said nursi

1 /
seyyah
31 mart olayi’na karismaktan idamla yargilanip beraat etti.
pespese gelen surgunlere, mahkemelere ragmen said nursi, politikaya fazla bulasmamaya calisip, kendini halkin, kaybolmaya yuz tuttugunu dusundugu imanini yeniden kuvvetlendirmeye adadi. bunun sonucunda risalei nur kulliyati ortaya cikti.
said nursi 23 mart 1960’da urfa’da oldu ve halilurrahman camii’ne defnedildi. fakat 27 mayis 1960 darbesinde sonra askerler onun naasini alip askeri bir ucakla once afyon’a sonra skeri bir aracla isparta’ya goturdu. o gun bugundur nerede gomulu oldugu bilinmiyor.
seyhmerat
genc turkiye cumhuriyeti kuruldugunda,yani turk devrimi yapildiginda,dogal olarak cok titizdi.devrim karsi devrimi dogurabilirdi.devrimlerin ilk yapildigi anlar tam bir bosluk anlaridir cunku.bu yuzden cok titiz olan genc cumhuriyetciler karsi devrimcilerin ustune gitmislerdi.iste bu karsi devrimcilerden biride said-i nursi’ydi.said-i nursi takipcilerinin bediuzzaman diye adlandirdigi bir islamci modernistti.nursi’nin jonturklerle inisli cikisli iliskileri olmustur.1909 karsi devrimine katilmis ama birinci dunya savasi’nda taskilat i mahsusa’nin propagandacisi olmustur.ulusal direnis hareketini desteklemis ancak 1923’te hareketin laik egilimleri konusunda uyarilarda bulunmustur.said-i nursi bir din alimi olarak doguda buyuk un kazamisti.seyh sait isyani’ndan sonra onde gelen diger kurtlerle beraber tutuklanmis ve ulkenin batisindaki isparta’ya goturulmustur.1920’lerin ortasindan itibaren goruslerini risalelerde vaaz etmeye baslamistir;bunlar daha sonra risale i nur diye adlandirildi.risale-i nur’da muslumanlara allah’in birligini yasamlarina en onemli temel almalarini ama ayrica modern bilim ve teknolojiyi ogrenmelerini ve bunlari,onun gozunde toplumsal birliktelik icin tek gercek temel olan islamiyet davasinda kullanmalarini bildiriyordu.
1935-1953 yillari arasinda said nursi dini siyasal amacla kullandigi iddiasiyla bir kac kez tutuklandi ve yargilandi.kemalist donem boyunca yazilari yasaklanmisti,ancak genisleyen murit cevresince elyazisiyla cogaltilmisti.olumunden sonra nurculuk akimi gelisti ve turkiye’de ve yurt disindaki gocmen turk iscileri arasinda cok etkin hale geldi.gunumuzde bu akim hala ataturkcu dusuncenin en buyuk tehditlerinden biridir..
kizilisikli
amaci seriat ile yonetilen bir kurt devleti kurmak olan ve bu hayal ugruna kurt teror orgutleri ile temas halinde gecip kurt teali cemiyeti’nin kuruculari arasinda yer alarak ermeni - kurt isbirligi ile olusturulan hoybun kurt teror orgutu’nun de kurulmasina vesile olan insan.

gunumuzdeki savunuculari, cumhuriyeti tehdit eden en sinsi kisilerdir.
(bkz: fettullah neden abd de yasiyor)
cekoslovakyalatyrylamayan
said-i kurdi de denir... nur cemaatinin lideridir.. bu cemaate ait bireyler namazlardan sonra genellikle bu adamin kitabimi okkurlar,.. mektubat,genclik rehberi,sozler vs... en bilinenleridir..
tiryaki
islam bilginlerinin tahminleri
kendisinden sonra dünyaya gelecek alimin mehdi olacağı yönündedir.her yüzyılda bir alimin dünyaya geldiğini göz önünde bulundurursak mehdi’nin gelmesi an meselesidir.
xerxes
istiklâl mahkemelerinin kendisi hakkında açtığı davalardan kurtulabilmek, beraat edebilmek için akıl hastası yahut deli numarası yapıp kurtulan kişidir. şeriat özlemi ile yanıp tutuşmuştur. 1935 yılında kendisine açılan bir davada, deli numarası yaparak kendisini şu şekilde savunmuştur ya da öyle iddia edilmektedir.

"evvelâ imkânat başkadır, vukuat başkadır. her bir ferdin, çok sayıda adam öldürmesi mümkündür. bu imkan-ı katil cihetiyle, insanlar mahkemeye verilir mi? her bir kibritin, bir haneyi yakması mümkündür. bu yangın imkânı dolayısıyla kibritler imha edilir mi?"

kendisinin ayrıyeten toptaşı akıl hastanesinde akıl hastası olduğuna dair raporları mevcuttur.

bu raporlara ulaşmak için lütfi kaleli’nin yazmış olduğu "irtica ve abd kıskacındaki türkiye" isimli kitabına göz atmak yeterli olacaktır. kitap alev yayınları tarafından 2003 yılında çıkmıştır.
serdarabay
bediüzzaman said nursi hakkında bişeyler söyleyeceksem öncelikle onu tanımalıyım.onu tanımak için ona baktığımda
"beni anlamak istiyorsanız risale’lere bakmalısınız.bana gelmeyin,benim bütün düşüncelerim o kitaplardadır"demiş.
ama ben onun kitaplarını okumak istemiyorsam ne yapmalıyım.onu anlatan başkalarını dinlemeliyim.yani onun hakkında kim ne yazdı ne söylediyse bende de o intiba oluşsun.
bu mantıklı mı diye sorarsam kendime,karşıma şu çıkıyor;onlar ne düşünüyorsa ben de onu düşüneceğim.yani koşullanacağım.
bu biraz karadeniz fıkralarını hatırlatır.sol kulağını sağ eliyle kaşımaya benzer.
iyisimi ben önce onu tanımalıyım,ama başkalarından değil,bizzat kendisinden,yolu uzatmadan direkt olarak kendi kitaplarından yola çıkıp onu tanımalıyım.
evet onu tanımanın yolunu buldum...
capt it all
hayatında hiç kimseye düşman olmamış, defalarca zehirlenmesine rağmen hiç kimseye beddua dahi etmemiş, siyasetten hep uzak kalmaya çalışmış, isyan etmek isteyen şeyh saiti yaptığının yanlış olduğunu söyleyip vaz geçirmeye çalışmış ama başarılı olamamış, birinci dünya savaşında gönüllü milis alayına kumandanlık etmiş ve talebeleri ile beraber büyük kahramanlıklar göstermiş, bu kahramanlıkları karşılıksız kalmayıp, esir olarak kaçtığı rusyadan dönünce mecliste merasimle karşılanmış, hiçbir mal varlığı olmamış, defalarca mahkemelere verildiği halde yüce türk adaleti sayesinde hepsinden beraat etmiş, yazdığı risale i nur külliyatı sayesinde milyonlarca insanın imanını kurtarmış (risale kurandan sonra en çok okunan ikinci kitaptır), şamda islam ulemasına verdiği hutbe ile islam aleminin geri kalma sebebini cehalet, ümitsizlik ve ihtilaf olarak belirtmiş, bu üç düşmana karşı savaşılması gerektiğini söylemiş aşmış insandır. kendisine bok atanlar pek çoktur fakat o, tüm insanları sevmiştir.
camurhan
bildigimiz allah’in kuludur kendileri. islam inancina göre kul ile allah’in arasina giremeyecegi mve bu gibi ünvanlarin sadece allah tarafindan verilmis oldugu malumken nedir bu kendisinin ilahlastirilmaya calisilmasi? nedir bu kendisinin peygambere esmis gibi sahiplenilmesi?

takipkileri, onun vasiyeti olan van’da üniversite kurulmasini saglayamamislardir. lakin yerlerinde durmayarak bir sembolmüscesine laik bir rektörü karalamislardir. bir nevi psikolojik baski unsuru olan rektör yücel askin’a yapilanlardan bile kendisinin aslinda ne kadar tehlikeli oldugu dolayli olarak anlasilabilir zaten.

berisi bostur. enseyi karartmayın!
1 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol