nutuktan...
nihayet, 6 mart günü kim ve ne olduğunu anlayamadığımız biri tarafından şu haber verildi:
istanbul, 6.3.1920
heyet-i temsiliyeye
sadrazamlığa, bahriye nâzırı salih paşanın getirildiği arz olunur.
müdafaa-i hukuk cemiyeti
genel sekreter vekili
hâlit
bu telgrafın arkasından da şu telgraf geldi:
meclis-i mebusan, 6.3.1920
mustafa kemal paşa hazretlerine
pek mukaddes halife hazretleri, şimdi meclis-i mebusan başkanını yüksek huzurlarına kabul şerefini bahşederek, sadrazamlığı, âyân meclisinden eski bahriye nâzırı salih paşaya verdiklerini ferman buyurmuşlardır. salih paşa da kabineyi kurma işi ile meşgul bulunmakta olduğundan, bunalımın yarın akşama kadar tamamiyle ortadan kalkacağı bildirilir.
meclis-i mebusan başkanı
celâlettin arif
efendiler, rauf beyin de aynı günde fakat daha kabine başkanı belli olmadan verdiği bilgiler vardır. dikkate değer olduğu için bu bilgileri veren telgrafı olduğu gibi bilginize sunuyorum:
kişiye özel, çok ivedi
dakika geciktirilemez.
harbiye nezareti, 6.3.1920
ankarada 20nci kolordu komutanlığına
mustafa kemal paşa hazretlerine:
1 — dün gece izzet ve salih paşalarla görüştüm. her ikisine de sadrazamlık teklifi yapılmamıştır. vekâlet eden, kabinede kimin yer alacağını bilmiyor.
eski dahiliye nâzırı reşit beyin, sarayla fransız ve ingiliz elçilikleri arasında mekik dokuduğu inanılır kaynaklardan haber alınmıştır. bir söylentiye göre, kendisi sadrazamlığa getirilecektir. önceki gece padişah, tevfik paşayı kabul etti. daha sonra ferit paşayı kabul ederek saat 17.00’den 22.00ye kadar görüştü.
dünkü cuma günü baltalimanında, ali kemal ve eski dahiliye nâzırı mehmet ali de bulunduğu halde, uzun görüşmeler yapıldı. daha sonra rahip frewunda katılmasıyla görüşmeler ali kemalin evinde devam etti. celâlettin arif bey, dün 16.00da huzura kabul edildi. bugünkü bunalımın devama tahammülü olmadığından, milletin ve milletvekillerinin güvenini kazanabilecek bir kabinenin bir an önce iş başına getirilmesi konusundaki ısrarlı maruzata karşı, padişah, durumun nezaketini aynı şekilde kavradığını ve kuva-yı milliyenin gereğini belirttikten sonra, içeride ve dışarıda güven uyandırabilecek bir kimsenin atanmasının pek acele yapılamayacağı ve pazara kadar düşünmek gerektiği şeklinde cevap vermişler.
yukarıda bilginize sunulan hususlardan edindiğim şahsî sezgim, padişahın ingilizler ile konuşmakta ve yazışmakta olduğu ve londradan cevap beklemekte bulunduğu kanaatını vermektedir. her halde durum pek bunalımlıdır. ingilizlerden ümitli olurlarsa, ferit paşanın sadrazamlığa getirilmesi de uzak bir ihtimal değildir.
kısacası, şimdiye kadar padişah doğrudan doğruya tevfik ve ferit paşalardan başka kimseyi kabul etmemiş ve ferit paşa ile görüşmesi de gizli olmuştur. sarayın adamlarından, güvendiğinizi bildiğim bir zat, perşembe günü, padişahın pek yakınları adına bendenizi özel olarak gördü ve düşüncemi sordu. cevap olarak, bugünkü durumu saltanat, devlet ve millet yararına yürütebilecek kimsenin, zâtıdevletleri olabileceğini, fakat şu sırada işgal altındaki istanbula dönmeniz mümkün olamayacağına göre, izzet paşanın iş başına geçmesi gereğini açık bir dille söyledim.
salih paşa, meclisin kapatılması ihtimalinin bulunduğunu da ima ediyor. birinci başkan vekili hüseyin kâzım beyin de saray ve ingilizler ile meclis adına dolap çevirdiği anlaşılıyor. bilgilerinize sunulur.
celâlettin arif bey, bugün saraya gidecek. durumu pek açık bir şekilde padişaha anlatacak. muhalifleri iktidar mevkiine getirirse, anadoludaki teşkilâtın sarsılacağını ve böylece, doğudaki, sonuç olarak kendileri için zararlı olacak prensiplerin memleketimize gireceğini ve halifeliğin müslümanların gözünde düşeceği durumu açıklayacak ve anadoludan millî teşkilât merkezlerinden bu konuda gelmiş olan bütün telgrafları gösterecek ve bu konu ile ilgili olarak ayrıca yazılı bir rapor da sunacaktır. rapor birlikte yazılmıştır. suretini daha sonra takdim ederiz (rauf).
2 — bu telgraf, 6.3.1920 günü öğleden sonra saat 17.15te harbiye telgrafhanesine verilmiştir.
harbiye nezareti başyaveri
salih
efendiler, rauf beyin sadrazam bulmak söz konusu olurken, benden bahsetmesi elbette gereksizdi. aramızda asla böyle bir şey konuşulmuş değildi. ben, aslında istanbul hükûmetinin yaşayacağından ümitli değildim. osmanlı devletinin ömrünü tamamlamış olduğuna artık çoktan inanmıştım. osmanlı devletinin sadrazamlık makamına geçmek gibi zayıf ve anlamsız bir düşüncenin benim kafamda yeri olamayacağı tabiî idi. ben gelip geçmesi tabiî olan inkılâp safhalarını sakin bir şekilde takip ederken, yarının tedbirlerinden başka bir şey düşünmüyordum.
rauf bey, sözünü ettiği celâlettin arif beyin raporunun suretini de gönderdi (belge: 245). kabine kurulduktan sonra da şu bilgileri verdi:
harbiye (nezareti) 8.3.1920
20nci kolordu komutan vekilliğine
mustafa kemal paşa hazretlerine:
1 — kabine şöyle kurulmuştur: sadrazam salih paşa; şeyhülislâm dahiliye nâzırı. hariciye nâzırı safa bey, harbiye nâzırı yerlerinde bırakılmış; bahriye nâzırlığına salih paşa vekil, nafia nâzırlığına tevfik bey asıl maliye nâzırlığına tevfik bey vekil. devlet şûrasına abdurrahman şeref bey vekil, maarif nâzırlığına abdurrahman şeref bey asıl, evkaf nâzırlığına eski şeyhülislâm ömer hulûsi efendi asıl olarak, adliye nâzırlığına celâl bey, ticaret nâzırlığına defterhane emini ziya bey.
2 — celâl beyin tutumunu bilmiyoruz. bu şekil damat ferit paşaya zaman kazandırmak için sarayın bir tertibidir. salih paşa, bir bunalımı önlemek suretiyle vatana yararlı bir hizmet yaptığı inancındadır. bizim düşüncemiz bu kabineye güvenoyu vermemektir. bunu sağlamak için grupta
çalışıyoruz. ferit paşa tehlikesi hâlâ vardır. ona göre tedbirler alınması arz olunur.
3 — dikkate değer bir nokta olarak şunu da arz edelim: salih paşa, meclis-i mebusan içinden nâzır almanın imkânsızlığı anlaşıldıktan sonra, dışarıdan alınacak kimselerin tesbiti için grubun düşüncesini soracaktı. sonradan, bundan vazgeçerek, adları bilginize sunulan kimselerden ibaret kabineyi kendiliğinden kurmuştur, efendim (rauf).
harbiye (nezareti) başyaveri
salih
devamı için:
(bkz: trakya da cafer tayyar bey in tuttuğu yanlış yol)
salih paşa sadrazam oluyor
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?