imgoindeeperunderground

(bkz: can bogazdan gecer)

korteks bakim gerektirmezken akvaryuma arada bakim yapak gerektiginden zaman icinde astarinin yuzunden pahaliya geldigini anladigim is ve olustur. ama akvaryum korteksten daha huzur vericidir, o kesin..

cocuk tavlasi demenin daha munasip oldugunu dusundugum oyun. bildigimiz tavla ile tek baglantisi pullar, tahta ve zarlardir onun haricinde gercekten zar atmaktan baska yapilmasi gereken hic bir sey yoktur. omurilikten oynamak yeterlidir.

ince coraplarin ortak sorunu olan kacmak eylemi sebebiyle turetilmis ve her kacan corabi atmaktan kadin neslini korumayi basarmis eylemdir. nitekim o coraplar cok cabuk kacar ve insanin asabini bozar. ayrica kacik corapla gezmek de rezalet bir duygudur, insanin kendine guvenini siler supurur..

kacik olan kisim eger etekten gorunmeyecek bir yerde ise bu cozum tavsiye edilir aksi takdirde goruntu daha da vahimlesecektir. kacigin bir basina bir de sonuna azicik uygulanan oje sayesinde o kacik buyumez, oldugu yerde kalir. lakin oje surmenin bokunu cikarmamak gerekir yoksa corap bacaginiza yapisir..

kacan corabi oje ile yapistirmak gibi bir cozumu bilen ve benzerlerini her bozulan nesnesine uygulayabilecegini sana kizdir bu. misal dugmesi dusen gomleginin kolunu da zimbalamasi beklenebilir. ki ben yaptim, oluyor..

(bkz: ben sana zengin olamazsin demedim adam olamazsin dedim)

ickiden hafiza kaybeder hale gelebilmek gercekten basaridir. hangi miktarda tuketilmis oldugu anlasilamaz boyle bir alkolun. hadi insan bir kere anlatir bi sabah yanimda bi hatun vardi ama kim oldugunu ve oraya nereden geldigimizi hatirlamiyorum diye, onda bile eminim bir takim fotograf kareleri halinde geceden hatiralar vardir, bunu kabul edersin ama her ictiginde hic bir sey hatirlamaz hale gelmek ancak bunun ardina siginabilme rahatligindan kaynaklaniyor olabilir.

arabayi iki aracin arasina rahatlikla park edebilen bir erkegin bir kere adam gibi mantigi anlatmasi neticesiyle cozulen bir sorun oldugunu bizzat yasadim, tavsiye ederim. arabanin hangi lastiklerinin dondugunu, hangilerinin duz kaldigini falan da anlatarak ondeki aracin yarisina kadar yanasip sonra geri geri direksiyonu saga kivirip kaldirima yanasmayi, ardindan direksiyonu tam ters yone yani sola kivirp bu sayede araci duz hale getirmeyi, ve son olarak araci dumduz birakmayi bana bir kere anlattiktan sonraki kisimda bir daha hic bir zaman bu anlatilanlari dusunmem gerekmedi ve tum parklar refleksiv olarak gerceklesti. ama sunu da unutmamak lazim ki kadinlar zaten erkeklerden daha kotu araba kullaniyor. bu gercek butun kadinlari kapsamasa da buyuk bir kismini kapsiyor. hal boyleyken daha kotu araba kullanan kadinlarin daha kotu park etmesi de kacinilmaz oluyor. sanirim durum diger aciklamalarda da soylendigi gibi kadinlarin arabalarini vurmaktan cok korkmasindan kaynaklaniyor cunku ardindan kocalarindan ya da babalarindan isitecekleri laflardan korkuyorlar. erkekler bu konuda elbette daha sansli..

karayollarinda degil senin kollarinda oleyim, bir sabah uykusuna bir de sana hasretim gibi cok bilinen super duygu dolu sozlerin sahibi olan turk soforunun gercekten asil duygulara sahip oldugunu dusunmek mumkun. lakin daha cumhuriyetin ilk yillarinda mi vardi bu kamyon arkasi yazilari, kastedilen bizim trafik canavari dedigimiz turk soforlerini de kapsamakta mi, en asil duygu denilen ask ve sevgi midir, acaba ataturk bu adamlarin duygularini nereden biliyormus sorusu mevcudiyetini damarlarindaki soru isaretlerinde korumaktadir.

amerikan polisiyelerinin sik kullanilan kliselerinden biri olup bu insanlarin gercekten bir telefon hakki bile oldugu anlamina gelir. isler bize geldiginde durum cisini bile donuna yapma hakkina sahip olmaktan ibaret oldugundan fazla ustelenmemesi nezaretteki bunyenin hayrina olacaktir saniyorum. bu seffaf karakol, seffaf polis dedikleri sey hortumlarin ic gostermesinden cagrisimla yapilmistir nitekim..

turk polisine soylendiginde "yok ya, nerden ogrendin sen bunu" diyerek kafaya yenen ilk copla kendine gelecek bunyenin son ukala sozleri olabilir. sonrasinda "abicim elini ayagini opeyim, serefsizim bir daha polisiye hollywood filmi seyretmicem" diye aglanmasi muhtemeldir. bir de telefon hakkimi kullanmak istiyorum vardir ki bu da yine turk polisinde mavi ekran sebebidir.

(bkz: bunu yapan insan olamaz)

(bkz: sigara boregi)

peynirli, patatesli ve kiymali cesitleri arasinda cay yaninda guzel gitmeyen bir turu yoktur. ama ben en cok kiymalisini severim. ustelik sigara boregi sarmak da cok keyifli bir istir,tarif edeyim mesela ben:
1.kocaman yufkalar ustuste konup once dorde kesilir ardindan o dort parcanin her biri ikiye bolunerek dilimler elde edilir.
2. dilimlenmis olan dort parca ustuste konarak bir suru bos dilim yigini elde edilir.
3. onceden hazirlanmis olan ic yani kiyma, peynir ne koyacaksaniz, dilimin kalin kismina bir kasik yardimiyla yayilir. fazla konulmaz, ac gozluluk yapilmaz, son dilimlere ic kalmaz yoksa, ya da yufka zaten musade etmez ve patlar.
4. dilimin kalin kismi iki yanindan tutulup ice dogru kivrilir. ortada birlestirilir. ucgen yapar gibi birlestirilir, hayvan gibi katlanip tamami birlestirilmez.
5.nazikce katlanmis olan iki yanin size bakan kisminda bir bosluk olusmustur, orasi sigara boreginin basidir. oradan tutulup katli yerler altta kalacak sekilde yine insan gibi hamlelerle yuvarlanmaya baslanir.
6. en sonuna gelindiginde bir ufak parca sarkik birakilir ki o kisim islatilip yapistirilir eldeki ruloya, yoksa acilir. neyle islaticam diyenlerin bastan bir kase icine su almasi tavsiye edilir.

afiyet olsun..

muhtesem eti urunudur kendisi. citir citir yerken ne miktarda yediginizin farkina varmazsiniz. incecik cubuklarin uzerinde tuz tanecikleri vardir, en guzel kismi da budur belki. tuzlu bir sey yemek istendiginde birebir urundur.

ayni zamanda bakkaldan sirf sigara istememek icin siparis vermek versiyonu da vardir.

umurumda degil anlamina gelen soz. "sikimde degil" seklinde de ifade edilir.

(bkz: gotume kadar)

tikladikca "hey yarabbim, buna muhtesem oyu veren kim acaba" diye dusunmeme sebep olmus buton. hani herhangi bir zeka kipirtisi tasimayan ya da sarki sozu yazilip birakilmis entrylere muhtesem oyu vermek mevzunun icerigini kavrayamamis olmak anlamina gelmiyor mu? yazim hatasi olan entryler de var bu muhtesem oyu alan entryler icerisinde, iyi oluyor aslinda, yakalayip siliyoruz boylece.. ama independence basligina yazilmis olan "god is a dj" entrysine muhtesem oyu vermek gercekten enteresan. bi kere entry ile baslik arasinda bi baglanti yok, independence god degil jedi, dj de degil, o zaman o neden orada onu bize sormak lazim tabi. ama hadi gozumuzden kacti, duruyor, buna oy vermek hangi akla hizmet?

sevmekten kim usanir yorumu ile beni feci utandirmis, bayila bayila tsm soyledigi sarkilarini dinledigim kadin. ayrica sanirim sesi raki kokuyor cunku ben ne zaman dinlesem canim raki istiyor.