendinize yalan
söylenmesinden hoşlanmazsınız’’ ifadesini kullandı.

irak’ın işgali için yüzmilyarlarca dolar harcandığına işaret eden
ahmedinejad, mektubuna, ’’bu, amerikan halkı için nasıl bir kazanç
sağladı? abd’nin bazı eyaletlerinde çok fakir insanlar var. binlerce
insan evsiz, işsizlik de büyük bir sorun. bu koşullarda irak’a
saldırmak ve halkın cebinden bu miktarda paralar harcamanın bir
gerekçesi var mı?’’ diye devam etti.

israil ve filistin sorunu

israil ve filistin konusundaki düşüncelerini açıkladığı bölüme
’’sayın başkan, bildiğiniz gibi ben bir öğretmenim; öğrencilerim bana
bazı sorular soruyor’’ diye başlayan ahmedinejad, mektubunda şunları
kaydetti:

’’bana bu girişimlerin, barış ve rahmet peygamberi olan hz.
isa’nın öğretisine ne derece uygun olduğunu soruyorlar. şu anda
guantanamo hapishanesinde çok sayıda tutuklu var. onların avukatları
yok, aileleriyle görüşemiyorlar, uluslararası kurumlar da onları
gözlemleyemiyor. bunların savaş esiri olup olmadığı da belli değil. ab
müfettişleri de avrupa’da gizli cezaevleri bulunduğunu teyit etti. bu
girişimler hz. isa’nın söylediklerine, insan haklarına ve liberalist
değerlere uyuyor mu?

gençler, öğrenciler ve halkın da israil konusunda çok soruları
var; onların bazılarını siz de duymuşsunuzdur. tarih boyunca çok
sayıda ülke işgal edildi. ama bu çağda yeni bir ülke (israil), yeni
bir halkla kuruldu. öğrenciler, 60 yıl önce böyle bir ülkenin
yeryüzünde olmadığını söylüyor. eski haritalar ve eski belgelere
baktığımızda da israil diye bir ülke göremiyoruz.’’

ii. dünya savaşı’ndan sonra ’’6 milyon yahudi’nin öldürüldüğünün
iddia edildiğini’’ belirten ahmedinejad, ’’varsayalım ki bu iddialar doğru. acaba bunun mantıklı sonucu, ortadoğu’da israil ülkesinin
kurulmasına ve bu ülkenin desteklenmesine neden olabilir mi?’’ dedi.

abd başkanı bush’a ’’sayın başkan, israil’in hangi harcama ve
sonuçlarla kurulduğunu siz de biliyorsunuz’’ diye hitap eden
ahmedinejad, israil konusundaki görüşlerini şu ifadelerle dile
getirdi:

’’israil, binlerce insanın katledilmesiyle, bölgedeki birkaç
milyon yerli insanın göç ettirilmesiyle, şehir ve köylerin tahrip edilmesiyle kuruldu. bu trajedi, israil’in kuruluş dönemine ait değil.
bu trajedi, maalesef 60 yıldan beri devam ediyor. bu rejim, çocuklara
bile acımıyor. onların evlerini tahrip ediyor, binlerce filistinliyi
cezaevinde tutuyor. bu, son yüzyıllarda benzeri hiç görülmemiş bir
olaydır.

halk, böyle bir rejimin niçin desteklendiğini soruyor.

böyle bir rejimi desteklemek, hz. isa’nın ve hz. musa’nın
şeriatının desteklenmesi midir? bunları desteklemek liberal değerlere
uygun mudur? filistin topraklarının kaderini belirleme hakkını bu
toprakların asıl sahiplerine vermek, insan hakları ve demokrasi
ilkelerine aykırı mıdır? eğer aykırı değilse niçin orada bir
referandum yapılmasına karşı çıkıyorsunuz? niçin bm güvenlik
konseyinde siyonist rejimle ilgili bütün bildiriler veto ediliyor.’’

’’niçin ortadoğu’da teknoloji ve bilim alanında her ilerleme
siyonist rejime karşı bir tehdit olarak algılanıyor?’’ diye soran
ahmedinejad, ’’acaba bilimsel çabalar ve araştırmalar, milletlerin
temel hakkı değil mi? siz, tarihten de biliyorsunuz; ortaçağ dışında
tarihin hangi döneminde, dünyanın hangi yerinde bilim ve teknik
alanında ilerleme suç sayılmıştır?’’ sorusuna da mektubunda yer verdi.

’’darbecileri destekliyorsunuz’’

latin amerika ve afrika’ya da değinen ahmedinejad, ’’niçin onlar
tarafından seçilen hükümetlere karşı çıkıyorsunuz? siz bu kıtalarda
darbecileri destekliyorsunuz. niçin onları devamlı tehdit ediyorsunuz?
niçin onların servet ve madenleri yağmalanıyor? acaba bu girişimler
hz. isa’nın öğretisine, insan haklarına uyuyor mu?’’ dedi.

ahmedinejad, iran halkının da ’’1954 darbesinin desteklenmesi,
islam devrimine karşı çıkılması, iran’daki abd elçiliğinin ülke
karşıtlarını destekleyen bir merkez haline dönüştürülmesi, iran-irak
savaşında saddam hüseyin’in desteklenmesi, iran yolcu uçağının
düşürülmesi, iran halkının mallarının bloke edilmesi, halkın nükleer
teknoloji alanında ilerlemesinden kaygı duyularak her gün iran’ın
tehdit edilmesi’’ konularında soruları olduğunu belirtti.

’’11 eylül olayi, dehşet verici bir hadisedir’’

ahmedinejad, 11 eylül saldırısına ilişkin de şu görüşleri ifade
etti:

’’11 eylül olayı, dehşet verici bir hadisedir. bütün dünyada
günahsız insanları öldürmek, üzüntü verici bir olaydır.

iran hükümeti saldırının ardından olayı kınadı. 11 eylül
saldırısı, basit bir saldırı değildi. istihbarat ve güvenlik
sistemlerinin koordinesi olmaksızın böyle bir operasyon nasıl
planlanabilir? çok ilerlemiş istihbarat ve güvenlik sistemine sahip
olduğunuz söyleniyor. siz hatta kendi düşmanlarınızı sınırlar
ötesinden de vurabilirsiniz. buna rağmen niçin bu olayın boyutları
gizli kaldı ve hala açıklanmadı? niçin bu olayda kusuru olanlar ortaya
çıkarılmadı?’’

11 eylül saldırılarının ardından batı medyasının takındığı tutumu
da eleştiren ahmedinejad, medyanın sürekli terör saldırılarını gündeme
getirerek halkı korkuttuğunu ileri sürdü.

ahmedinejad, abd’nin afganistan’a saldırmasına zemin hazırlamak
için bu şekilde davrandığını savunduğu batı medyasını eleştirdi.

’’dünyanin bu durumundan memnun musunuz?’’

mektubunda dünyadaki mevcut sorunlardan da bahseden ahmedinejad,
şunları kaydetti.

’’dünya ne zamana kadar böyle bir duruma tahammül edebilir? bu
gidişle dünya hangi tarafa yönelecek? dünya halkı ne zamana kadar,
bazı devlet adamlarının yanlış kararlarının bedelini ödeyecek? ne
zamana kadar kitle imha silahlarının üretiminden kaynaklanan
güvensizlik dünya halklarının huzurunu gölgeleyecek? ne zamana kadar
çocukların, erkeklerin, kadınların kanları sokaklarda dökülecek?

acaba siz dünyanın bugünkü durumundan memnun musunuz? bu siyasetin
devam etmesini mi istiyorsunuz?

askeri ve güvenlik konularında yüzmilyarlarca doların harcanması
yerine yoksul ülkelerde sağlık, çeşitli hastalıklarla mücadele, eğitim
ve öğretim alınları ile doğal afetlerden zarar görenlere yatırım
yapsaydınız daha iyi olmaz mıydı? eğer bunları yapsaydınız bugün dünya
hangi konumda olurdu? sizin hükümetiniz ve halkınız bundan gurur
duymaz mıydı?

sizin hükümetinizin siyasi ve ekonomik konumu daha sağlam olmaz
mıydı? ben çok üzüntü duyarak şunu söylüyorum: acaba o durumda, dünya
halkının abd hükümetine karşı nefreti olur muydu?’’

tevhid inanci

ahmedinejad, ’’sayın başkan, milletler ve dünyayla işbirliği
yapmak için daha iyi bir yol yok mu? ’’ diye devam ettiği mektubunda,
’’dünyada yüzmilyonlarca hristiyan, yüzmilyonlarca müslüman,
yüzmilyonlarca da hz. musa ümmetinin yaşadığını, bütün ilahi dinlerin
tevhid (birlik) gibi ortak bir kelimesi olduğunu’’ kaydetti.

mektubunda, kur’an-ı kerim’deki ali imran suresi’nin 63. ayetine
de yer veren ahmedinejad, ’’allah hepimizi, tek allah’a tapmaya ve
o’nun gönderdiği peygamberlere tabi olmaya çağırıyor’’ ifadesini
kullandı.

insanlığın tek kurtuluş yolunun ilahi peygamberlerin öğretisine
dönmek olduğuna inandıklarını ifade eden ahmedinejad, şunları dile
getirdi:

’’sizin de hz. isa’ya eğiliminiz olduğunu duydum. dünyada, sonunda
iyi ve doğru olanların yeryüzüne hakim olacağına inanıyorsunuz. biz de
hz. isa’yı allah’ın büyük ilahi peygamberlerinden biri olarak
biliyoruz.

bütün ilahi peygamberler, bütün insanların bir gün allah’ın önünde
hazır olacaklarını söylemiştir. insanların dünyada yaptıkları
incelenecek, iyi işler yapanlar cennete gidecek, kötü amel işleyenler
de allah’ın azabına çarptırılacaklar. ben ikimizin de böyle bir güne
(kıyamet gününe) inandığımızı düşünüyorum. ama devlet adamlarının
hesap vermesi kolay olmayacak. çünkü bizim, halkımıza ve dünyadaki
bütün insanlara cevap vermemiz gerekiyor.’’

bütün peygamberlerin insanlık için huzur ve barış istediğini
belirten ahmedinejad, ’’tevhid, adalet ilkeleri ve kıyamet gününe
inanmakla dünyadaki mevcut sorunların üstesinden gelinebileceğini’’
ifade etti.

ahmedinejad, ’’dünyadaki bütün sorunların, allah’tan ve
peygamberlerin ilkelerinden uzaklaşmaktan kaynaklandığı’’ görüşünü
savunduğu mektubunu, ’’biz istesek de istemesek de dünya allah’a
ibadet etme ve adalete doğru gidiyor. allah’ın iradesi her şeye galip
gelecek’’ satırlarıyla bitirdi.

http://www.haberturk.com/newengine.php?haberturk=haber&@=227091&c_id=180

bu yazilandan sonra amerika iran sinirina siginak yapmaya baslamistir. nedenini ise sadece sinir guvenligi olarak aciklamislardir.

eh hadi bakalim...daha neler olacak.

bir gunluk gecikmeyle de olsa geleneksel, haftalik ortadogu entryimle karsinizdayim.

bu hafta ortadogu’da yine kazanlar kaynadi. olaylar birbirini takip etti.

turkiye iran ile, abdullah gulun agzindan, pkkya karsi ortak operayonu resmen deklare etti.

ayrica erdogan’in amerika ziyareti planmamakta oldugu aciklandi. yani turkiye iran ve amerika arasinda arabulucuk yapmayi kafasina koymus.
ayrica abd’li yetkililer nedendir bilinmez bundan memnuniyet duyacaklarini ifade ettiler.

suriye birlesmin milletlere lubnan ile iliskileri hususunda sert bir cikis yapti.

cin hamasi ulkesine davet etti. bu arada hamasin askeri kanadinin liderlerinden muhammed tatarin olduruldugu soylenmekte.

mahmud ahmedinecad’da bush’tan sonra simdide papaya mektup yazacakmis. bu mektubu simdiden merak ediyorum, bakalim ne yazacak.

bu hafta ortadoguda yine ilginc gelismeler oldu.

oncelikle iran nukleer programi hususunda onkosulsuz muzakereye varim dedi. ayrica muzakere disinda problemi bertaraf etmeyi uygun gormediklerini soylediler.
nitekim kofi annanda iranin muzakere etmesini istemisti.

simdi new york times gazetesine gore turkiye ve abd ortak askeri tatbikat yapacakmis. bu tatbikat irana gozdagi niteliginde olacakmis.

israil askeri kaynaklar iranin uzun menzilli fuze denedigini soyledi.

bunun disinda yine new york timesin haberini gore abd, ortadogu icin fuze kalkani yapmak istiyormus.

ve son olarak iranda bilinmeyen bir koy kesfedilmis. burada yasayan insanlar ilk insanlar gibi ciplak bir vaziyette magarada yasiyorlarmis. ortunmek icin agac yapraklarini kullandiklari belirlenmis. ayrica bu insanlar baska hic bir yere gitmemis, gormemis. sayilari 200 civari oldugu soylenmektedir.

petrol yataklarının büyük bi kısmına sahip bölge

ingilizlerin arap yarimadasi ve cevresine verdikleri isim.