akp ye kapatma davası

0 /
chavez
faşist rejimlerde ya da dikta rejimlerinde açılabilecek bir dava ile karşı karşıyayız ülke olarak.
neresinden bakarsanız demokratik rejimlere ters bir davadır bu.

ha bu savcının suçu mudur? tabi ki değildir. mevcut yasaların gereğini uygulamıştır. yani buradaki birinci suçlu bence, bu anayasayı yürürlüğe koyanlardır.

zaten laik olmayan bir ülkede, laikliğe aykırı tutum temeline dayanan suçlamalar olsa olsa komiktir.

sınırlı hukuk bilgimle kendimce bir yorum yapmak isterim.

diyelim ki laik bir ülkedeyiz...

akp’yi kapatma yanında, siyasi yasaklı hale getirilmeye çalışılan 71 kişi söz konusu. bunlardan biri de ve hatta en önemlisi, recep tayyip erdoğan’dır.

habertürk’ün yayınladığı iddianameye göre, çeşitli tarihlerde yapılmış konuşmalarından pasajlar değerlendirilerek, erdoğan’ın, laik düzene tehdit olduğu savı ortaya sürülmüştür.

1. adalet ve kalkınma partisinin davaya konu eylemleri başlığı, 12. madde a fıkrasında, erdoğan’ın minareler süngü kubbeler miğfer camiler kışlamız müminler asker sözünü ettiğinden bahsedilmiştir ki; bu suçsa erdoğan bu suçun cezasını çekmiştir. hukukta, aynı suça tekrar söz konusu olmadıkça iki defa ceza verilemez diye biliyorum.

2. sarfettiği tüm laikliğe aykırı sözler birer birer suç unsuru mudur? evet diyorsanız, neden ilk suçta dava açılmamıştır? hayır diyorsanız, suç olmayan iki eylemin toplamından suç meydana gelemez diye biliyorum. ortada suç unsuru içermeyen bir sürü konuşmayı alt alta yazsanız dahi suç işlenmiş olmaması gerekir.

tayyip erdoğan, terörist’in dizi dibinde fotoğraf çektirmiş olabilir. halka hizmet vermek yerine din sömürüsü yapmış olabilir. parti il başkanlığı, belediye başkanlığı ve başbakanlık maaşı ile oğluna 3 milyon dolarlık gemicik almış olabilir. vatandaşı padişahmışcasına "ananı da al git" diyerek huzurundan kovmuş olabilir. 25 kuruş değeri olmayabilir gözünüzde, gözümüzde...

ama ben bizi, diktatörlük döneminin anayasası ve faşist kararlarla yönetilemeyecek kadar değerli görüyorum.
chavez
kapatılıp yasaklanıp güçlenmeden geri gelen ya da yok olan bir siyasi düşünce veya parti gördük mü şimdiye kadar? bir tek chp örneğini verebilirsiniz belki.

milli selamet partisi gitti, refah geldi. o bitti, akp geldi. ak parti gider bok parti gelir. hem de daha güçlü gelir.
demirel her defasında geri geldi. hem de iktidar olarak...
erbakan, ecevit, türkeş..
tayyip...
o da güçlenerek gelecek.

çünkü biz; bbg evinde ağlayana, popstar’da yetime, politikada mağdur rolü oynayana oy veririz.

isyankarmuhabir
hayatım boyunca neye karsı olduysam bu adamlar yuzunden savunmak zorunda kaldım ama bu kapatma davasının hic birseyi cozmeyecegini cok ıyı bılıyorum, ıkı ıhıtmal doguracaktır bu dava. 1-eger kapatılmaz ise akp bır cepheden daha guclenmıs olarak cıkacak ve onumuzdekı yerel secımler ıcın guzel bır yatırım yapmıs olacaktır 2- eger kapatılırsa mazlum roulunu oynamak ıcın beklenen uygun fırsat yakalanacaktır ve yerel secımlerde baska ısımler ve baska yonetıcılerle zıhnıyetın devamına olanak saglanacaktır.

edit: ne bela adamlarmıs ya bu adamlar yuzunden toplum olarak, siyaset uzmanı, stratejist, felsefeci olduk adamların dusunce tarzını cozucez diye
elma sekeriiii
yahu anladık çok ileriye gitti akp bazı politikalarında, misal sosyal güvence vesaire... ancak $uanda %47 oy oranıyla ba$a gelmi$ olan bir partiyi demokratik türkiye sıfatı altında kapatmak da neyin nesi?
neden demokratik olamıyoruz bizler?

verilicek bir ceza varsa bu seçim zamanında olmalıdır. böyle hata yapan çocugun kulagından tutup da kenara çekmekle olmaz bu i$..
sonra ne olur?
gider ba$ka parti açarlar, eski yasaklılar perde arkasından partiyi yürütürler, onlar da meclise girerler bir $ekilde. bizler de hırs manyagı olan deniz baykalın eline kalırız...

ne oluruz sonra, otoriterlikten ba$ka nedir bu.
ha ben akp yi çok mu seviyorum? hayır... islamın araç olarak kullanıdıgı bir türkiyeden ben de memnun degilim ama, ileriyi dü$ünmeden atılan bir adım bu!

borsalar ne hale gelecek biliyor musunuz? ya kim gelecek iktidara?

yapmayın allah a$kına, ne hale geldik biz...

angelus
türkiye de kapatılan partılerin mitoz bölünme aracılığı ile kendilerinden tekrar ve daha güçlü bir şekilde üremesi, yenilenmiş bir şekilde vücut bulmaları sebebiyle pek de işe yaramayacak olan davadır. dün ak parti ydi, yarın pak parti olur, bi sonraki seçimlerde bu sefer %90 bir oy potansiyeli ile tekrar iktidar olunur.
chavez
davanın üç türlü sonucu olabilir.

1. akp kapatılabilir. 71 kişiye siyasi yasak getirilebilir. bu durumda akp’ye ya da 71 kişiye üzülmem, ülkeme üzülürüm.

2. akp kapatılabilir. 71 kişinin bir kısmına siyasi yasak getirilebilir. yine sadece ülkem adına üzülürüm.

3. dava iade edilebilir. yani mahkeme der ki, kapatmayı ya da siyasi yasak getirmeyi gerektiren bir durum yoktur.

üçüncü şık üzerinde biraz düşünmemizi tavsiye ederim.
akp’nin ve bahsi geçen 71 kişinin tüm davranış ve söylemleri meşru zemine yaslanmış olur.
o saatten sonra bu tür söylemler az biledir.
yerel seçimlerde türkiye rekoru kırılır.
o saaten sonra tayyip’i oradan ya cumhurbaşkanlığı makamı sevdası uzaklaştırır, ya da darbe. ben bu durumda da ülkem adına üzülürüm.

yani anlayacağınız, ben her şekilde ülkem adına üzülürüm.

independence
akp’nin kapatilma davasi daha once de soyledigim gibi gecikmi$ ancak yerinde bir karardir.

ote yandan bunun bir de gerek ulke icinde gerekse ulke di$indaki getirileri ve goturuleri de cok iyi hesaplanmali.bugun cuma, hafta sonu ve saat 19:03.eger ki bu karar $u dakikalarda degil de ogleden once ya da sabah aciklanmi$ olsaydi borsa hayatinda nadir gordugu bir du$u$e gecer, bunun kar$iligi olarak da dolar cok nadir rastlanabilecek bir tirmani$a gecerdi.kisacasi ekonomi bir anda alt ust olur, hisse senetleri tabana vururdu.kaldi ki durum haftasonu bir $ekilde netle$mezse haftaba$i acili$i yukaridaki senaryodan farksiz olacaktir.

bir diger konu, yurtdi$indaki imajimiz.demokrasi diye yirtinan bir ulkenin, yani turkiye’nin hala parti kapatabildigi ya da en azindan parti kapatma davalarinin acilabildigi dunyaya bir kez daha gosterilmi$ olacak, ustelik kapatilma davasi acilan parti ulkenin secmen sayisinin yarisina denk bir oy almi$.bu davanin altindan yuzumuzun aki ile cikamayiz dunyaya kar$i.

yazarin $ahsi fikri: yemi$im dunyasini avrupa birligini.akp kapatilsin meclis biraz rahat nefes alsin da gerisi allah kerim.
el menzile beynel menzileteyn
tatbiki tekamulun en guzel misali..

obsesif ve bir o kadar da istikrarsiz bir tekamul...

evvel zamanin jakobenleri "demokrasimizin ile dustugu buhran ve son muessif hadiseler dolayisiyla" sopayla darbe vururlardi halka ragmen , sonralari aba altindan sopa gostermeye basladilar "ataturk’un bize hedef verdigi cagdas uygarlik seviyesine ulasmak umidini kamuoyunda yitirmek" gerekce gosterilerek ..daha sonra "dis ve ic dusmanlarin tahriki ile, varligina, rejimine ve bagimsizligina yonelik fikri ve fiziki haince saldirilar" gerekcesiyle sopa tekrar gun yuzune cikti ..dedim ya istikrarsiz diye..bitmedi gun geldi sopa abanin altinda gorevine devam etti "turkiye cumhuriyeti devletinin, basta laiklik olmak uzere temel degerlerini asindiran" bir takim cevrelere karsi ...zamane jakoben hukuki kilif giydirmis sopasina acimasin diye mi kimse gormesin diye mi bilinmez ama minarenin kilifindan farksiz gelmedi gozume...

abartmiyorum sayin seyirci.

yuzde 47 oyla iktidara gelmis bir partiye osuruktan sebeplerle dava acmak...ve gorevini ifa ettigini dusundugun koltuga daha az oy alarak atanmis birinden...anayasanin ana mevzuatina eklenen duzenlemelere ragmen uygulamaya alenen karsi cikan rektorler varken...gulmekten cumlemi tamamlayamiyorum sayin seyirci...

dtp’yi kapatin...

akp’yi kapatin...

aman chp’ye ilismeyin gok tengri carpar sonra..

mhp’yi kapatin...

ama ip’yi kapatmayin lazim olur sonra, neme lazim diaspora her ulkeye lazim..

aman anayasa komisyonu baskani’nin "halki kapatin" demesine, lazim size...hem hepsini kapatamazsiniz ya acik oy gizli tasnif yaparsiniz en iyisi...chp var ya "laikligin sovalyesi"


ne diyeyim sayin seyirci jakoben ayni jakoben zihniyet ayni zihniyet...farki abasinda...

ama sayin seyirci hatirlatayim; cumhurbaskani secimlerinde muhtira gelmisti de kahraman olmuslardi ya bunlar...hah! yine aynisi olacak..misal verirken timsal edecekler akp’yi..
angelus
akp nin 22 temmuz genel seçimlerinde kaazndığı yüzde 49 luk oy oranını arkasına alıp bunu da "milli irade" olarak adlandırıp kapatılma mevzusunu ile bu milli irade denilen olguyu harmanlayıp olayı milletin iradesine saygısızlık boyutuna getirmektedir. kendilerince haklıdır belki. demokrasi adı altında bir araya gelmiş olan toplumlarda bu tip hadiseler esef verici olarak isimlendirilebilir, ona da eyvallah. e peki biz her şeye "eyvallah, e onlar da haklı" tadında yaklaşırken bu arkadaşların ülke genelini sadece oy aldıkları o yüzde 49 luk oranındaki zümreden ibaret zannetmeleri demokrasinin hangi maddesinde kendisine yer bulmaktadır. bizler demokrasinin tanımını "çoğunluğu elinde tutanın, azınlığa karşı dediğim dedik çaldığım düdük politikası gütmesi hadisesidir." derken bunu sadece ironi olsun diye söylemiştik. mot a mot kabul göreceğini nereden bilebilirdik. sen eğer aldığın oya, ve bu oyu verenlere sırtını dayayıp istediğin gibi at koşturmaya başlarsan, dayatmacı bir siyaset anlayışı güdersen, kendi isteklerini bir şekilde gerçekleştirir, gerçekleştiremediğin yerde de yine o yüzde 49 luk orantıya güvenip sineyimillet geyiği yapar, geri kalan kesimi yok sayarsan aha böyle partin kapatıldığı zaman "ama millet, ama demokrasi" diye ağlamanın komiklikten, iki yüzlülükten ve samimiyetsizlikten öte bir getirisi olmayacaktır. ha belki yine parti adına getirisi olacaktır, belki bi erken seçim olacaktır, belki başka bir isim altında tekrar iktidar olacaksın, belki yüzde 49 u yüzde 99 yapacaksın. ama bir türlü adam olamayacaksın. yine demokrasinin sadece kendin için değil, genel için gerekli olduğunu anlamayacaksın. evet.
independence
$imdi diyelim ki dava amacina ula$ti ve akp kapatildi.

bu durumda onumuzdeki gunlerde bizi nelerin bekledigine dair bir kac tahminde bulunmak istedim gecenin bir yarisi, saga sola baktim bulunma diyen cikmadi, kaptirdimkoyverdim yaziyorum.

misal akp kapatildi;

cumhuriyet tarihinin en buyuk ekonomik krizlerinden birisi kapidadir ve bu krizin altindan kolay kolay kalkabilecegimizi de zannetmiyorum.

akp kapatilinca ba$bakan da dahil onlarca milletvekili siyasi yasakli oluyor.bu durumda ba$bakanimiz olmuyor, hukumet dagiliyor ve mecburen gecici bir hukumet cumhurba$kani tarafindan ataniyor.ha eger cumhurba$kani da siyasi yasaklilar kervanina katilirsa sanirim bu gorev meclis ba$kanina kaliyor.eger meclis ba$kani da siyasi yasakli ise meclis ba$kan vekiline kaliyor bu i$ ve gecici hukumet bir $ekilde anamuhalefet partisi liderine, yani deniz baykal’a devrediliyor.hepimiz taniriz sayin baykal’i, aynada saclarini tararken bile biri bir kac tel saga yatti diye saclarina muhalefet eder, oyle bir insandir.

neyse iyimser bir tahminle one alinmasi zaruri olan genel secimlere kadar deniz baykal gecici hukumeti kazasiz belasiz surduruyor diyelim.hop onumuzde bir genel secim, hem de o ekonomik krizde pehey.peki hadi genel secim de oldu, e bu sefer de koalisyon olmaksizin tek ba$ina iktidar olabilecek bir partinin meclise girmesi $u andaki partiler arasinda mumkun degil.

al sana koalisyon.ulkenin en ihtiyaci olmayan $eyi.ustelik koalisyon oyle iki partiden falan da olu$acak gibi gozukmuyor.en en az 3 parti, her bahse girerim.siyasi istikrar da aldi ba$ini gitti mi? haliyle gitti.

siyasi istikrar olmayan bir ulkeye yabanci yatirimci gelir mi, sicak parasini sonu ne olacagi belli olmayan bir ulkeye sokar mi? bok sokar.yabanci yatirimci da kacti gitti, e ic yatirimci mal mi, parasini sokaga atar mi? yurtici yatirimlardan tum parasini ceker, ver elini dolar, euro.

borsa da gumledi mi? dolar ve euro aldi ba$ini yurudu mu?

he, aynen oyle oldu.

minimum uclu olu$acak bir koalisyon ve ne hallere du$ecegi mechul bir meclis bir de cumhurba$kani sececek bu arada.son durumu tam algilayamami$ olmam sebebi ile halkin secme ihtimalini de goz onunde bulunduracak olursak, hadi bunu genel secimlerle birle$tirdiler diyelim.

$imdi toplam sonuca bakalim.

icler acisi bir meclis, minimum uc partinin birle$mesinden dogacak bir koalisyon hukumeti, batik bir borsa, $aha kalkmi$ doviz endexleri, siyasi istikrarsizlik, dunyanin gozundeki turkiye imajinin yerle yeksan olmasi, avrupa birligi’nin hepten hayal olmasi, muttefiklerimiz ile aramizda olu$acak kopmalar, zayiflayan bir ulkeye kar$i olabilecek du$manca niyetler, ordunun tum bu geli$melerden cok kotu etkilenmesi ve daha nice aklima $u anda gelmeyen olumsuz etkiler.

savcilar adaleti yerine getirmekle yukumludur, tipki hakimler gibi.onlar icin gecerli tek $ey hukuktur ve hukugun geregini yapmakla mukelleftirler.yaptiklari i$lerin akabinde meydana gelebilecek infialleri du$unmezler ki dogrusu da budur.ancak kimi zaman dogrular egrileri dogurabiliyor.tipki akp’nin kapatilmasi durumunda olabilecekler gibi.

akp kapatilmamali.hic ama hic ho$uma gitmese de, ulkenin %49 luk bir bolumunun vermi$ oldugu oyla, demokratik bir secimle iktidara gelen hicbir parti, bir kapatilma davasina kurban gitmemeli.demokrasi ile hukuk ic icedir, demokrasinin sagladigi $eyleri hukuk bozmamali.

akp kapanmali evet, ba$bakan gorevinden ayrilmali, hatta siyaseti birakip ciftci olmali, cay ekmeli domates yeti$tirmeli.ancak tum bunlar kendi istekleri ile olmali, davalar sonucunda degil.aksi taktirde yukarida yazdigim her $ey okyanusta yuzen buz kutlesinin gozukebilen en uc kismi olarak kalir, derinlerine inildikce tasavvur dahi edemeyecegimiz cok daha fazla sorunlarla kar$ila$ir bu millet.

not:akp icin bir gun birileri bana bunlari yazacagimi soyleseydi, akp nin kapanmasina kar$i olacagimi soyleseydi, me$e odunu ile kovalardim o ki$iyi.zaman insanlara neler gosteriyormu$ meger.
angelus
ilk günlerde hararet ile desteklediğim bir gelişme idi. lakin hararetim geçip de aklıselim bir şekilde, kendi kendime yaptığım fikir teatilerinin neticesinde bir takım gelişmeler oldu şahsım adına. şöyle ki; 1912 seçimlerinde ittihat ve terakki fırkası kavga/gürültü tandanslı bir sistem yardımı ile mecliste mutlak çoğunluğu elde etmiş, demokrasiden zerre nasibini almamış totaliter bir rejimi halka sunmuştur. ta ki 1946 da gerçekleşen ilk çok partili sisteme geçilen seçimlere kadar. demokrasi. çok seslilik. insanlara seçim yapma hakkı verilmesi. özgürlük. tabii ki tek bir kişinin özgürlüğü diğer bireyin özgürlüğüne zarar verme noktası ile sınırlandırılarak özgürlük. iş bu nedenden ötürü bir toplumda özgürlük varsa, demokrasi varsa, insanlara seçim hakkı veriliyorsa, bu seçimlere de saygı duymak en temel kural olmalıdır. nereye kadar? kanunlar ile belirlenmiş bir takım kurallara, hakeza toplumun özgürlüğüne zarar verme noktasına gelene kadar. buradan sonra cezai müeyyidelerin uygulanması gerekir. peki bu cezalar kimi bağlar? seçimlerle iktidar olmuş, ki iktidar da olmayabilir. bir partiyi mi bağlar, yoksa o partinin yaptırımlarından sorumlu bireyi mi? bu noktadan sonra geçmişte yapılan ve demokrasiyi yaralayan parti kapatma gibi yaptırımların bugünde ve gelecekte tekerrür etmemesi, halkın seçimlerine saygı duyulması, ve varsa herhangi bir suç unsuru burada parti olarak akp nin değil, akp nin yaptırımlarından sorumlu olan recep tayyip erdoğan ın ceza alması gerekir. demokrasinin gerekliliği budur. evet.
benduruyorumsebagitti
star gazetesi’nin haberine göre iddianame: "biraz asparagas, biraz intihal"

haberde vural savaş’ın, sözlüğe başlık da olan akp çoktan kapatılmalıydı kitabıyla iddianamenin birçok benzerlik taşıdığı vurgulanıyor. beraat edilmiş suçlamalar; yalanlanmış, dava edilmiş iddialar da bu iddianame de kendine yer bulabiliyor. gazete-televizyon haberleri de yine delil olarak gösteriliyor.

http://www.stargazete.com.tr/index.asp?haberid=147634

insan, gerçekten buna gerek varmı daha doğrusu varmıydı, diye düşünmeden edemiyor. seçime giren onlarca parti arasında, neredeyse yarıya yakın oy alarak iktidar olan bir partiyi beğenmeyebilirsiniz. seçmeni bidon kafa-göbeğini kaşıyan adam diye aşağılayabilirsiniz. ama hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir sözünü eden rte değil. sandığa gideli daha bir yıl olmadı. ikna edin seçmeni, bir dahaki seçimi siz kazanın. siz kazanana kadar da seçim olmaz ki be güzeller. hele bir de öyle bir niyetiniz yoksa...


ludingirra
abdullah gül için de siyaset yasağı istenmektedir.akp’yi acıtmayacağı bilinen bir dava olmasıyla birlikte, "akp rejimi alt edeyim derken rejim akp’yi alt etti, budur" dedirten davadır.

keşke.

ancak şöyle ki;

o gider başkası gelir.fazla üzerinde durmamak gerek.
çünkü onlarda durmak yok, mağduru oynamaya devam.

edit: o gider başkası gelir derken durum o kadar basit değil tabii. kapatılmanın gerçekleşeceği kabul edilirse, aynı kişilerin yeni bir oluşumla bu kadar küstah olamayacağı aşikardır.
geçmişten gelen edit: ne kadar düşünüldü bu dava açılırken bilmiyorum ama aleyhine açılan davayı lehine çevirmeyi çok güzel becerebilen insanlar var orada. geçmişte çok parti kapatıldı, görüldü ki işe yaramadı.parti kapatmak değilmiş demek ki olay, erbakan formülü gerek artık, tam da iş işten geçmek üzereyken.

valin
parti kapatilir icinden bir kaç milletvekili cikar ve bunlar baska bir parti kurar bir daha ki genel secimlere girip %70 le iktidara gelir.
(bkz: dejavu)
greyfurt
olmayacak, olamayacak mücadelenin son pırt’ıdır.
milli mücadele kazanıldıktan sonrada (hatta devam ederken) bu tip amacından uzak, yıpratıcı muhalefet eğilimleri olmuştur. (inanmayanlar o dönemki meclis tutanaklarını okusunlar)
akp oylarını arttırır, sanal mastürbatörlerinde; mastürbasyonları yanına kar kalır.
kümes mi kapatıyorsun?
(bkz: bilgi sözlük ücretsiz kına servisi)
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol