yurtdisindan bakıldıgı zaman gidisatin ne kadar kötü oldugunu anlamamı saglayan imaj. yurtdısında turkiye hakkında konuşma fırsatını buldugum herkes turkiyenin laik bir cumhuriyet oldugunu çoktan unutmuş durumdadir. akp yi islamla demokrasinin bir arada olabileceğini gösterdiği konusunda öven kişiler aynı zamanda turkiyenin şer-i hukumlere göre yonetildiği bilgisini kendiliğinden kabul etmiş durumdadırlar. yabancı basında abdullah gül ün cumhurbaşkanı seçilmesinin nasıl değerlendirildiğini de hatırlarsak laiklikle ilgili endişesi olan insanların bu tedirginliklerinde ne kadar haklı olduğunu da daha iyi anlayabiliriz.
peki insanların ne düşündüğünün ne önemi var? insanların nasıl gördüğü bizim ne olduğumuzu değiştirir mi? diye soracak olursak bu şekilde düşünen insanlara durduk yere vahiy gelmediğini hesaba katmalı, insanların düşüncelerinin yıllardır süre giden zincirleme olaylarla olgunlaştığıgerçeğini aklımızdan çıkarmamalıyız derim.
peki fatura kimin? kesinlikle akp nin değil. onlar zaten kendi fikirleri dogrultusunda hareketlerine devam ediyorlar. bu yuzden fatura demokrasi, fikir özgürlüğü, liberalizm, özgürlükler ve sol gibi değerlerin içini boşaltan ve turbanı (kadınların başlarını kapatıp toplumsal alandan vazgeçme hakkını (!) - iranlı kadınlar bu konuda ne düşünür çok merak ediyorum açıkçası) bırakın siyasal islamın neredeyse tüm özgürlüklerin simgesi haline getiren dibini zifiri bir karanlık içinde bıraktığının farkında dahi olmayan ve kendini mumların en parlağı zanneden aymazlarımızındır.
belki karamsarım ama günlerin kararmasının tek sebebi sonbaharın gelmesi değil.
türkiye nin ilimli islam cumhuriyeti imaji
esasında dayatılmak istenendir. aslına bakarsanız eğer; (bkz: yok oyle bir sey)
(bkz: ılımlı islam ne lan)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?