iznik konsoluyla toparlanarak bir arada bulunan içeriğin sırası;
1-matta
2-markos
3-luka
4-yuhanna
5-elçilerin işleri
6-romalılara mektup
7-korintlilere birinci mektup
8-korintlilere ikinci mektup
9-galatyalılara mektup
10-efeslilere mektup
11-filipililere mektup
12-koloselilere mektup
13-selaniklilere birinci mektup
14-selaniklilere ikinci mektup
15-timoteyus a birinci mektup
16-timoteyus a ikinci mektup
17-titus a mektup
18-filimun a mektup
19-ibranilere mektup
20-yakup un mektubu
21-petrus un birinci mektubu
22-petrus un ikinci mektubu
23-yuhanna nın birinci mektubu
24-yuhanna nın ikinci mektubu
25-yuhanna nın üçüncü mektubu
26-yahuda nın mektubu
27-esinleme
incil
türkçe meali müjde demektir.
(bkz: yeni ahit)
bir çok misyonerin ücretsiz dagıttıgı kitap.
(bkz: incil mitolojisi)
isanın kış vakti incir ağacında incir olmamasından dolayı lanetlediği incir ağacını anlatan bölümü okuduktan sonra okumayı bıraktığım 4 büyük kitaptan biri.
(bkz: snoptik inciller)
tamamen insanlar tarafından yazılan , hıristiyanların kutsal kitaplarından biri. ilk yeni ahit metni isa mesih in ölümünden- hıristiyanlığa göre ölümünden- yaklaşık 30 yıl sonra, havarilerinden birine atfedilerek yazılmıştır. insanlar tarafından yazıldığına en büyük örnek kitabın ilk metninin grekçe olmasıdır, isa mesih yahudiydi, ya ibranice ya da aramaic- eski ibranice- konuşuyordu. yani metni insanlar yazdı; kulaktan dolma bilgilerle, hikayelerle vs. kuran da geçen incil kelimesi bugunkü incili kapsamaz, fakat muhammed in geleceğinin delili olarak "parakleitos" kelimesi yadsınamaz.
(bozulma ya da tahrifat diye birşey bugun elimizde tuttuğumuz binlerce şekli olan yeni ahit- ya da incil- için geçerli değildir)
müjdeli haber manasında kelime (evangel- evanjel)
(bozulma ya da tahrifat diye birşey bugun elimizde tuttuğumuz binlerce şekli olan yeni ahit- ya da incil- için geçerli değildir)
müjdeli haber manasında kelime (evangel- evanjel)
4 büyük incilin arkasından barnabas incili gelir ve hıritiyan alemi tarafından reddedilmiş bir incildir.çünkü barnabas incilinde "bizden sonra gelecek ona peygambere ve ümmete inanın" şeklinde bazı uyarılar vardır.ve barnabasçılar klasik hıristiyan okuluna dahil olmamakla beraber vatikan tarafından sevilmezler.
bilindigi gibi hristiyanligin peygamberi hz isa olsada hristiyanliga sekil veren pavlostur.
ne yazik ki bu kisinin mektuplarda yazdiklarini kafadan tam olarak hatirlayamiyorum.
lakin bildigim islam alimlerinin ozellikle pavlosun mektuplari ile yakubun mektuplari arasindaki farktir.
incilde pavlosun bir cok mektubu oldugu halde yakubun sadece bir mektubu vardir.
ve bu iki kisinin mektuplarinda farklilik hemen goze carpmaktadir. pavlusla, yakubun hristiyanligi tasvirleri farklidir.
yakub sikca tevhide atif yaparken, pavlus hristiyanliga yunan ve roma mitolojilerini sokmaya heveslidir.
yakubun mektubundan:
«sen allah bir olduğuna inanıyorsun, iyi ediyorsun..» u: 19).
«şeriati koyan ve hakim olan birdir, kurtarmağa ye helak etmeğe kadir olan o’dur..» (4: 12).
«sizler ki, yarın ne olacağını bilmezsiniz. hayatınız nedir? biraz vakit görünen ve ondan sonra görünmez olan bir buğusunuz. bunun yerine siz, «eğer rab dilerse yaşayacağız ve bunu ve. şunu yapacağız» demelisiniz» (4:14-5).
hz. isa da aynı şeyleri söylüyordu: yerin ve göğün rabbi olan allah’a şükrediyor, o’na dua ediyor, o’ndan yardım istiyordu. kendisinin o’nun eşi ve bir ilâh olduğunu hiç bir zaman iddia etmemişti.
pavlosa bakalim:
«..kudsiyet ruhuna göre ölülerden kıyam ile kudretle allah’ın oğlu ilân edilmiş olan kendi oğlu rabbimiz isa mesih hakkındadır. size babamız allah ve rab isa mesih’ten inayet ve selâm olsun» (1- 4, 7).
«sen ki, kitap ve sünnetlilik ile şeriati tecavüz ediyorsun, tabiatten olan sünnetsizlik şeriati yerine getirerek sana hükmetmiyecek midir? zira zahiren yahudi olan yahudi değildir, ne de zahiren bedende olan sünnetlilik sünnetliliktir. fakat içten yahudi olan yahudidir ve harfte değil, ruhta yüreğin sünnetliliği sünnetliliktir..» (2:27-29).
«fakat, şimdi şeriat ve peygamberler tarafından şehadet edilerek allah’ın salâhı, yani isa mesih’e iman vasıtasıyla bütün iman edenlere olan allah’ın salâhı, şeriat olmayarak zahir olmuştur; çünkü hiç fark yoktur, zira hepsi günah işlediler ve allah’ın izzetinden mahrum kaldılar,- isa mesih’te olan fidye vasıtasıyla, onun inayetiyle bedelsiz salih sayılırlar» (3:-21-24).
«..şimdiki zamanda adaletinin izharı için, onun kanında iman vasıtası ile kefaret olarak allah onu arzetti, ta ki kendisi adil olsun ve isa’ya iman edeni salih say¬sın., sünnetsizliği de iman vasıtası ile sahih ayacaktır.» (3 : 26, 30).
«imdi biz imanla salih sayılmış olup rabbimiz isa mesih vasıtasıyla allah indinde selâmetimiz vardır., bize verilmiş olan ruh’ul-kudüs vasıtasıyla allah’ın sevgisi yüreklerimize dökülmüştür.. mesih fasıklar için öldü.. mesih bizim için öldü. imdi onun kanı ile şimdi salih sayılmış olarak, o’nun vasıtası ile gazaptan daha ziyade kurtulacağız.. inayet çoğalsın diye günahta devam edelim mi? haşa. biz ki, günaha öldük, artık onda nasıl yaşarız?. siz de böylece kendinizi günaha ölü, fakat mesih isa’da allah’a diri sayın., şeriat altında değil, inayet altındasınız... allah’a şükrolsun ki, günahın kulları olduğunuz halde, teslim edildiğiniz öğretişin suretine göre yürekten itaat ettiniz ve günahtan azat edilerek salâha kul oldunuz.. imdi ne diyelim? şeriat günah mıdır? haşa. fakat, şeriat vasıta olmasaydı günahı bilmemiş olurdum; çünkü, eğer şeriat «tamah etmeyeceksin» dememiş olsaydı ben tamahı bilmezdim; fakat günah fırsat bularak emir vasıtası ile bende her türlü tamahı hasıl etti; çünkü şeriat yok iken günah ölüdür. ve bir vakitler şeriat yok iken ben diri idim; fakat
emir gelince günah dirildi ve ben öldüm..» (5, 6, 7. bablardan).
sonuc:
bütün bu alıntılardan anladığımız kadarıyla, pavlos öncelikle hristiyanlıkta büyük bir ihtilâl yapmaktadır. o’na göre, şeriat olmasaydı günah olmayacaktı, şeriat günahları belirlemiştir. şeriatla dinlen (ortaya çıkan) günahlar insanı öldürmüştür. insanın yeniden dirilmesi için de, şeriata uymaktan çok, isa mesih’e inanmak ve kalben temiz olmak yeterlidir.
isa, kanıyla bütün insanlığın günahlarını temizlemiştir, şu halde o’na inanmakla temiz olunacaktır. bu anlayışla, pavlos’un sünnet üzerinde de çok durduğunu görüyoruz. inciller’de ve rasuller’in işlerinde de geçtiği üzere, hz. ibrahim ve soyu sünnetliydi; aynı şekilde isa da sünneti emrediyordu. imanından dolayı öldürülen istafanos ibrahim’e sünnet ahdi verildiğini ve ibrahim’in ishak’ı sünnet ettiğini anlattığı gibi, karşısındakilere de «ey boyunları sert, yürekleri ve kulakları sünnetsiz adamlar» diye hitap ediyordu. (rasullerin işleri: 7). fakat, hz. isa’dan sonra, pavlos gibilerinin bir takım uydurma rüya ve ’keşiflerle isa’nın şeriatında büyük değişiklikler yaptıkları acıktır. sözgelimi, rasullerin işleri’nde, petrus’un bir vecd halinde göğün açılmış ve büyük çarşafa benzer bir kabın dört köşesinden asılı olarak yer üzerine indiğini gördüğü, içinde her türlü dört ayaklı ve yerde sürünen hayvanların ve göğün kuşlarının bulunduğu ve kendisine bir sesin «petrus kalk, boğazla da ye» dediği, fakat onun «haşa, ya rab, zira ben asla bayağı ve murdar şey yemedim» dediği, bunun üzerine kendisine «allah’ın temizlediği şeyleri sen bayağı etme» dendiği ve bunun üç kere vaki olduğu anlatılmaktadır (10: 9-16).
bütün bu değişikliklerin sonucunda, önce isa’nın dini insan hayatını tümden kuşatıcı bir nizam olmaktan çıkmış, şeriat’tan soyutlanmış, iman ve ahlâkî kurallardan ibaret seküler bir din halini almış, bunun sonucunda da roma putperestliğiyle rahatça uzlaşabilmiştir. çünkü, kayser’in hakkıyla allah’ın hakk: ayrılmıştır. oysa, yakub’un mektubu’nda da ısrarla vurgulandığı üzere hz. isa şeriat’ın ve ferdin amelleri üzerinde şiddetle duruyordu;
«ve kendi kendinizi aldatarak sözün yalnız işiticileri değil, fakat işleyicileri olun..» (1: 22).
«ey kardeşlerim, eğer bir kimse amelleri yok iken, imanı olduğunu söylerse, faide nedir?» (2 : 14).
«iman da, eğer amelleri olmazsa haddi zatında ölüdür» (2: 17).
«ey kardeşler, birbirinizi yermeyin. kardeşini yeren, yahut kardeşine hükmeden şeriatı yerer ve şeriata hükmeder; fakat eğer şeriata hükmedersen, sen şeriatın işleyicisi değil, hakimi olursun. şeriatı koyan ve hakim olan birdir-, kurtarmaya ve helak etmeğe kadir olan odur, fakat komşuna hükmeden sen, kim oluyorsun?» (4 : 11 -12).
(bu entrynin bir kismi alintidir...calintidir..,)
http://www.bilinmeyenislam.com/print.php?newsid=104
ne yazik ki bu kisinin mektuplarda yazdiklarini kafadan tam olarak hatirlayamiyorum.
lakin bildigim islam alimlerinin ozellikle pavlosun mektuplari ile yakubun mektuplari arasindaki farktir.
incilde pavlosun bir cok mektubu oldugu halde yakubun sadece bir mektubu vardir.
ve bu iki kisinin mektuplarinda farklilik hemen goze carpmaktadir. pavlusla, yakubun hristiyanligi tasvirleri farklidir.
yakub sikca tevhide atif yaparken, pavlus hristiyanliga yunan ve roma mitolojilerini sokmaya heveslidir.
yakubun mektubundan:
«sen allah bir olduğuna inanıyorsun, iyi ediyorsun..» u: 19).
«şeriati koyan ve hakim olan birdir, kurtarmağa ye helak etmeğe kadir olan o’dur..» (4: 12).
«sizler ki, yarın ne olacağını bilmezsiniz. hayatınız nedir? biraz vakit görünen ve ondan sonra görünmez olan bir buğusunuz. bunun yerine siz, «eğer rab dilerse yaşayacağız ve bunu ve. şunu yapacağız» demelisiniz» (4:14-5).
hz. isa da aynı şeyleri söylüyordu: yerin ve göğün rabbi olan allah’a şükrediyor, o’na dua ediyor, o’ndan yardım istiyordu. kendisinin o’nun eşi ve bir ilâh olduğunu hiç bir zaman iddia etmemişti.
pavlosa bakalim:
«..kudsiyet ruhuna göre ölülerden kıyam ile kudretle allah’ın oğlu ilân edilmiş olan kendi oğlu rabbimiz isa mesih hakkındadır. size babamız allah ve rab isa mesih’ten inayet ve selâm olsun» (1- 4, 7).
«sen ki, kitap ve sünnetlilik ile şeriati tecavüz ediyorsun, tabiatten olan sünnetsizlik şeriati yerine getirerek sana hükmetmiyecek midir? zira zahiren yahudi olan yahudi değildir, ne de zahiren bedende olan sünnetlilik sünnetliliktir. fakat içten yahudi olan yahudidir ve harfte değil, ruhta yüreğin sünnetliliği sünnetliliktir..» (2:27-29).
«fakat, şimdi şeriat ve peygamberler tarafından şehadet edilerek allah’ın salâhı, yani isa mesih’e iman vasıtasıyla bütün iman edenlere olan allah’ın salâhı, şeriat olmayarak zahir olmuştur; çünkü hiç fark yoktur, zira hepsi günah işlediler ve allah’ın izzetinden mahrum kaldılar,- isa mesih’te olan fidye vasıtasıyla, onun inayetiyle bedelsiz salih sayılırlar» (3:-21-24).
«..şimdiki zamanda adaletinin izharı için, onun kanında iman vasıtası ile kefaret olarak allah onu arzetti, ta ki kendisi adil olsun ve isa’ya iman edeni salih say¬sın., sünnetsizliği de iman vasıtası ile sahih ayacaktır.» (3 : 26, 30).
«imdi biz imanla salih sayılmış olup rabbimiz isa mesih vasıtasıyla allah indinde selâmetimiz vardır., bize verilmiş olan ruh’ul-kudüs vasıtasıyla allah’ın sevgisi yüreklerimize dökülmüştür.. mesih fasıklar için öldü.. mesih bizim için öldü. imdi onun kanı ile şimdi salih sayılmış olarak, o’nun vasıtası ile gazaptan daha ziyade kurtulacağız.. inayet çoğalsın diye günahta devam edelim mi? haşa. biz ki, günaha öldük, artık onda nasıl yaşarız?. siz de böylece kendinizi günaha ölü, fakat mesih isa’da allah’a diri sayın., şeriat altında değil, inayet altındasınız... allah’a şükrolsun ki, günahın kulları olduğunuz halde, teslim edildiğiniz öğretişin suretine göre yürekten itaat ettiniz ve günahtan azat edilerek salâha kul oldunuz.. imdi ne diyelim? şeriat günah mıdır? haşa. fakat, şeriat vasıta olmasaydı günahı bilmemiş olurdum; çünkü, eğer şeriat «tamah etmeyeceksin» dememiş olsaydı ben tamahı bilmezdim; fakat günah fırsat bularak emir vasıtası ile bende her türlü tamahı hasıl etti; çünkü şeriat yok iken günah ölüdür. ve bir vakitler şeriat yok iken ben diri idim; fakat
emir gelince günah dirildi ve ben öldüm..» (5, 6, 7. bablardan).
sonuc:
bütün bu alıntılardan anladığımız kadarıyla, pavlos öncelikle hristiyanlıkta büyük bir ihtilâl yapmaktadır. o’na göre, şeriat olmasaydı günah olmayacaktı, şeriat günahları belirlemiştir. şeriatla dinlen (ortaya çıkan) günahlar insanı öldürmüştür. insanın yeniden dirilmesi için de, şeriata uymaktan çok, isa mesih’e inanmak ve kalben temiz olmak yeterlidir.
isa, kanıyla bütün insanlığın günahlarını temizlemiştir, şu halde o’na inanmakla temiz olunacaktır. bu anlayışla, pavlos’un sünnet üzerinde de çok durduğunu görüyoruz. inciller’de ve rasuller’in işlerinde de geçtiği üzere, hz. ibrahim ve soyu sünnetliydi; aynı şekilde isa da sünneti emrediyordu. imanından dolayı öldürülen istafanos ibrahim’e sünnet ahdi verildiğini ve ibrahim’in ishak’ı sünnet ettiğini anlattığı gibi, karşısındakilere de «ey boyunları sert, yürekleri ve kulakları sünnetsiz adamlar» diye hitap ediyordu. (rasullerin işleri: 7). fakat, hz. isa’dan sonra, pavlos gibilerinin bir takım uydurma rüya ve ’keşiflerle isa’nın şeriatında büyük değişiklikler yaptıkları acıktır. sözgelimi, rasullerin işleri’nde, petrus’un bir vecd halinde göğün açılmış ve büyük çarşafa benzer bir kabın dört köşesinden asılı olarak yer üzerine indiğini gördüğü, içinde her türlü dört ayaklı ve yerde sürünen hayvanların ve göğün kuşlarının bulunduğu ve kendisine bir sesin «petrus kalk, boğazla da ye» dediği, fakat onun «haşa, ya rab, zira ben asla bayağı ve murdar şey yemedim» dediği, bunun üzerine kendisine «allah’ın temizlediği şeyleri sen bayağı etme» dendiği ve bunun üç kere vaki olduğu anlatılmaktadır (10: 9-16).
bütün bu değişikliklerin sonucunda, önce isa’nın dini insan hayatını tümden kuşatıcı bir nizam olmaktan çıkmış, şeriat’tan soyutlanmış, iman ve ahlâkî kurallardan ibaret seküler bir din halini almış, bunun sonucunda da roma putperestliğiyle rahatça uzlaşabilmiştir. çünkü, kayser’in hakkıyla allah’ın hakk: ayrılmıştır. oysa, yakub’un mektubu’nda da ısrarla vurgulandığı üzere hz. isa şeriat’ın ve ferdin amelleri üzerinde şiddetle duruyordu;
«ve kendi kendinizi aldatarak sözün yalnız işiticileri değil, fakat işleyicileri olun..» (1: 22).
«ey kardeşlerim, eğer bir kimse amelleri yok iken, imanı olduğunu söylerse, faide nedir?» (2 : 14).
«iman da, eğer amelleri olmazsa haddi zatında ölüdür» (2: 17).
«ey kardeşler, birbirinizi yermeyin. kardeşini yeren, yahut kardeşine hükmeden şeriatı yerer ve şeriata hükmeder; fakat eğer şeriata hükmedersen, sen şeriatın işleyicisi değil, hakimi olursun. şeriatı koyan ve hakim olan birdir-, kurtarmaya ve helak etmeğe kadir olan odur, fakat komşuna hükmeden sen, kim oluyorsun?» (4 : 11 -12).
(bu entrynin bir kismi alintidir...calintidir..,)
http://www.bilinmeyenislam.com/print.php?newsid=104
(bkz: #244229)
(bkz: #244987)
(bkz: #241078 )
memleketteki misyonerlik faaliyetlerinin tam gaz sürmesiyle artık sokaklarda bedava dağıtılan kitap.
ben bir tane incil satın alıp okudum, aldığım izlenim şudur:
bir kutsal kitaptan çok romanı andırıyor incil. eski ahit ve yeni ahit olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. eski ahitte önemli peygamberlerin hayatlarından kesitler vardır: hz. musa, hz. eyüp, hz. yusuf, hz. yakup, hz. nuh ve aklıma gelmeyen önemli peygamberlerin mücadeleleri hikaye tadında anlatılır. eski ahit yahudilerin kutsal kitabıdır ve aynı zamanda tevrat olarak anılır.
yeni ahitte ise hz. isa’nın hayatından kesitler, mucizeleri, menkıbeleri onun havarileri olan matta, markus, yuhanna ve luka’nın gözlemlerine dayanarak anlatılır. çarmıha geriliş olayı da vardır. fakat çermıha geriliş olayı özellikle luka ve matta incilinde farklı farklı anlatılır, yani tam bir bütünlük yoktur. bunun dışında özellikle hz. isa’nın önemli havarilerinden aziz pavlus’un romalılara, korinthoslulara ve efeslilere ve diğer toplumlara hıristiyanlığa çağrı amacını taşıyan mektupları vardır. son derece ilginç bir dille yazmıştır bu mektupları aziz pavlus.
not: sakın bana "hıristiyan mısın?" diye sormayın. arkeoloji ve sanat tarihi öğrencisi olmamdan mütevellit ve aynı zaman bizans sanatı ve arkeolojisi dersi almamdan mütevellit bir incil alıp okuduk. yoksa müslümanım elhamdüllillah...
ben bir tane incil satın alıp okudum, aldığım izlenim şudur:
bir kutsal kitaptan çok romanı andırıyor incil. eski ahit ve yeni ahit olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır. eski ahitte önemli peygamberlerin hayatlarından kesitler vardır: hz. musa, hz. eyüp, hz. yusuf, hz. yakup, hz. nuh ve aklıma gelmeyen önemli peygamberlerin mücadeleleri hikaye tadında anlatılır. eski ahit yahudilerin kutsal kitabıdır ve aynı zamanda tevrat olarak anılır.
yeni ahitte ise hz. isa’nın hayatından kesitler, mucizeleri, menkıbeleri onun havarileri olan matta, markus, yuhanna ve luka’nın gözlemlerine dayanarak anlatılır. çarmıha geriliş olayı da vardır. fakat çermıha geriliş olayı özellikle luka ve matta incilinde farklı farklı anlatılır, yani tam bir bütünlük yoktur. bunun dışında özellikle hz. isa’nın önemli havarilerinden aziz pavlus’un romalılara, korinthoslulara ve efeslilere ve diğer toplumlara hıristiyanlığa çağrı amacını taşıyan mektupları vardır. son derece ilginç bir dille yazmıştır bu mektupları aziz pavlus.
not: sakın bana "hıristiyan mısın?" diye sormayın. arkeoloji ve sanat tarihi öğrencisi olmamdan mütevellit ve aynı zaman bizans sanatı ve arkeolojisi dersi almamdan mütevellit bir incil alıp okuduk. yoksa müslümanım elhamdüllillah...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?