türkiyede gelmiş geçmiş bir tek gangter vardır o da necdet elmas.
8 temmuz 1961 günü gazetelerin birinci sayfalarında istanbul’da hemde sıkıyönetim altındaki istanbul’da büyük bir cüretle banka soyan esrarengiz bir gangsterden söz ediliyordu. siyah gözlüklü,uzun boylu,davudi sesli bir adam güpegündüz bir banka soymuştu. çemberlitaş’taki buğday bankası’ydı bu. 59 chevrolet’in o kadar hayranıydı ki,ilk banka soygununa bile şoför halim’in kullandığı ördek yeşili 59 chevrolet taksiyle geldi. necdet elmas, soygun sonrası şoförü indirip, kendisinin devam ettiği kuyruklu chevrolet’le ustaca uzaklaşmayı başarmıştı. topkapı’da terkedilmiş “59 chevy”;polis telsizlerinden cızırtılı bir şekilde yankılanırken o yeşil chevrolet’in geniş kanatlarına imzasını çoktan atmıştı bile.
yapacağı soygunlarla yoksulluğa kafa tutmayı hedeflemişti. hatta soygun esnasında vezneden para çeken işçiye, ben işçinin parasını almam demesini bilmişti. çok para kazanarak yoksullara yardım edecek ve oğullarına iyi bir eğitim verebilecekti. çünkü kendisi ekonomik problemler dolayısıyla hukuk eğitimini 2.sınıfta sonlandırmak zorunda kalmıştı.ikinci soygun hazırlığı tamamlanmıştı. hedef kazlıçeşme’deki iş bankası şubesiydi. arkadaşı ile birlikte gök mavisi ve siyah renkli iki ayrı 59 chevrolet’le işe koyuldular. bagaja, topuk kısmına yakın yerden kesilmiş üç parça pembe naylon kadın çorabı itinayla katlanıp konmuştu. her iki otomobil de arka kapılarından başlayıp çekik gözlü stop lambalarına kadar yayılan heybetli kanatlarıyla melekleri andırıyordu. sekiz silindirli arabayı çalışır halde bırakmıştı necdet elmas bankaya girerken. iki dakika sonra bankadan çıktığında çuvalında 165,850 lira vardı. caddede bulunan birkaç kişi sekiz silindirin kulağı tırmalayan homurtusuyla irkilmişti. arka tekerleklerinin üzerine çökerek yıldırım gibi fırlayan geniş kuyruklu siyah chevrolet istanbul’da yerleşik yabancıların kullandığı siyah üzerine turuncu renkli plakalardan birini taşıyordu ve camları motor yağına bulanmış üstüpüyle sıvandığı için içeridekiler seçilemiyordu. şehrin pek de kullanılmayan arka yollarını ezbere bilen gangster ve ortağı sarıyer üzerinden geldikleri istırancalar’da önce sarılıp öpüşerek zaferlerini kutladılar. dikiz aynalarını,teybini ve sonradan taktıkları plakasını söktükleri siyah 59 chevrolet’i bir dere yatağına yuvarlayan iki ortak, gök mavisi 59 chevrolet’leriyle bebek sırtlarına geri dönerek arabalarında yaşamaya devam ettiler. bu arada gangsterin “yemleri” de hedefini bulmuş,polis bankadan binlerce lira çalan bir adamın otomobilin radyo, pikap ve aynalarını çalmaya tenezzül etmeyeceği kanaatine varmıştı. bu arada polis farkında olmadan can alıcı bir işe de girişti; 59 model chevrolet’lerin tümünü araştırmaya başladı. soygunları tereyağından kıl çeker gibi halledip en ufak bir iz bile bırakmadan kaybolan necdet elmas, asker polis işbirliğine rağmen, helikopterleri bile kuyruklu chevrolet’iyle saf dışı bırakabilmişti.
kuyruklu chevrolet’leriyle birkaç banka soygunu daha gerçekleştiren necdet elmas, ihbar sonucu yakalanıp davutpaşa’daki sıkıyönetim karargahına teslim edilmeye götürülürken, hiç sevmediği polislerin bir jest olarak getirdiği 1960 model siyah chevrolet’i görünce gülümseyerek, ”bunların 71 modelleri nasıl olacak acaba?”diye sordu. hepsi 12 gün süren bir kovalamacaydı. kuyruklu chevrolet’i ve peşindeki asker, polis kalabalığı ile istanbul sokaklarında dolaşan gözü kara, çapkın adamın yarattığı efsane hiç unutulmadı. o yeraltı dünyası kadar 60′lı yılların “değişim” isteyen kuşağının da kahramanı oldu ama chevrolet’lerden hiç vazgeçmedi.
buraya kadar alıntıdır.
derin kaynaklardan aldığım bilgiye göre kendisini helikıpterle 2 hafta boyunca aramış fakat bulamamıştır. yakalanış şekli ise bir ispiyon yoluyla olmuş necdet elmas o çok sevdiği chevroletini moda sahiline çekmiş uyumaktayken, gazeteden olayları takip eden biri ihbar etmiş ve bunun üzerine yakalanmış. halen beşiktaşta bir kaç büfenin sahibidir bu amca.
gangster
gangster rap dinler bu kimseler bir de.
çete üyesidir. türkiyede yoktur bunlardan. çoğunlukla asi zenciler olurlar ama beyazlar da vardır. kendi kendilerine gruplaşmalar ve ellerle yapılan işaretleri vardır. bu işaretleri sokakta yapmazsınız, yoksa ansızın biri sizi vurabilir. işin komik kısmı bu bahsettiğim şey şaka değil. evet. alt tarafı el işareti yani, hareket de çekmiyosunuz, neyse. mesela gd vardır, bu grup kings i sevmez falan, bunlar amerikanın kuzey kısmında çatışır habire. sonra gang lord denen kimseler vardır, bunlar da işte ülkü ocaklarının "resi"leri "başbuğ"ları falan gibidir. böyle şeyler her yerde saçma yani. gangsta diye zenciler okur, böyle takılan kimselerin ingilizcesi de bir acayiptir zaten. gerek tonlamaları gerek gramerleri olsun bir değişiktir. onlar gibi konuşmak hakikaten çok komiktir, eğlendirir milleti. böyle bir şeydir, toplumdaki bölünmelerin sonucudur kısaca.
gang.
türkiyede gangıster diye okunan amerikada gangsta diye okunan pek sempatik bulmadığım kara korsanları
yasadışı işler yaparak maddi kazanc sağlayan kişilerdir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?