confessions

bir garip muamma

- Yazar -

  1. toplam entry 122
  2. takipçi 1
  3. puan 7425

vicdani ret

bir garip muamma
askerlik mecburi olmaktan çıkarılmalı artık. vereceksin maaşı, profesyonelce öğreteceksin işi. al sana gerçekten düzenli ordu. 5 yahut 15 ay alıkoyup ayak işlerinden gayrı hiçbir şey yaptırmadığı topluluk devletin sırtında kamburdan öte bir şey değildir. devlete faydası yok ama zararı çoktur bu düzenin. kim adamaklıllı öğreniyor bu sürede askerliği? 500 profesyonel mi iş görür, 5000 ne yapacağını bilmez acemi mi?

kimse eline silah almak zorunda bırakılmamalıdır. vatan borcu mu?tamam olur da vatana borç anca öldürerek mi ödenir? iyi bir öğretmen, doktor, hukuk ya da bilim insanı olunca, vatanına fayda sağlayınca ödenmez mi? bu 5 aylık süreçte kendi dalında daha faydalı olmaz mı? illa dişe diş kana kan mı? bunun için can atan milyonlarcası var zaten. al onları. düşmanı dahi olsa bir cana kıyamayacak olanı neden sokuyorsun o buhrana? gözden kaçırdığım bir yan var mı? bence olabilecek en mantıklı düzen bu.

sigaraya yeniden başlama replikleri

bir garip muamma
bıraktım da öyle arada bi tellendiriyorum be abi.
şimdi bu bira sigarasız içilir mi? eh neskafenin ve çayın yanında da fena olmuyor doğrusu. duştan çıkınca da bir rahatlatıyor ki sorma.
yemekten sonra içince de hazmı acayip kolaylaştırıyor. kıçımı tuta tuta tuvalete koşuyorumm valla. müshil gibi mübarek.

gerizekalıca reklamlar serisi

bir garip muamma
şu kosla vanish reklemları da kesinlikle bu gruptadır. neymiş siz yürüyorsunuz havalı havalı. hatunun biri geliyor, üstünüze ne idüğü belirsiz bir sıvı döküyor ve merak etmeyin temizleyeceğiz diyor. lan gerizekalı zaten temizdi. temizleyecez diye ne avutuyon şimdi beni. çakarım valla yumruğu alnının çatına. kadın madın dinlemem.

sevdiğinizin sizi sevmemesi

bir garip muamma
yani sen elmayı seviyorsun diye elma da seni sevmek zorunda mı?
hehe. güzel söz de komiktir. elmanın öyle bir ihtimali yoktur. beklentin yoktur. olamaz da. hem severse ne boktan olur durum. nasıl yiyecen sonra kıyıp da sana gönül vereni? muz, kiraz filan sevmesin beni istemem. patonik takılırım ben onlara karsı. hiç de gocunmam.

kırarım bu sözlüğü

bir garip muamma
sabahtan beridir elimin gitmediği kutucukta bu cümle yazılı. kıramadım bir türlü. baktım kimseler yok. yalnız kalmasın dedim independence ama artık "kırarım bu sözlüğü". geldi üç beş kişi de. en çok entry yazanlarda ikinciliği kaptırmamak ümidiyle kırıyorum sözlüğü.


edit: olmuyor lan kıramıyorum. ne oluyor bana? kardeşime vereyim de o çıksa bari. ben yapamıyciim. alla alla..

istiklal marşı

bir garip muamma
sözleriyle insanı büyüleyen ama söylenişi hayal kırıklığına uğratan marştır kanımca. marş bu ya. gümbür gümbür olmalı, kolay söylenebilmeli. kelimenin ortasında soluklanıp devam etmek de neyin nesi? gençlik marşını söyleyince her yer inliyor. istiklal marşı’nda insanın duygulanası geliyor.mehmet akif’in eline sağlık da osman zeki üngör, ne diyeyim ben sana?

umut

bir garip muamma
umut etmektir insanı hayata bağlayan. yarının, geleceğin daha iyi olacağına dair umut... durumumuz ne kadar vahim olsa da iyi bir hayata dair hayallerimiz, hedeflerimiz vardır. gerçekleşme olasılığının düşüklüğü önemli değildir. umut etmek yeter. milyonda bir ihtimalin bile bir gün gelip seni bulacağını düşünebilirsin.

ondandır şans oyunlarına dökülen paralar,
defalarca reddedildiği halde sevdiğinin peşinde koşmalar.
küçük bir umut uğruna sırtına evini alıp almanya’ya gitti milyonlarca insanım, keza istabul’a göçüyor insanlar.
bir umuttu kurtuluş destanını yazdıran.

fenerbahçe’nin de umudu var, kupalara dair.
galatasaray’ın da umudu var kadıköy’de fener’i yenmeye dair.
benim de umudum var ülkemi daha aydınlık günlerin beklediğine, geleceğin güzelliklerle dolu olacağına dair. olur ya da olmaz bilmiyorum ama umudum olmazsa hayatın anlamı da olmaz, bunu biliyorum.

sakın

bir garip muamma
denek hayatım

bir kıpır içim bugün durmuyor
yolculuk ankara..
elimde hazırlanmış bavulumla,
koştururken gardayım

gördüm, her yanda
kokla, bu ceset, bu yüzüm ağlar kan içinde

ben sana söyledim
hepten ölürüm ben inan
dönüşü yok bu hız seferi
bak bu tren devrilir
bağırır bu raylar
o sahte, o kart düzene

ağladık, ağlaştık,
dünyaları kopardık,
farkındayız bugün.
sonrası hep aydınlık
sebepsiz ve sonuçsuz, denek hayatım

bu parçayla gönlüme taht kurmuş, adı gibi sakin sakin şarkısını söyleyip bünyeye sükunet enjekte den bir gruptur sakin.

uzaktan ilişki yürütmek

bir garip muamma
aşk paylaşım demektir. ruhların, bedenlerin paylaşımı. aşkı büyüten, besleyen bu paylaşımdır. mesafeler ise, bu paylaşımın önünde engeldir ve her zaman bir şeyler götürür ilişkiden, içten içe kemirir ilişkiyi.
bir söz vardı:"uzaklık küçük sevgileri yok eder, büyük sevgileri yüceltir; tıpkı rüzgarın mumu söndürüp ateşi güçlendirdiği gibi" tarzında bir şey. iyi söz, güzel söz de araya yıllar, yollar girince icraatı öyle kolay olmuyor işte. yanında olsun istiyorsun kederinde, omzunda ağlayayım istiyorsun. telefonun ucundan teselli yetmiyor bazen. sevdiğini duymaktan öte hissetmek istiyorsun. gözlerindeki ışıltıyı görmek... elini tutmak istiyorsun, sarılıp uyumak... mutlu anları beraber yaşamak istiyorsun, her an ikinizin olsun istiyorsun yani. aşk ne kadar büyükse özlemi de o kadar yoğundur ve o özlemin yaşattığı acı da bir süre sonra aşkın da celladı olur.

ayrılık nedenini söylemeyen sevgili

bir garip muamma
sevmediğini söylese daha mı mutlu olacaksınız abim?
sevmiyor işte. belki başlarda hoşlandı, aşık oldu, her şey çok güzeldi ama bit-ti. görün artık gerçeği. sevmediğiniz ya da karmaşık duygular içinde olduğunuz biriyle beraber olmadınız mı hiç? bitiyor bir süre sonra. türk filminde değiliz ki kardeşi ya da yakın arkadaşı için terk eden fedakar insan olsun. sevmiyor, bir ilişkiye devam ettirecek kadar sevmiyor. tek neden bu.
4 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol