son iki gündür beni gülmekten kırıp geçiren dizi.
ilk sezonun 19 bölümünü bir solukta izledim. nefisti.
dizinin konusu, sevgilisinden ayrılıp, tanımadığı üç adamla ev arkadaşı olan jess ve bu üç adamın renkli ve eğlenceli hayatları.
izlemeye başlayınca duramıyorsun.
acıdan geberdiğin zamanlar için nefis bir ağrı kesici.
salya sümüğe boğulmuş bir halde izlemeye başladığında, bir an içinde kendini gülmekten yerlerde sürünürken bulmazsan para yok. o derece...
gülmeye ihtiyacın varsa izle.
pişman olmayacaksın.
new girl
tayfa yazana kadar dizinin varligindan sadece afi$i detayi ile haberdardim. yazdigi entryi okudum bir deneyeyim istedim pilot bolumunu izledim cok guldum. ozellikle restaurantta kiz arkada$larinin moralini yerine getirmek icin the time of my lifei hep birlikte soylemeleri vardi ki gozumden ya$ geldi.
bayildim bu diziye, harikaymi$.
bayildim bu diziye, harikaymi$.
bir dizi boyle tarif edilebilir mi bilmiyorum ama bu sicak havalarda serinlik veren bir dizi. ki$ olsaydi bu soguk havalarda icimizi isitan bir dizi de diyebilirdim. her mevsimde rahatlatici bir durumu olacak bu dizinin besbelli. insanin icini bir ho$ ediyor i$te, oyle bir $ey. izlenmeli muhakkak.
başrolünde gözlerine hasta olduğumuz, 500 days of summer in summeri, zooey deschanel in oynadığı sit-com. eğlencelidir, izlenesidir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?