öncelikle, bayılıyorum şu kısa filmlere. keşke bizde de yaygın olsa, desteklense şöyle şeyler. festivaller yapılsa da katılsak, izlesek, konuşsak, anlatsak, anlasak... daha önce takip ettiğim ( bayılarak takip ettiğim ) bir proje vardı. mafmad. "make a film. make a difference." sloganı ile yola çıkarak genel olarak trafik farkındalığı üzerine kısa filmlerden oluşan bir projeydi. her kısa film birbirinden güzeldi. linki şuraya bırakayım, merak edenler girsin ve ne olur, izlesin.
http://www.mafmad.com.au/neden bayılıyorum peki kısa filmlere ? çünkü genç insanlara imkan tanıyor. bütçe derdi az olduğu için düşündükleri ve yapmanın hayalini kurdukları projeleri yapabiliyorlar. vermek istedikleri mesajı verebiliyorlar ve emin olun yoğunluk, gerçekten tam tadında oluyor ( mafmad'e bakın ).
bu kısa film'de zaten daha önce de sözlükte denk geldiğimiz "bir türk kızının bir günü ( böyle miydi ? )" gibi başlıklara ilaç niteliğinde. yaşarken ne için yaşadığımızı bilmiyoruz. benim herhangi bir sosyal medya hesabım yok. ancak olan arkadaşlardan bildiğim kadarıyla, o anı yaşamak için orda olmuyorlar. devamlı bir şey yapıp bunun üzerinden prim yapma, bunu paylaşma ( bakın o manada paylaşma değil ), kaba tabirle havasını atma modundalar.
hayat başkası olmak için veya havasını atmaya çalışmak için fazla kısa. bunun yerine, olabildiğinizin en iyisi olun.