ahmet çakar: şimdi rıza’nın bir çiftliği var.. bu çiftlikte tavuklar var, atlar var, civcivler var, keçiler var, bi de bi aslan var aslan.. sen kahyası olarak diyosun ki tavuklar günde birer kilo darı yesin, atlar birer, birer buçuk kilo maaarul, havuç yesin, civcivlere yüzer gram bezelye ver.. atıyorum..aslana da 5 kilo et verelim diyon tamam mı? gün geliyo aslan diyo ki, hrrrr yapıyo sana..
rıdvan dilmen : tavuklarla aslanı bir araya koydun sen de hocam.. ehehehe..
ahmet çakar:hayır hayır hepsi ayrı kafeslerde duruyo.. bakıyosun ki aslanda bi huzursuzluk var..
güntekin onay : bi bakıyosunuz aslan hepsini yemiş..
ahmet çakar:dinliyo musun? aslanda... şimdi bak korkum o güzel yere geliyosun.. aslanda bi huzurluk var ..yemleri hepsine az geliyo.. atlar kişniyo, tavuklar gıdıklıyo.. gıdaklıyo.. koyunlar meliyo.. belli ki gıdaları az.. sen koyunlara, atlara, civcivlere "tamam kardeşim szi bu kadar yiyeceksiniz dersen, bunu aslana da yaparsan yapamazsın.. sevgili fuat akdağ’ın bi lafı vardır:"aslan besliyosan yediğine bakmıycaksın"..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?