19 aralık 2000

rezil gün, kapkara gün, iğrenç-tiksinç gün. tarihin karanlık yapraklarından biri.

"sabaha karşı güvenlik kuvvetleri ölüm oruçlarının sürdüğü cezaevlerinde operasyon başlattı. "hayata dönüş" adı verilen operasyonda ikisi asker 29’u tutuklu ve hükümlü öldü."

hayata dönüş, hahah... döndürdünüz hayata, ellerinize sağlık.

(bkz: hayata dönüş operasyonu)

su kaplumbağalarımı ilk edindiğim tarihtir. o gün bugün maşallahları var hastalanmadan etmeden, kış uykusuna yatıp ölü taklidi yapmalarına rağmen klozetin dibi boylamadan şahsımla beraber 6 sene geçirmişlerdir. bu kadar süre nasıl katlandılar derin merak içerisindeyim bu nedenle massachusetts universitesi nde bulunan bir takım bilim adamı dostlarımdan konu ile alakalı yardım istedim, yakında gerekli bilgileri alırım zannediyorum.evet.

19 aralık 2000 kıbrıs harekatından sonra en büyük harekat olarak nitelendirilir. yaklaşık 12.000 askerin yer aldığı bu harekat eş zamanlı olarak 20 hapishanede birden yapıldı. zaten tutuklu ve tecrit altında olan tutuklular sabaha karşı saat 4:30 civarında emperyalizm`in köpeklerinin verdiği emirle katledildiler. bu acı katlediliş yine ne yazıkki merhum ecevit döneminde yaşanmıştır. üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen tek bir katliamcı yargılanmamış ve cezalandırılmamıştır. emperyalizm ve oligarşi`nin zulmü, işkencesi ve tecrit`ine rağmen düşüncelerinden vazgeçmeyen mahkumlar bir bir kurşun yağmuruna tutulup öldürüldüler. 19 aralık turkiye solunun hapishane tarihi`ne kanlı kalemlerle bir kez daha yazılmıştır. 19 aralik 2000 unutulmayacak ve unutturulmayacak.. tecrite karşı f tipi`ne karşı direnen mahkumlara kulak verilmediği sürece bu gün hala ölüm orucunda olan avukat behiç aşçı, gülcan güroğlu ve sevgi saymaz gibi yiğit insanları da kaybedeceğiz. katledenlerden bir gün hesap sorulacaktır.

2000 yılının devlet eliyle terör estirilen en kanlı günlerinden.eş zamanlı olarak 20 cezaevinde başlatılan yok etme amaçlı olup adına da ’’hayata dönüş’’ operasyonu denilen katliamların örgütlendiği gündür.insani taleplere cevap dahi verme gereği duymayan kör hükümetlerin devletin resmi faşist güçleri aracılığı ile nice canlara kıymaya başladığı bir gündür.6 yıldır katliamın faillerini bulamayan yargının durumu da içler acısıdır.savcıların sanıkları bulamaması bu kişileri kimler neden koruyo sorusunu sorma nedenimizdir.hala ölüm oruçlarında çok insani taleplere kulak tıkayan hükümetler tarafından ölümü bekleyen insanlar bulunmaktadır.