basketbol

aşktır bu oyun. her anında aşktır.
top elinizdeyken, o basketbol topunun dokunduğunuz her noktası aşktır. -yanlış anlaşılıyor da olabilirim, ehm, neyse. -

şimdi size nasıl anlatsam; o şutu atarken gireceğinden emin olduğunuzu, bunu hissettiğinizi ve bundan aldığınız zevki nasıl anlatsam?

ne demiş mevlana; "ben ol ki bilesin".
işte öyle bir şey..

bu oyunda başarılı olmak isteyen takım sahipleri şimdi vereceğim formülü izleyerek amaçlarına ulaşabilirler.

-1-
öncelikle kuracağınız takım mutlaka ama mutlaka bir şehir takımı olmalıdır. öteki türlüsü çok zor. arkanızda taraftar desteği olmadan hiç bir yere gelemezsiniz.

(bkz: new orleans hornets)

-2-

takımınızı kuracağınız şehir, medya gücü açısından çok çok önemli. medyayı arkanıza almanız, çok sıradan bir günde bile gazetelerde, televizyonda mutlaka sizinle alakalı bir haber çıkmasını sağlamanız lazım.

-3-

stuffa yatırım yapın.

antrenörler, scouting ekibi, asistan koçlar çok önemli. kadroyu doldurmak için önünüze gelen adamla anlaşmayın. bu konularda işinin uzmanı insanları takımınıza sokun.

-4-

kafası çalışan, duruşuyla takımına güven- karşı takıma korku veren bir koçla anlaşın. bu konuda kesenin ağzını açmaktan kaçınmayın. ne kadar iyi bir takım kurarsanız kurun o takımı yönetecek adamı doğru seçemezseniz başarılı olamazsınız.

(bkz: miami heat)

-5-

basketbolda en kilit nokta; iç-dış dengesi dediğimiz durum. yani senin takımının pota altına yakın yerlerden bulduğu sayılarla, uzak yerlerden buldukları arasındaki oran çok büyümemeli. bunun için takımımıza iki adet( biri pota altı diğeri 3,2 yada 1 numara olmak üzere ) süperstar oyuncu kazandır.

yalnız burada bir kilit nokta var. bu iki süperstar arasındaki uyum çok çok önemli. mutlaka bir tanesini seç ve takımı ona emanet et. diğeri her zaman bu takımın 2. süperstarı olduğunu bilsin. ego çatışmasından dolayı takımının zarar görmesine izin verme.

-6-

gelelim yan rollere.

minimum 3 adet düzenli katkı yapan oyuncun olması lazım. bunların ilk beş başlaması ya da kenardan gelmesi önemli değil ama yapacakları sınırlı da olsa, her maç ne yapacağından emin olduğun 3 oyuncu uzun vadede işini çok kolaylaştırır.

1 adet patlayıcı bir adam koy takıma. bir akşam çıkıp 30 sayı atarken diğer akşam 2 sayı atsın. buna takılma. böyle adamlara rakip takımlar hiç bir zaman özel önlem almayacakları için, iyi günlerinde olduklarında çok rahat maç kazandırırlar.

rotasyondaki diğer adamları egoları çok düşük, rolünü bilen ve bunu kabullenmiş insanlardan oluştur. bu adamların sorun çıkartıp takımı karıştırmasına izin verme.

-7-

bu takımı kurmak zaman alacaktır. 3-4 sene beklemen lazım. sabırlı ol.

ama takımı kurduktan hemen sonra da başarı gelmeyebilir. biraz süre tanı. aceleci kararlardan kaçın ve her zaman takımının arkasında ol.

* bu söylediklerimin hepsini yaparsanız mutlaka başarılı olursunuz. bu söylediklerimin çoğunu yaparsanız belki başarılı olursunuz, belki olamazsınız.

söylediklerimin çoğunu yapamazsanız başarılı olmanız mümkün değil. üzülmeyin. herkes başarılı olacak diye bir kaide yok. takımınızı bir ticarethane gibi kullanıp kar etmeye bakın.

çocukların çizgi kahramanlardan sonra en çok etkilendiklerini düşündüğüm sporcuların icra ettikleri spor dalıdır.

neden?
çünkü bir basketbolcu çocuklara erken yatmaları gerektiğini söylerken (i.kutluay)
bir diğer basketbolcu sağlıklı büyümeleri için gerekenleri anlatıyor.(banvit)

(bkz: triple double)

öyle enteresan şeyler oluyor ki bazen bu oyunda, nba live serisinde yapmaya kalksanız yapamazsınız;

http://tinyurl.com/64cgfj4

Her iki üç dakikada alınan molalar sebebi ile bir türlü bitmeyen maçlara sahip olan spor dali.

kanadali bi abimizin topu sepete sokma mantigiyla buldugu,yillar gectikce degisen ve gelisen spor.

(bkz: nba)

bence en duzeyli, en klas ve en elit spor dalidir..izlemesi de ayri bir zevktir, oynamasi da.

ulkemizde bir turlu hakettigi derecede ilgiye ulasamamis spor dali.ama ileride daha populer olacagini umuyorum.

hakemliginin de oynamak kadar olmasa da zevkli oldugunu dusundugum spor dali..

(bkz: base line)

8 sene profesyonelce yaptigim spor dali.
omrumun en guzel yillarini yasatmistir bana.
turkiyeyyi gezdirmistir.

1861 kanada dogumlu (bkz: james naismith) ’in 1891 yilinda amerika’da icat ettigi dunyanin en hizli ikinci takim oyunu ve takim ruhunu en iyi yansitan oyunu.en temel cevrimle sepet topu.
dunyada ve ozellikle amerika’da bir cok izleyici ve hayran kitlesi mevcuttur.ulkemizde amerika’daki kadar olmasa da, ozellikle son yillarda avrupa basketbol sampiyonasi’na ev sahipligi yaptigimiz 2001 yilindan itibaren belirgin bir izleyici artisi gorulur.
bir takimda saha icinde 5, toplamda 12 kisi bulunur.4 periyot oynanir.saha olculeri 15x28 veya 16x26 m olabilir. saha icinde 1 hakem, saha kenarlarinda karsilikli 2 hakem ve ayrica masa hakemleri oyunu yonetir.
basketbolu en iyi ve en kisa aciklayan soz ’bencil olmamak’ tir.
basketbola baslama ideal yasi 11, 12’dir. bu sebeple benim de kesfedildigim gibi, okullara basket koclari gelir ve ilkokul 4. siniftan itibaren her sinifa girip, karpuz secer gibi her uzun boylu cocugu idmana cagirir, yetenek avciligi yaparlar.
ulkemizde basketbol federasyonunun en iyi kabul ettigi saha eurovision’un ve bir cok aktivitenin yapildigi abdi ipekci spor salonudur.
ulkemizde fiba kurallarina gore formalar 4 numaradan baslar ve genelde 10 numara oyun kurucularina,takim kaptanlarina verilir.
ulkemizde en basarili basketbol takimlari efes pilsen ve ulker spordur. amerika’daki nba ligi tum dunyada en fazla izlenilen ve en zengin liglerde onde gelir.
(bkz: i love this game)

galip gelen takımın 2 puan aldığı spor...

ozellikle bayanlarda görülmektedir ki, bu sporu bıraktıktan sonra vucutları da onları bırakır.
onca senenın idmanları, ağırlık çalışmaları ve ardı arkası kesilmeyen hormon hapları, vitaminlerinden sonra tam anlamıyla goril kapasitesi ve görüntüsü kazanan bayanlar, bir bayan fiziğine dönüş yapabilmek için yoğun çaba harcarlar.
lakin ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar o kaba yürüyüşü ve zaman zaman olan kambur duruşu bırakamazlar.

(bkz: mutluluğun formulu)

topun her çemberden geçişinde -hele bir de üçlük atış ise, hele bir de ben atmış isem- çıkardığı ses için bile oynanması gereken spordur.

(bkz: deliksiz basket atınca fileden gelen ses)

basketbolda 24 saniye kuralı vardır...

ve bu kural hayat için de geçerlidir ;

yeni tanıştığınız birinin aklında sadece tanışmanızın ilk 30 saniyesi kalır... bu izlenimdir ve bunu değiştirmek hayli güçtür...

yani şayet birini beğendiyseniz etkilemek istiyorsanuz ; ilk 24 saniye ne yaptın yaptın...(u: ben ancak bukadar yardımcı olabilirim) (u: gülücük)