ankara’da kocatepe kültür merkezi’nde yapılan haremlik selamlik konferans salonunda bir öğretmen tarafından söylenmiş acı söz.atatürk’çü sistem özgürlükçü değilmiş,okullarda zorunlu kur’an dersleri olmalıymış.uyuşturucunun,fuhuşun sebebi atatürk’çü laik eğitimmiş.fazla söze ne hacet...yazık...gerçekten yazık...
okullardaki atatürk bustleri kaldırilsin
söyleniş amacı ve söylendiği çevre bakımından dikkate alınabilecek ve üzerinde tartışılabilecek cümle. hepimizin hemfikir olduğu bir konudur ki, ulu önder atatürk cumhuriyetimizin kurucusudur. bu topraklarda ayyıldızlı bayrak dalgalandığı sürece de gölgesi her zaman üzerimizde olacak, kendisini her zaman minnetle anacağızdır. görüşlerimizi biraz ileri tarihlere götürecek olursak, türk toprakları nice önderler, kahramanlar yetiştirmiştir. bunlardan bir tanesi de -ve bana kalırsa en önemlisi- yüce atatürk’tür. yüce atatürk’ün cansız büstünün okul önünde duruyor olması bize ne kazandırır ya da büstün orada olmaması ne kaybettir? sınıflarımızda zaten bayrağımız ve yüce atatürk’ün resimleri asılı durmaktadır. bundan asırlar sonra türkiye’de bunun hala böyle devam edeceği söylenebilir mi? bu konu hakkında yorum yapamayız. aynı şekilde bu istek eğer, virüslü beyinler tarafından ortaya atılırsa, tabii ki tepki gösterecek bilinçli bir halk onların karşısına geçecektir. ancak bu konu akıllı başlı kişiler tarafından, gelenek-görenek veya diğer unsurlar açısından masaya yatırılırsa, o zaman fikirler beyan edilebilir. herkes ileri görüşlülüğü çerçevesinde mantıklı bir açıklamaya girişebilir ve bu söz o zaman tartışılabilir hale gelir.
(bkz: iran)
"nereye sürükleniyoruz" sorusunu tekrar sorduran olaydır.
haa, ya kendisini irticaya, ya da avrupa birliğinde fena kaptırmıştır bu adam. zira ikisini de düşünmek istemiyorum ben. konuşan bir öğretmen çünkü, bu ülkenin topraklarında yetişen bir öğretmen, atatürkün laikliğiyle liselerde, üniversitelerde okuyan, öğrenci yetiştiren, adam yetiştiren bir öğretmen.
nereye sürükleniyoruz biz, nereye.
haa, ya kendisini irticaya, ya da avrupa birliğinde fena kaptırmıştır bu adam. zira ikisini de düşünmek istemiyorum ben. konuşan bir öğretmen çünkü, bu ülkenin topraklarında yetişen bir öğretmen, atatürkün laikliğiyle liselerde, üniversitelerde okuyan, öğrenci yetiştiren, adam yetiştiren bir öğretmen.
nereye sürükleniyoruz biz, nereye.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?