şu satırları okudukça orada yaşayası geliyor insanın:
spoilerımsı
montcontourun damları güneşte parıldar. her şey ateşlidir orada, ispanyadan gelme bin bir iz bu cana yakın konuta bir şiir havası verir. altın katırtırnakları, çan biçimi çiçekler esintileri miske boğarlar. hava okşayıcıdır; toprak her yerde gülümser, her yerde tatlı büyüler ruhu sarar, ona bir gevşeklik, bir aşk aşılar, yumuşatır, ninni söyler. bu güzel, tatlı bölge acıları uyutur, tutkuları uyandırır. bu an gökler altında, bu pırıl pırıl sular karşısında kimse soğuk kalamaz. orada nice hırlar ölür, orada durgun bir mutluluğun kollarında yatarsınız. her akşam güneşin allı morlu bürümcükleri arasına çekilip yatması gibi...
spoilerımsı
la femme de trente ans
honore de balzac’ın 1831-1834 yılları arasında yazdığı, türkçeye otuzunda kadın ismiyle çevrilen romanı.
spoiler
roman 1813 yılının nisan ayında başlar. julie isimli ana karakterin iç dünyasıyla fransa’nın o dönemde yaşadığı buhranlar iç içe, uzun upuzun betimlemelerle anlatılmaktadır.
spoiler
spoiler
roman 1813 yılının nisan ayında başlar. julie isimli ana karakterin iç dünyasıyla fransa’nın o dönemde yaşadığı buhranlar iç içe, uzun upuzun betimlemelerle anlatılmaktadır.
spoiler
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?