çorum

bir $ekilde yolunuz du$erse muhakak leblebi şekeri almalisiniz buradan.

ne yazik ki hala bir havalimani olmayan $ehrimiz.

en yakin havalimani amasya merzifon havalimanıdir ki coruma 60km mesafededir.

(bkz: yanıç)

şehirdeki barajlar:

* alaca barajı
* hatap barajı
* koçhisar barajı
* obruk barajı ve hidroelektrik santrali
* yenihayat barajı
* çorum barajı

denizli ili acıpayam ilçesine bağlı bir köy.

milletvekillerinden biri de ahmet aydoğmuştur.

en büyük ilçesi sungurlu olup, oranın leblebileri çorum merkezden daha güzeldir.

günlük hayatta kullanılan kelimeleri geyik konusu olmuş şehirdir. ama o kelimeler herkesin ağzına o yöre halkı kadar yakışmaz, ilk defa gobel, heri kelimelerini duyup da kullanmaya çalışanın ağzında eğreti durur.

bonus olarak da çorumca ile yazılmış bir aşk şiiri:

-bayakki eşşek--

ellağam bir gış gunuydü
seni gorduğumde
okulun badallarının başında
gaşını yıhıp geştiydin yamacımdan
gormediydin sana yanan bu galbi
ve sona duydum ki başka bi gobele meylin varmış
onun içinmüş gaş yıhıp gerdan süzmelerin
zoruma gittiydin
çömüp galdıydım avlunun orta yerine
merzuvanlardan adını bir mıh gibi vurup badallara
çıhtıydım zınıfa
ve gıyladıydım topluyu
ve bağırdıyıdım avazınan
seni seviyom tahtaya alesicenin gızı deyin

sen gulüp gectiydin şinnek şinnek
şişinip dediydin yanındaalere
kim bu,
bayakki anıran eşşek

zoruma gittiydin çömüp galdıydım
zınıfın orta yerine
sona
yolunu beklediydim
evinizin çenesinde
gene sorduydun yanındaalere şinnek şinnek
kim bu deyin
bende dediyidim sana
bayakki eşşek

osmancik pirinciyle meshur ilimiz.lakin halki baska seyleriyle meshur olmus, yazik...

çorumluyuz heri...
senin yaptığını çorumlu yapmaz...
gobel,lan vb.... farkı ağız değişikliğinden kaynaklanan sözcükleri bol miktarda bünyesinde bulunan güzide şirin sokakları ve havası temiz bir ilimiz.

hititler’e başkentlik yapan hattusas, çorum il sınırları içinde yer aldığı için kurulan üniversiteye bu ad verilmiştir.

hitit universitesi’nin bulundugu $ehir.

bir saat markası. world series of poker bileklikleri de bu markadır.

halkı, "karadenizliyiz" diye övünür ama yazın piyasada balık bulamazsınız. nedenini de: "e yazın balık mı yenir?" diye açıklarlar. karadeniz’den çok ic anadolu kültürüne daha yakın olduklarını düşünmekteyim.
ayrıca insanları çok sıcak ve cana yakındırlar.

bir de cok afedersiniz;

leblebi corum yalamadan korum diye bir deyisleri vardir.

(bkz: leblebi)

hakkındaki önyargıları yıkmaya meyilli bi kaç tane güzelliğin şahsıma bahşedilmiş olduğu düşünülünce canım memleketimin cici bir şehri. sungurlu diye bir ilçesi var ve 13 dakikada başından sonuna tüm ilçe yürünebiliyor, ne kadar ergonomik değil mi?

leblebicilik mesleginin nerdeyse bittiği.şehirler arası yol kenarları hariç şehir içinde bir iki nokta dışında taze leblebi yada kuruyemiş bulmanın zor olduğu şehir.

sakın gidipte abi bana 1 milyonluk çekirdek versene demeyin.bitiremezsiniz işkence olur.istanbuldaki gibi 10-20 gram değil yarım kilo çekirdeği veriyorlar elinize.

sanayisi gelişmiş olduğu için halkın refah durumuda iyidir.açlıktan ölüyorum diyenin yastığının altında en az 1000-2000 euro’su vardır.

kahvehanelerinde aklınıza hayalinize gelmeyecek,hatta rüyanızda bile duyamayacağınız küfürler duyabilirsiniz.yabancı birisi için cem yılmaz şovunu aratmayacak bir aktivitedir.gülmekten altınıza işeyebilirsiniz.

(bkz: heri)

leblebicilik mesleğinin adeta babadan oğula geçtiği,girişinde kırmızılı mavili küçük ampüllerle aydınlatılmış(akşam saatleri)yanyana leblebi dükkanlarının olduğu ilimiz.

(bkz: kahraman çorumlu)