ali türkan

üstü kalsın

ölüyorum tanrım
bu da oldu işte.

her ölüm erken ölümdür
biliyorum tanrım.

ama, ayrıca, aldığın şu hayat
fena değildir…

üstü kalsın…

cemal süreyya



kendi ağzından ali türkan:

neden yazdığımın muhtelif cevapları var ama çoğu zaman neden yazdığımı bilmiyorum. tutku gibi iddialı sözler etmek niyetinde değilim. belki gerçekten, hiç eksikliğini duymadığım o borçlu olma duygusudur yazma nedenim. belki de “meydanı” onaylamadığım birilerine bırakma kaygısı. belki de birileri beni çok sevsin diye uğraşıyorumdur. yazan bir insanın bu soruyu yanıtlaması, “neden yaşıyorsun?” veya “neden on parmağın var?” sorularını yanıtlamak gibi gelir bana.

on beş yaşımdan beri, inşaat - maden - fabrika işçiliğiden hamallığa, bulaşıkçılıktan badanacılığa, şoförlüğe kadar karşıma çıkan her işi yaparak kendi ekmeğimi yiyorum. bu durum, imamın kayığına binene kadar da böyle devam edecek. ben gene de “önce cigara” diyorum ama kişisel tercihtir ve önce ekmek’le aynı anlama (hayat gailesi) gelir.

---------------------

önceekmek.com un yani bir diğer online dergi oluşumunun editörüydü kendisi... şu an önceekmek adlı siteye bağlanmaya çalışıldığında görülür ki domaini bile kaybedilmiştir bu sitenin...

necdet şen in derkenar com adlı sitesinde yer alan yazıları ile büyüleyen , üslubu , dili kullanışı , anlatımının yalınlığı ile mest eden ve ne yazık ki değeri bilinmeyen yazar...
en son 2007 yılına ait yazıları yayınlanmıştır...

en güzel yazılarından birisi 2001 yılında yayınladığı nerelerdeydin ki günlerdir? isimli olanıdır.


’mavi kaça katlanır? diyelim ki yüz. lacivertin en koyusu , en güzeli... suç aleti gibiydi gözleri. bakışları da yaralama fiiline girerdi zaten. ceza kanununda en az altı ayı var.’

gibi şahane bir cümle ile hayatıma girmiştir kendisi...


ahh eşşek ben... rahmetli adamdan yeni yazılar bekler oldum ya... salaklık benimkisi...

kendisi vefat etmiştir efendim... allah rahmet eylesin...