arnavut ciğeri

arnavutun cigeri.ayni zamanda
dana cigerinin kusbasi dogranip, una bulanmasi ve az yagda kisa sure kavriulmasi sonucu, sogan ve kup patatesle super giden ara sicak.

(bkz: bir meze rehberi olarak sozluk)

arnavutlukta bilinmeyen yemek.
hatta türkiye’de okuyan bir arnavut "böyle bir yemeğin varlığını reddediyorum" demişti.(bkz: ciğer i red)
arnavut kökenli bir saray aşcısının icadıymış.padişah da arnavut yaptıysa bunu adı da arnavut ciğeri olsun demiş.

yapılışı;

tepsiye un dökünüz ve elinizdeki bilimum kuşbaşı şeklinde doğranmış ciğerlerinizi una bulayınız.
bundan sonraki kısmı basit,tava veya tencerenize yağ koyunuz(ciğerlerin yüksekliği kadar diyelim)ve kızartınız,olay budur.
ayrıca bu meseleyi de bu kadar büyütmeyiniz ,hemencik oluveriyor gari....

kuşbaşı doğranmış ve una bulanmış ciğer kızartması. küp doğranmış kızarmış patates ve sumakla yoğrulmuş iri doğranmış soğanla servis edilir. rakının can yoldaşıdır. ama birayla da iyi gider. üstüne kekik dökersek biraz, ciğerin kokusunu da bastıracağımızdan çok süper olur.

yıllarca osmanlı hakimiyetinde yaşayan arnavutların yaptığı bir yemek.

evet kabul ediyoruz bu ciğer arnavutundur. ancak bugün arnavuta ait bir ciğerden bahsediliyorsa bunda gittiği yere hoşgörüsünü de götüren türklerin katkısı oldukça büyüktür.

türk yerine elin hansı conisi hüküm sürseydi arnavutun üstünde dünya bugün böyle bir yiyeceği arnavut ciğeri olarak yiyemezdi. coni ciğeri, hans ciğeri denirdi belkide.

sonuç olarak arnavutlar türklere ne kadar teşekkür etse azdır.