yaptırımlar tiyatrosunun kısa adı. maddeler halinde açıklamak gerekirse:
1- milli takım antrenörümüz mehmet özdilek (şifo mehmet) ‘in türk ve dünya futbol kamuoyunca nasıl kınandığı ve cezalandırıldığı, üstüne birde daha cezası kesinleşmeden türk futbol kamuoyundan özür dileyerek istifa ettiğinin hatırası çok tazedir. (rakip futbolcuya hafif bir çelme atmaya çalıştı)
zidane ise dünya kupasında ağır tahrike maruz kaldığı kameralarca belgelenmesine rağmen aldığı cezaları metanetle kabul etmiş ve çıkıp delikanlıca özür dilemiştir.
(kafasını hafifce rakip futbolcuya dokundurdu)
şu yaşıma kadar türkiye birinci liginde görmediğim ve duymadığım bir olay gerçekleşmiş ve ev sahibi takımın güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğu misafir takımın oyuncularından biri, her ne sebepten olursa olsun saldırıya uğramıştır. daha da üzücü olanı saldırganlardan birinin fb’li bir futbolcu olduğu kameralarca tespit edilmesine rağmen, bu badireyi hafif cezalarla atlattıklarına şükretmek yerine hala utanmadan ağlaklık yapan bir kısım taraftarının acınası durumudur.
(yurtdışında olsa söz konusu futbolcunun lisans iptali doğal karşılanırdı)
2-türkiye’ye geldikleri ilk aylarda terbiyeli ve profesyonel tavırlarıyla dikkat çeken yabancı futbolcuların ilk sezonu atlattıktan sonra her pozisyonda hakemlere itiraz etmeleri, maç içindeki çirkeflikleri ve tribünleri tahrikte sınır tanımayan hareketleri hepimizin artık neredeyse kabullendiği bir durumdur. (nouma, mondragon vb…) ligimize profesyonellik getirsin diye milyonlar saçarak getirttiğimiz yabancı futbolcular maalesef kısa süre sonra her fırsatta skandallara imza atmaktadırlar. bu durum sorunun sistemle ilgili olduğuna işarettir.
milli takımın en çalışkan ve istikrarlı ve centilmen oyuncusu aurelio’nun nasıl olupta böyle bir olaya karıştığı düşündürücüdür.(malesef yabancılar bile kısa sürede bütün kötü huylarımıza adapte oluyorlar)
3-“damlaya damlaya göl olur” atasözünü “ağlaya ağlaya kupa olur” şeklinde algılayan yönetimlerine tepki göstermek yerine, her duruma at gözlüğüyle bakmayı refleks edinmiş taraftarlara müstehak olan 7-1’lik avrupa rekorlarının tekerrür etmesi doğal karşılanabilir.
(geçmişte adaletin çarpıtılmasına sessiz kalanlar gelecekte aynı haksızlıklara uğrayabilirler)
dip not : taraftarların kendi takımlarını eleştirebildikleri, futbolcuların centilmenlikten ödün vermediği, yöneticilerin ağlamak yerine takımla alakadar oldukları bir ligi bütün samimiyetimle dilerim
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?