lost

bazen, ama her zaman değil. zaman zaman. izleyen ve yorum yapan herkes ölse dediğim dizidir. sonra da "günah lan" deyip kendimden utanmama, hatta tiksinmeme neden olan dizidir. akabinde de "lan ben ne utanacam a.k." şeklinde düşüncelere salan dizidir. bilmiyorum, bilemiyorum. tek bir karesini dahi izlemediğim bir dizinin benimle bu kadar oynamasına alışık değilim, kendimi kötü hissettim bir an. yüzümü yıkayıp serinlemem lazım. evet. ama, neyse.

misal sex and the city kadar ici doldurlamayan bir diziden cok daha kafa yordurabilen bir dizi olmasindan mutevellit bircok kisi tarafindan keyifle izlenen dizidir.

kisisel olarak dorduncu sezon un sona ererken bir takim sorularima cevap bulmus olmaktan da en az masturbasyon yapmis kedi kadar kendimi rahat ve huzurlu hissedebiliyorum. efendim spoiler vermeden duramayacagim icin ahanda;

sezon 4 bolum 13-14 itibariyle;


-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------

jeremy bentham.nokta.

-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------

sezon 4 season 13&14 final bolumu



-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------

enfes bir finaldi.kate gene guzelligi ile ba$tan cikarticiydi.bu bolum sayesinde koskoca adanin hareketlenip bir saniye icerisinde gozden kaybolabildigini de ogrenmi$ olduk.

-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------

sürü piskolojisi sayesınde ızlenme rekorları kıran dizi.

spoiler içerir...

olan biten olayların nasıl bir mantıkla bağlanacağı merak konusu olan dizi. zannediyorum ki senaristlerin bile en ufak bir fikri yoktur henüz. mesela black smoke... lost’u en başta fantastik bir dizi olarak tasarlamışlardı ve ortaya gayet akışkan saçmasapan bir duman çıkarmışlardı. sonradan gelişen olaylara, flashback ve flashforwardlara baktığımızdaysa özellikle bu black smoke senaristlerin ellerinde patladı. daha en manyak teorilerde bile mantıklı açıklama getirilemeyen pek çok olay var. eğer dizi, dizide hiç görülmeyen bir manyağın rüyadan uyanmasıyla biterse hiç şaşırmam.

kiz arkadasımın josh holloway i benden cok sevmesi nedeniyle icten ice nefret ettigim kaliteli dizi.

en bir nefret ettiğim dizi, hatta bazen en nefret ettiğim kelime olabiliyor.
*durun vurmayın açıklayabilirim*

ilk çıktığından beri hakkında yapılan yorumlar, sınavdan çıkmış cevapları tartışan öğrenci edasıyla kendi çözümünün doğru olduğunu ispatlamaya çalışan tipler, oturup aynı bölümü 88. kez izleyenleriyle çileden çıkardı bu dizi beni. sayısız muhabbetten kalkıp uzaklaştım, kaş kalkık "aa izlemedin mi o zaman dur bu bölümü izleme baştan başlarsın" diyen insanların yanından da uzaklaştım, mütemadiyen uzaklaştım.
işin kötüsü hakikaten bir gün oturup baştan izlemek istiyorum. ama bu sefer de sol framedeki başlıklardan ailecek yenen yemek diyaloglarına her yerde spoilerlara maruz kalma sorunsalı beliriyor. (izleyeceğimi düşünmesem salıp rahat rahat dinleyebileceğim her şeyi) hayatımı çok zorlaştırdı kısaca, çok.

(bkz: spoiler vermeyin yeter demeye getiriyor yazar)

(bkz: aa sen daha lost izlemedin mi cidden tarikati)

(bkz: waaalt)
(bkz: vinceeent)

21 ocak 2009 tarihinde 5. sezonun ilk bolumu yayinlanacakmis.

5.sezonu 21 ocak günü abd saati ile 8.00 pm’de yayınlanacak a$mı$ dizi. ilk bir saat eski sezonların derlemesinden oluşan bir recap, ardından ilk bölüm "because you left" yayınlanacakmı$.

5.sezon 1.bölüme ait bir sneak peak’i de aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz. lakin spoiler içeriyor, haliyle, benden uyarması.

http://abc.go.com/primetime/lost/index?pn=index&clipid=162929

geri sayima son 17 gun kalan a$mi$ dizi.

belki de 24 saat sonra 5.sezonunun ilk bölümünü izleyeceğimiz bir tv harikası.


(bkz: how many times i have to tell you john)
(bkz: i always have a plan)

21 ocak car$amba gunu(bugun) amerikada 5. sezonun ilk iki bolumu birden yayinlanacak efsanevi dizi. 22 ocakta da bizler izleyebilicez in$allah.

$u siralar amerika’da 5. sezonun ilk bolumleri yayinlanmakta oh$. hasret sona erdi.

s5e1

-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------

yemin ederim senaristler izleyenlerle oyuncak gibi oynuyorlar. lan zaten allahina kadar kari$mi$ her bok, daha ne diye zaman yolculugu falan sararsin ba$imiza. hic mi insafiniz yok lan sizin. hadi bu sefer de kim hangi zamanda kimin yaninda du$un dur. bize de gunah ama.

-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------

"kim yasiyor, kim oldu, olenler aslinda olmedi mi, neredeyiz, hangi zamandayiz" gibi sorular sorduran dizi. cok monoton. biz bu sorulari her gun soruyoruz zaten. biz her gun kendimizi de kandiriyoruz oyle ya da boyle. sacmalamayi birakip besinci sezona mukemmel bir baslangic yapmis diyerek sozu bitiriyorum.

bariz bir gercek var ki ortada, bu dizinin senaristleri izleyenlerle kafa buluyor. dizi tamamen bittigi gun "hadi bakalim bunca sene size ne anlattik biz, tek cumlede ozetleyip 3784 e yollayin e$siz bir yaz tatili kazanin" $eklinde bir promosyonla kar$imiza cikarlarsa $a$mayalim $a$irmayalim. adim gibi biliyorum ki dizi oyunculari bile kafayi yemi$ durumdalar, baki$larindan anliyorum bunu.

s5e5 torrentlere du$mu$ durumda.

s5e5

:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------:

kodugumun adasi sanki ada degil disko krali studyosu, durmadan i$ildamalar, 90 lara donmeler 80 lere donmeler. lan adasin sen ada, dur durdugun yerde, ne boyle orospu kari gibi fink fink oynuyorsun durdugun yerde o sene senin bu sene benim. aha senin yuzunden guzelim charlotte’da cavlagi cekti. ayip gunah be.

:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------: