istanbul un fethi

sergey
dunya tarihinin en onemli olaylari arasinda sayilan ve dogu roma imparatorlugu olarak anilan bizansin tamamen tarih sahnesinden silinmesini saglayan olaydir. bu fetihten sonra fatihin vatandaslari tamamiyle inanc ve yasamlarinda serbest birakmasiyla osmanlinin hosgoru politikasinin bir kez daha kanitlandigi ve tarihimizle gurur duymamizi saglayan olaydir. cem ozer denilen ermeni kokenli mahlukat ise bir stand up sovunda "fatih istanbulu fethetti de ne oldu" diyerek bu olayi kucumsemesi dolayisiyla buyuk tepki cekmesine neden olan olaydir.
peach
izlerinin gunumuzde bile atilamamis ve atilamayacak antipatizanlik nedenidir basta yunanistan olmak uzere bir cok devlet icin.
floydian
fatih sultan mehmed padişah, olduktan sonra ilk iş olarak, devamlı ayaklanma çıkaran karamanoğlu beyliğine karşı sefere çıktı. karamanoğlu ibrahim bey af diledi. fatih istanbul’un fethini düşündüğü için onu bağışladı. fatih sultan mehmed, büyük gayesini gerçekleştirmek için, macarlara, sırplara ve bizanslılara karşı yumuşak davranıyordu. amacı haçlıların birleşmesini önlemek, onları tahrik etmemek ve zaman kazanmaktı. bin yıllık tarihinin sonuna gelmiş olan bizans küçüle küçüle sadece istanbul şehrinin sınırları içinde hüküm süren bir devlet durumuna düşmüştü. ancak buna rağmen bizans’ın varlığı, balkanlardaki türk hakimiyeti açısından tehlikeli oluyordu. bizans imparatorları, anadolu’daki çeşitli siyasi güçleri de osmanlı aleyhine kışkırtmaktan geri kalmıyorlardı. hatta zaman zaman osmanlı şehzadeleri arasındaki taht kavgalarına karışıp devletin iç düzenini bozuyorlardı. istanbul’un osmanlı devleti’nin hakimiyeti altında girmesi, ticari ve kültürel yönden önemli bir avantajın daha ele geçirilmesi demekti. boğazlar tam anlamıyla kontrol altına alınacak ve bu sayede, karadeniz ticaret yolları ele geçirilmiş olacaktı. karamanoğulları meselesini çözen fatih sultan mehmed, istanbul’un fethi için gerekli hazırlıklara başladı. devrin mühendislerinden musluhiddin, saruca sekban ile osmanlılara sığınan macar urban edirne’de top dökümü işiyle görevlendirildi. "şahi" adı verilen bu topların yanında, tekerlekli kuleler ve aşırtma güllelerin üretilmesi (havan topu) yapılan hazırlıklar arasındaydı. yaptırılan bu büyük toplar istanbul’un fethedilmesinde önemli rol oynadı. yıldırım bayezid’in istanbul kuşatması sırasında yaptırdığı anadolu hisarının karşısına, rumeli hisarı (boğazkesen) inşa edildi. bu sayede boğazlar’ın kontrolü sağlanacak, deniz yoluyla gelebilecek yardımlara karşı tedbir alınmış olacaktı. 400 parçadan oluşan bir donanma inşa edildi. turhan bey komutasındaki bir osmanlı donanması mora’ya gönderildi ve istanbul’a yardım gelmesi engellendi. eflak ve sırbistan ile var olan barış antlaşmaları yenilendi. macarlarla da üç yıllık bir antlaşma yapıldı. osmanlıların bu hazırlıkları karşısında, bizanslılar da boş durmuyordu. surlar sağlamlaştırılıyor ve şehre yiyecek depolanıyordu. ayrıca bizans imparatoru konstantin, haliç’e bir zincir gerdirerek, buradan gelecek tehlikeyi önlemeye çalıştı. aynı zamanda haçlı dünyasından yardım isteniyor, papa ise yapacağı yardım karşısında katolik ve ortodoks kiliselerinin birleştirilmesini istiyordu. ancak katoliklerden nefret eden ortodoks rumlar, roma kilisesine bağlanmak istemiyor, "istanbul’da kardinal külahı görmektense, türk sarığı görmeye razıyız" diyorlardı. fatih sultan mehmed, hazırlıklar tamamlandıktan sonra, bizans imparatoru konstantin’e bir elçi göndererek, kan dökülmeden şehrin teslim edilmesini istedi. fakat imparatordan gelen savaşa hazırız mesajı üzerine, istanbul’un kara surları önüne gelen osmanlı ordusu, 6 nisan 1453’de kuşatmayı başlattı. osmanlı donanması ise haliç’in girişinde ve sarayburnu önünde demirlemişti. ordu; merkez, sağ ve sol olarak üç kısma ayrıldı. 19 nisan’da yapılan ilk saldırıda, tekerlekli kuleler kullanıldı ve bu saldırı ile topkapı surlarından burçlara kadar yanaşıldı. osmanlı ordusundaki er sayısı 150.000 ile 200.000 arasındaydı. bu kuvvetlere rumeli ve anadolu beylerine bağlı çeşitli kuvvetler de katılmıştı. çok şiddetli çarpışmalar oluyor, bizanslılar şehri koruyan surların zarar gören bölümlerini hemen tamir ediyorlardı. venedik ve cenevizliler de donanmalarıyla bizans’a yardım ediyorlardı. fatih sultan mehmed osmanlı donanmasının kuşatma sırasında yeterince kullanılamadığını ve bu yüzden kuşatmanın uzadığını düşünüyordu. istanbul’un haliç tarafındaki surlarının zayıf olduğu biliniyordu. bizans bu bölgeye zinciri bu nedenle germişti. yüksekten atılan taş gülleler bizans donanmasından bazı gemileri batırmıştı fakat bir kısım donanmanın haliç’e indirilmesi kesin olarak gerekliydi. fatih sultan mehmed, istanbul’un fethedilmesini kolaylaştıracak önemli kararını verdi. osmanlı donanmasına ait bazı gemiler karadan çekilerek haliç’e indirilecekti. tophane önündeki kıyıdan başlayıp kasımpaşa’ya kadar ulaşan bir güzergah üzerine kızaklar yerleştirildi. gemilerin, kızakların üzerinden kaydırılabilmesi için, galata cenevizlilerinden zeytinyağı, sade yağ ve domuz yağı alınarak kızaklar yağlandı. 21-22 nisan gecesi 67(yada 72) parça gemi düzeltilmiş yoldan haliç’e indirildi. haliç’teki türk donanmasına ait toplar, surları dövmeye başladı. ciddi çarpışmalar cereyan etti. bundan sonraki günlerde top savaşı, ok, tüfek atışları, lağım kazmalar, büyük ve hareketli savaş kulelerinin surlara saldırıları devam etti. kuşatmanın uzun sürmesi ve kesin başarıya ulaşılamaması askerler arasında endişe yarattı. ancak, istanbul’u her ne şartta olursa olsun almaya kararlı olan fatih sultan mehmed kumandanların ve alimlerin de bulunduğu bir toplantı düzenledi. cesaretlendirici bir konuşma yaptıktan sonra, 29 mayıs’ta genel saldırının yapılacağına dair kararını açıkladı. çarpışmalar sırasında bizans’ı koruyan surlar üzerinde kapatılması mümkün olmayan gedikler açılmaya başlamıştı. surlar içerisine küçük sızmalar oluyor, ancak geri püskürtülüyordu. ilk defa ulubatlı hasan ve arkadaşlarının şehit olmak pahasına tutunmayı başardıkları istanbul surları, artık direnemiyordu. 53 gün süren ve 19 nisan, 6 mayıs, 12 mayıs ve 29 mayıs’ta yapılan dört büyük saldırıdan sonra doğu roma imparatorluğu’nun 1125 yıllık başkenti olan istanbul, 29 mayıs 1453 salı günü fethedildi. istanbul’un fethi, çok önemli sonuçları da beraberinde getirdi. fatih sultan mehmed, istanbul’un fethinden sonra batıdaki hakimiyeti pekiştirmek, sınırları genişletmek, islam’ı en uzak yerlere kadar yaymak ve hıristiyan birliğini bozmak amacıyla avrupa üzerine bir çok seferler düzenledi. sırbistan (1454,1459), mora (1460), eflak (1462), boğdan (1476), bosna-hersek, arnavutluk, venedik (1463-1479), italya (1480) ve macaristan seferleriyle osmanlı imparatorluğu avrupa’daki hakimiyetini pekiştirdi. sırbistan krallığı tamamen ortadan kaldırılıp osmanlı sancağı haline getirildi, mora tamamen fethedildi, eflak osmanlı eyaleti yapıldı, bosna tekrar osmanlı hakimiyetine alındı, arnavutluk ele geçirildi. 16 yıl süren osmanlı-venedik deniz savaşları sonunda venedik barış imzalamayı kabul etti. italya’ya yapılan sefer sırasında roma’nın fethi açısından çok önemli bir merkez olan otranto, fethedildi ancak fatih sultan mehmed’in ölümü üzerine geri kaybedildi.


kimkimdir.gen.tr
benduruyorumsebagitti
engin ardıç’ın 30 mayıs tarihli yazısında pek bi güzel değindiği konudur. fethin 555. yıldönümü münasebetiyle...
"...
bu kadar zaman sonra hâlâ onu "almakla" mı övüneceğiz?
süleymaniye’sinden topkapı sarayı’na, yedi tepesine öyle bir damga vur ki dost düşman parmak ısırsın, sonra da "aslında burası benim değildi" de...

ele güne "burayı biz kurmadık, sonradan, hem de şiddet kullanarak ele geçirdik" mesajını ısrarla ver... gözüne sok, hatırlat...

ki, bundan da, "aldığımız gibi bir gün verebiliriz de haa" anlamı da çıksın!
yunan faşistleri de bu hülyayla kendi kendilerini okşamaya otursunlar...

eee, iğreti mi yaşıyoruz yani biz burada?

korkmayın ihvanlar, nüfusu da on iki milyona vurdu, artık onu bizden kimse geri alamaz. bütün yunanistan’da toplasan o kadar kişi yok.

eşeklik edip yeni bir dünya savaşına girmez ve de yenilmezsek, müttefik donanması da gelmez, korkmayın.

dostun düşmanın gözüne "buranın temelini biz kurmadık, üstüne birşeyler kondurduk" diye bağıra bağıra sokmanın âlemi yoktur.

sarsmayın. burası bizim. asla geri dönülemez şekilde bizim.
..."

hiç bu şekilde düşünmemiştik ama haklı galiba. koskoca 555 yıl geçmiş ve hala kutluyoruz. birşeyler kesin yanlış...



xyclonb
556 yıllık istanbullulaşma serüveninin giriş cümlesi. fatih ve ordusunun batılı akıllara zarar veren büyük zaferi. şimdi bu zaferin altyapısız banliyölerinde ikinci sınıf insan olarak gecekondularda yaşıyoruz. tıklım tıkış. ha bir de metrobüs..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol