bok bocegi

(bkz: pride and prejudice)

sıklıkla rastlanan ama tam nedeni anlaşılamayan durum.. isviçreli bilimadamlarının konuya el atması beklenmektedir..

(bkz: biz yaptık oldu)

(bkz: aşkın dansı)

orjinal adı je ne suis pas la pour etre aime.. ağır ilerleyen, oldukça klişe öyküleri hoş görüntülerle ama düz diyaloglarla sunan bir film.. izlenmezse çok şey kaçırılmayacak ama izlenirse de zaman kaybı olmayacak filmlerden..

her sene odtü rock şenlikleri ve bahar şenliği’nde dinlenilebilen gruptu lakin elemanları ne yazık ki mezun ettiğimiz için bundan sonra nerde ne şekilde dinleyebiliriz orası meçhul..

ilk kez geçen hafta televizyon makinasında dinlediğim, o gün bugündür dilime takılmış kurtulamadığım şarkı.. ismail yk imkansızı başararak müzikseverlerin kendisine hissettiklerini anlatan bir şarkı yapmış, herkesin duygularına tercüman olmuştur..

(bkz: boş duranı allah sevmez)

(bkz: iki yesil su samuru)

rüzgar eserken yapıldığında saçlarınızın büyük kısmını (uzun saçlılar için geçerli bu tabi) yakmanıza sebep olabilecek eylem..

(bkz: tecrübeyle sabittir)

genelde cicim aylarında erkekler tarafından gerçekleştirilen eylem.. kıza jest yapayım belki bir de öpücük kaparım fena mı olur düşüncesiyle hareket edildiği tahmin edilmektedir.. belli bir süre sonra cicim ayları bitip bokum ayları başlar ama erkekler pes etmez bu sefer de tuvalet kapılarına kazırlar (eski) sevgililerinin ismini.. altına hatun kişinin telefon numarasını yahut da uygun bir küfürü iliştirerek tabi..

ince ayrıntılarla birbirine bağlanmış üç romanın oluşturduğu, paul auster’in yazdığı seri..

(bkz: cam kent)
(bkz: hayaletler)
(bkz: kilitli oda)

paul austerin new york üçlemesinin üçüncü ve son kitabı..

paul austerin new york üçlemesinin ikinci kitabı..

paul auster’in new york üçlemesinin ilk kitabı..

(bkz: zivot je cudo)

harika bir emir kusturica filmi.. film 1992 yılında bosnada geçiyor..oyunculuklarıyla, müzikleriyle oldukça keyifli 155 dakika yaşatıyor izleyiciye.. türkiye’de bir mucizedir yaşamak adıyla gösterildi..

görür görmez msn listemi kontrol ettiğim ve hiçbir arkadaşımın nickinin başında "tt" görmediğim için müthiş bir gurur duymamı sağlamış başlık.. her şeyden önce türkiye türklerin değildir, bir ırkın değildir olmayacaktır da.. bu ülkeyi gerçekten seven insanlarındır bu ülke türk, kürt, laz, çeçen hiç farketmez.. birkaç kürt kötü diye tüm kürtleri kötü, bölücü şerefsiz ilan edemezsiniz.. yok ben ederim kardeşim diyorsan da yarın öbür gün, sayısı her geçen gün artan şerefsiz türklerin bu ülkeye verdikleri zararı birileri tüm türk halkına maletmeye çalıştığında laf etmeye yüzün olmaz..

edit: ulan yazilan entrylerin tarihine bakmadan anlik sinirle yazarsan böyle göt gibi kalir senin entry de iyi mi? kampanya bitmistir coktan ohooo.. neyse ibret-i alem olsun diye silmiyorum bu entryi kalsin böyle, cümle alem görsün benim sazanligimi..

konudan ziyade vermek istediği mesaja yoğunlaşmış hoş bir film..

spoiler

filmin temelinde daha ziyade eşitsizliklere yöneltilen eleştiriler var.. arka planda televizyon ekranında irak görüntüleri, daha çocukken kıskançlık uğruna hayatı mahvedilmiş cezayirli macit ve oğlu, büyüyüp zengin başarılı bir adam olan ama geçmişte ve bugün yaptıklarından vicdan azabı bile çekmeyecek kadar duyarsız bir adam.. bir sahnede tavukların boynu kesiliyordu filmde bir başka sahnede ise macitin.. ikisini de macit yapıyordu ve ikisine de aynı zengin, duyarsız adam neden olmuştu ama bunlar ufacık da olsa bir vicdan azabı duymasına yetmiyordu..

spoiler

velhasıl kelam güzel filmdi ama yok benim izlediğim filmde action olacak, her şey sonuçlanacak, gelemem ben öyle filmlere diyorsanız tavsiye etmiyorum hoşunuza gitmeyecektir..
__________________

bombon el perro filminin 1944 doğumlu yönetmeni..